Prof. Dr. F. Hümeyra YerlikayaAydemir

Prof. Dr. F. Hümeyra YerlikayaAydemir

Hacamat ve MikroRNA'nın Büyüsü

Hacamat tedavisi, eski zamanlara dayanan geleneksel bir uygulamadır. Bu tedavi, yaklaşık 5500 yıl önce Mısırlılar ve Makedonyalılar tarafından uygulanmıştır ve Mısırlılar daha sonra bu yöntemi Yunanlılara tanıtmıştır. Hacamat tedavisi, Çin ve Roma dahil olmak üzere çeşitli medeniyetlerde ve ayrıca Miladi Tarihin ilk 600’lü yıllarında Peygamberimiz Hz. Muhammed'in kolektif geleneklerinde var olduğu hadisler ile belgelenmiş ve onaylanmıştır. Zamanla, hacamat tedavisi dünyanın birçok yerine yayılmış ve 19. yüzyılın sonlarında ve 20. yüzyılın başlarında popülaritesinin azaldığı Amerika Birleşik Devletleri hariç, sürekli olarak kullanılmıştır. Ünlüler ve sporcular son yıllarda ABD'de bunu popüler hale getirmiştir. Hacamat tedavisi şu anda geleneksel tıbbi tedavilerin yerine geçmekten ziyade tamamlayıcı olarak kabul edilmektedir. Başka bir deyişle, tek başına bir prosedür olarak değil, Batı tıbbıyla birlikte kullanılmaktadır yada bu şekilde önerilmektedir.

HACAMAT ETKİ MEKANİZMASI

Hacamat genellikle 2 temel prosedüre ayrılır: ıslak ve kuru hacamat. Her iki teknikte de, çeşitli malzemelerden yapılmış kaplar, cildin belirli bir bölgesi üzerinde vakum oluşturmak için kullanılır. Ancak, ıslak hacamat prosedüründe, genellikle küçük kesikler veya yüzeysel cilt aşınmaları oluşturulduktan sonra, vücuttan küçük miktarlarda kan ve hücre dışı sıvı çekmek için emme uygulanır.

Hem ıslak hem de kuru hacamatta, harici emme uygulaması, terapinin tedavi edici etkilerine katkıda bulunan çeşitli fizyolojik tepkilere yol açar. İki yönteminde ana etkisi kan dolaşımını artırmak ve vücuttan toksinleri ve atıkları uzaklaştırmaktır. Bunu yaparken vücut hormonlarını artırabilir veya baskılayabilir veya bağışıklığı uyarabilir veya düzenleyebilirler.

Kuru hacamatta vakum bölgesinde artan basınç, lenfatik alımı uyarır, sinir sistemini uyarır, kan dolaşımında artışa sebep olur ve bu dokularda sıkışmış toksinlerin, sıvıların ve atık ürünlerin uzaklaştırılmasını kolaylaştırır.

Islak hacamatta, işlem sırasında bir neşterle yapılan çizikler farklı bir dizi etkiye yol açar. Bu küçük cilt kesileri inflamatuar hücre göçünü uyarır ve ağrı kesici ve ruh halini iyileştirici olarak işlev gören doğal maddeler olan opioidlerin salınımını tetikler. Islak hacamat sırasında alınan kanda ürik asit, kolesterol, üre, alüminyum, civa, gümüş, kurşun ve trigliseritler dahil olmak üzere çeşitli maddelerin yüksek konsantrasyonları bulunur. Ayrıca, ıslak hacamat yoluyla alınan kan daha yüksek seviyelerde kırmızı kan hücreleri, hemoglobin ve hematokrit içerir. Yani sözün özü hacamat esnasında aldığımız kan ile vücuttan toksinleri, ağır metalleri, metabolik atıkları ve serbest radikalleri uzaklaştırabiliyoruz.

HACAMAT VE mikroRNA

Tüm bu yazdığım faydalı hususların bilimsel bir araştırma kaynağı var. Literatüre bakıldığında hacamat tedavisinin etkinliğini kanıtlamak için henüz yeterli yüksek kaliteli araştırma yoktur diyen ifadeler bol miktarda mevcut. Elbette bilim insanları, hacamatın bir tedavi olarak işe yarayıp yaramadığını belirlemek için daha fazla araştırma yapmak zorundalar. Bu düsturladır ki hacamat üzerine yaptığımız bir çalışma yakın zamanda Archives of Current Medical Research dergisinde yayımlandı. Çalışmamızdan kısaca sizlere bahsetmek istiyorum. Çalışmamızda ıslak kupa tedavisi uygulanan 20-75 yaş arasındaki 60 bayandan aynı anda hem kolundan (venöz kan) hem de hacamat esnasında çıkan kandan alıp çeşitli parametrelere baktık. Bu baktığımız parametreler arasında mikroRNA’lar ve vücudunuzda stres göstergesi moleküller vardı. mikroRNA’lar, protein sentezi, genetik düzenlenme gibi vücudunuzda çok önemli olaylara yön veren küçük sihirli RNA parçacıkları. Biz çalışmamızda özellikle vücudunuzdaki stresi, hasarı oluşturmada rol alan ve bu durumun göstergesi olan maddelerin ve bu hasarı ve stresi oluşturmada yaramazlık yapan arsız mikroRNA’ların hacamat esnasında alınan kanda daha ve çok daha fazla var olduğunu gördük. Genel olarak bu bulgular birçok araştırmacının bulgularını destekler mahiyette yani hacamat yöntemi ile verdiğimiz kanda çok fazla toksik yapıyı atabileceğimiz yönünde idi. Hacamat kanında mikroRNA’lara dünya literatüründe ilk bakan araştırmacılardan olduğumuzu söylemeden geçemeyeceğim.

Sağlık Bakanlığı, 2014 yılının Ekim ayında “Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları Yönetmeliği”ni çıkardı. Bu yönetmelik ile insan sağlığına yönelik geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulama yöntemlerini belirlemek, bu yöntemleri uygulayacak kişilerin eğitimi ve yetkilendirilmeleri ile bu yöntemlerin uygulanacağı sağlık kuruluşlarının çalışma usul ve esaslarını düzenlemesi amaçlandı. Bunlar çok güzel adımlar. Bu değerli yöntemlerin ehil kişiler elinden yapılması ve sürdürülmesi adına.

HACAMAT TEDAVİSİ ŞUNLARI SAĞLAYABİLİR

Tüm vücudun rahatlamasını ve gevşemesini teşvik edebilir.

Ağrı eşiğinizi artırabilir.

İltihaplanmayı azaltabilir.

Kan dolaşımını iyileştirebilir.

Vücudunuzdan toksinleri temizleyebilir.

Kolesterolü ve düşük yoğunluklu lipoproteini (LDL) azaltabilir.

Ateroskleroz gibi kardiyovasküler hastalıkları önlemeye yardımcı olabilir.

Kırmızı kan hücrelerini artırabilir.

Periferik sinir sisteminizi uyarabilir.

KİMLER HACAMAT YAPTIRMAMALI?

Çocuklar

Hamile Kadınlar

Bazı cilt rahatsızlıkları olan kişiler

Kanama bozuklukları olan kişiler

Yüksek ateş veya Konvülsiyonları olanlar

Kanser hastaları (özellikle kemik kanseri olanlar)

Önceki ve Sonraki Yazılar
Prof. Dr. F. Hümeyra YerlikayaAydemir Arşivi