Yılmaz Sandıkcı

Yılmaz Sandıkcı

Sömürgeci Türleri

İzlediniz mi bilmiyorum, Faslı biri, markette çalışan kadına çalışma, satma “abla ben cennet istiyorum sana” diye akıl veriyor. Sömürgecilerin hizmetinde olduğunu anlayacak kadar düşünemiyor ama konuşuyor. İnandığı dini de anlamıyor hem kel hem fodul misali yine de konuşuyor.

*

İnsanlık ile başlar güçlünün zayıfı sömürmesi, kurnazın ahmağı, bilenin cahili, birlik kurabilenin dağınık olanı, yönetenin güdüleni sömürmesi. Aklını kullananlar için sömürü insan onuruna yakışmayan, ahlak dışı bir iştir. Ancak aklını kullanmayanlar sömürülmeyi kader ile, din ile açıklayanlara kanacak kadar ahmaktır çoğu zaman.

*

Sömürmekten beslenen insan türü aklını kullananları sevmez, aklı kullanmayı kötü gösterir, düşünmeyi öğretmez, yasaklar, düşünmeyi bilenleri susturur, hapseder hatta öldürür. Alçak sömürenler, ahmak sömürülenlere övdürür aşağılık sömürü düzenini.

*

Sömürüyü sürdürmek ve sevdirmek için çok farklı yöntemler kullanmıştır sömürgeci kurnazlar. Örneğin, insanlığın en aşağılık sınıfında oldukları halde kendilerini üstün göstermeye çalışırlar. Bu üstünlük görüntüsünü kullanarak size medeniyet getireceğiz derler sömürürüler, size demokrasi getireceğiz derler sömürürler, size sanat, kültür öğreteceğiz derler sömürürler, size cennete gitmenin yollarını göstereceğiz derler yine sömürürler. Aklını kullananlar aklını kullanmayanları her türlü sömürürler.

*
Yakın tarihte sömürgecilik, Avrupalıların yeni ülkeleri keşfetmesi ile başlamış, savaşlar, sanayi ve ticaret ile sürmüş sonuçta Avrupalı devletleri imparatorluk seviyesine taşımıştır. Müslümanlaşmaya çalışırken Araplaştığını fark edecek kadar aklını kullanamayan ülkeler en kolay yemler olmuş sömürgecilere. Fas dahil Kuzey Afrika’ya bakın!

*

Biz Türklerin son imparatorluğu, Osmanlı Devleti İslama hizmet için haçlı batıya doğru ilerlerken gayet iyidir ancak güneydeki Mısır Araplarından halifelik makamını İstanbul’a taşıyınca kötü bir döngünün içine çekilmiştir. Peygamber (sav) efendimizin arkasına sığınarak kendini üstün gösteren Araplar, İslama ve Araplara olan tüm hizmetlerine rağmen Türk milletinin, halifelik makamını almasını hazmedememiştir. Yavuz Sultan Selim gibi bir dünya hakimine, “ben sizin hakiminiz değil hadiminizim” dedirtmiş, Osmanlıyı, dönemin Arap alimlerini istihdam etmeye zorlamıştır… O dönem sayıları üç bin kadar olduğu söylenen Arap alimini medreselerde ve dini kurumlarda istihdam etmeyi kabul eden Osmanlı, girdiği döngünün sonunda iki yüzyıla varmadan bir sömürgeye dönmüştür.

*

İnandığı dine hizmet için Avrupanın haçlı ordularını dize getiren Osmanlı, uğruna canını ortaya koyduğu İslam dinini kendisine karşı kullanan Hicazlı bir grubun önünde dize geldiğini fark edememiştir çünkü bu durumu dini güzellemeler ile gizlemeyi başaran Arap alimleri iyi çalışmıştır. Fatih Sultan Mehmet zamanında dünyanın en büyük toplarını yapacak teknolojiye ulaşma bilincine sahip olan Osmanlı bu döngünün sonunda, akılcılık ve bilimden uzaklaşmış, Türklük bilincinden de koparak, Birinci Dünya savaşı öncesi topunu tüfeğini bile haçlı bakiyesi devletlerden satın almak zorunda kalacak durumlara düşmüştür.

*

Bir düşünün, Hicaz bölgesini koruyan asker bizim, her yıl dine olan saygımızan Hicaz’a Surre Alayı adı altında törenlerle yardım, erzak, altın gönderen devlet hazinesine vergi ödeyen halk bizim, ülke bizim yönetimimizde ama zihinlerimiz yönettiğimiz Arapların ve onlara kananların işgalinde… Öte yandan Hicaz Arapları, halifelik makamını geri alabilmek için, müslümanlarının yarısını sömürmekte olan haçlı(!) İngiliz ile Türklere karşı işbirliği geliştirmekte.

*

Durumu anlamayanlar dün, Kurtuluş Savaşımız sırasında sömürgeci İngiliz ve Fransız fikirlerini Arapça anlatanlarca kandırılmıştı. Arapların günümüzde İngiliz ve ABD’nin modern sömürgesi olduğunu anlamayanlar ise Arapça söylenen siyasi yalanları din maskesi ile anlatanlarca kandırılmış.

*

Gördüğünüz gibi sömürgecilik öyle kolay anlaşılır bir iş değildir. Din ile sömüren, sömürdüğünü ne uğruna başkasına sömürtüyor? Sömürülen cennete gideceğiz diye sömürülmeyi dinin bir gereği zannediyor. Hem kel hem fodul tiplerce kandırılmış olanların sonu hiç de iyiye gitmiyor.

*

Fransız veya İngiliz işgaline karşı koyamayan Arapların, bir Türk Kurtululuş Savaşı ile kurulan Türkiye’ye akıl vermesini akıllar almıyor ve işin aslını aramayanlar kanmaya devam ediyor. İşin aslı şudur, İslam uğruna en çok şehidi veren millet Türk milletidir ve müslümanlık konuşacak olan kişi önce buna saygı duymayı öğrenmelidir… İşin aslını anlayanlara selam ve dua ile.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Yılmaz Sandıkcı Arşivi