Yılmaz Sandıkcı

Yılmaz Sandıkcı

Uyuyarak Kalkınabiliriz

Gittiğim gördüğüm gelişmiş ülkelerde, özellikle sanayi sektöründe çalışanların sabah erkenden işe başladığını gözlemiştim 1990-92 yıllarında ve bu konuda ilk yazımı da 1994 yılında yazmıştım. Hazır ABD’de aynı uygulamayı yine görmüşken bir defa daha tekrar edeyim izninizle.

*

Bizde de “erken kalkan yol alır” diye atasözü vardır ama sanayide işe erkenden giden yoktur nedense. Fakir ve gelişmemiş ülkelerde de, Müslüman ülkelerde de böyle sabah erkenden işe başlamak gibi bir alışkanlık yok.

*

Erken kalkmak için erkenden uyumak gerekir değil mi? Bu açıdan bakınca, sabah namazının insanları uykusuz bırakmak için o saate konulmadığı anlaşılabilir. Yani, namazın bir de zaman planlama gücü var aslında. İyi de bizde ne şeriat isteyenler ne de kendini İslamcı tanımlayan partiler, siyasetçiler bu konuda konuşmuyor, adım da atmıyor! Acaba niye? Ben ise bu önerimi bilmem kaçıncı defa tekrar ediyorum!

*

Türkiye büyük bir ülke ve gerek kaynakları ile gerek insanı ile büyük bir potansiyele sahip. Ancak bu potansiyelin ekmeğini yemesi için çok çalışması gerekiyor. Çok çalışmak yoruyorsa, verimli çalışmayı öğrenmesi gerekiyor.

*

Bunun için de güneşten önce uyanıp, erkenden yol alması gerekiyor. Erken uyanmak için de erkenden uyuması gerekiyor… Bunun tadını bi alırsa, uyuyarak nasıl kalkınabileceğini görür bence. Tabi bu konuda sorumluluk şunda bunda değil herkeste. Hükümet veya Belediye Başkanları ile sınırlı değil bu uygulamanın sorumluluğu. Ticaret Odaları, Sanayi Odaları, Organize Sanayi Bölgeleri ve İşadamları Dernekleri de bu sorumlulukta üzerlerine düşeni yapmalıdır.

*

Ancak tramvay ve metro gibi toplu ulaşım hatlarının yapımında önceliği sanayi bölgelerine vermek yerine, adliye sarayı veya hastane tarafına veren kafa erken uyanmanın kalkınmaya etkisini ne kadar anlar kestiremiyorum…

*

Burada sayamayacağım kadar gelişmiş ülkede gözlediğim bu uygulamanın sağlayabileceği yararları şöyle bir tekrar edeyim sonra birlikte düşünürüz; Örneğin sanayi sektöründe mesaiye başlama saatini sabah 06’ya alırsak, ne yararları olabilir;

1-Sabah 06’da işe yetişmesi gereken kişi erkenden uyumak zorunda kalacağından içi boş, çöplük, ahlak yoksunu TV kanalizasyon programlarını izlemekten kurtulur ve zihinsel bir temizlenme, detoks sürecine girer.

2-Güneş doğmadan önce uyanmak, bilim insanlarının kabul ettiği ve önerdiği sağlıklı bir davranıştır.

3- Sabah erken işbaşı yapan kişi, öğleden sonra erkenden işini bitirir ve evine, ailesine, çocuklarına, eşine dostuna, sosyal görevlerine gün ışığında zaman ayırabilir.

4-Erkenden mesaisi biten kişi banka veya devlet daireleri gibi hizmet sektöründeki işlerini yapmak için işini bırakmak zorunda kalmaz.

5- Erken uyuyan hane halkı, günlük 2-3 saat daha az elektrik tüketimi ile tasarruf sağlar.

6- Zavallı TV kanallarından gece yarılarına kadar süren kaliteli programlar bekleyemeyiz değil mi! TV izleme süresi 2-3 saat azalırsa, kalan süre için daha kaliteli programlar yapabilirler TV kanalları da böylece.

7- Büyük şehirlerde trafik rahatlar, “teorik olarak” trafiğin 1/3’ünü temsil eden sanayi sektörü 2 saat önce işine gitmiş olursa, yollar kalan 2/3 e rahatlıkla yeter. Aynı şey mesai çıkışında da yaşanır. Trafik aynı saatlere yığılmaktan kurtulur.
*

Bu önerim 30 yaşını geçti iyi mi. Uygulamada zorluklar elbette olacaktır, milleti yönetmekle millete hizmet etmek arasında kalan siyasetçiler arasındaki fark da zorluklara çözüm getirdikleri ölçüde anlaşılacaktır… Nutuk atan, vaat veren değil çözüm üreten siyasetçiler kazanacaktır…

*

Türkiye çok çalışmalıdır ve verimli çalışmayı da öğrenmelidir… Bunun için stoklanamayan sermaye faktörü olan zamanı etkin kullanma yollarını bulmalıdır. Zamanı etkin kullanmak için, hayatın ve rahmetin kaynağı olan güneş uyandıktan sonra uyuma lüksümüz olmadığını anlamamız gerekir…

*

Amerika’yı tekrar keşfetmeye gerek yok! Yapanlar nasıl yapmışsa biz de yapabiliriz.

*

Tatlı uykular, erken uyanmalar dilerim. Amerika’dan selam ve dua ile.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Yılmaz Sandıkcı Arşivi