Demokrasi İslam’a karşıdır lafını ortaya atanlar, bu sözü Müslüman mintanı içinde yayınca, yeterince düşünmeyen Müslümanlar arasında bu yönde bir kanı oluşmuş. Bir dönem bu kanıya katılmış biri olarak sormak istiyorum; Demokrasi İslam’a karşıdır diyenler, demokrasi yerine getirmek istedikleri saltanatı, İslam’ın hangi ilkesi ile savunabiliyorlar?

*

O saltanat ki beşinci halife olan Muaviye’nin taht makamını kendi oğluna aktarmak uğruna peygamber soyunun kanını dökecek, peygamber torunlarının canını alacak kadar göz döndürücü bir zehirdir. O saltanat ki Osmanlı da dahil olmak üzere bir çok saray düzeninde kardeş katlini ve hatta evlat katlini uygulatacak kadar güçlü bir zehirdir. Bu zehir, tarihte demokrasinin değerini bilmeyen milletlerin de katili olmuştur.

*

Demokrasi, böylesine tehlikeli bir zehir olan saltanata karşıdır. Saltanata karşı olan demokrasiyi İslam’a karşı gibi göstermeye çalışmak hangi aklın ürünü olabilir? Ve amacı nedir? Ve Müslümanlar bu akıldan çıkan sözlere niçin kanıyorlar?

*

İşin aslını aramak yerine söylenti ve görüntüleri taklit etmeyi yeterli gören Müslümanlar, kavramlar üzerinde yeterince düşünmedikleri için bir çok konuda çıkmaz sokaklara giriyor ve boş kavgalar ile zaman kaybediyorlar. Herkes kendi anladığını anlatıyor ama hiç kimse aynı şeyi anlamıyor. Sonra gelsin kavgalar, birbirine düşsün ve sefil olsun Müslümanlar.

*

Düşünmek insan olmanın en önemli özelliklerinden biridir, ancak hayvanlar da düşündüğüne göre insana yakışır seviyede düşünmek daha özel olmalı değil mi? Allah’ın yarattığı mahlukat içinde eşref-i mahlukat olabilmek, kişinin düşünce becerisindeki gelişme ile doğrudan ilgilidir. Çünkü insanın düşünce becerisi şuur ile bilinç ile birlikte gelişir ve anlam kazanır. Bu seviyede düşünen insan şekillere takılmak yerine manayı anlamaya çalışır. Manayı arayan kişiyi engellemek için felsefeyi yasaklayanlar ile Müslümanları kandıranlar aynı zihniyetin temsilcileri olabilir mi?

*

Düşünmediği halde, dinleyip takip edenler “takip ettikleri kişinin kendilerini meraya mı yoksa mezbahaya mı götürdüğünü anlamayanlar” gibidir! Bunları, başlarına bir bela gelmeden kandırılmış olduklarına inandırmak dünyanın en zor işi olabilir.

*

Belki anlamalarına yararı olur umudu ile birkaç soru soralım; Bu tip kişilerin, demokrasi düşmanlığı kime hizmet eder? Bu tip kişilerin, kurmak istediği ümmet birliği ve şeriat kime hizmet eder? Buna cevap vermeden önce şu sorular üzerinde düşünelim lütfen, CIA niçin mücahit yetiştirir? CIA şeriat isteyenleri niçin besler?

*

Demokrasi düşmanlığı ederken, İslam’a hizmet zannı ile İslam düşmanlarına hizmet eder duruma düşmemek için nasıl tedbirler alınabilir? Saltanat ile şeriatı veya saltanat ile İslam’ı birlikte ananlar, Müslümanları hangi çıkmaz sokaklarda birbirine kırdırmaktalar, örneklerden de mi ders almıyorlar?

*

Demokrasi, eğitimli ve erdemli kişiler ile işleyen zahmetli, emek isteyen bir düzendir. Kuran’daki güzel ahlakı tamamlama görevi ile gönderilmiş olan Peygamber (SAV) Efendimizin erdem seviyesini sünnet olarak örnek almak yerine sakal, sarık, takke, türban, cübbe gibi şekillere takılanlar, dinimizdeki manayı anlamadan sistem de kuramazlar, huzur da bulamazlar.

*

Bunların sözlerine ve görüntülerine kanmadan, takip etmeden önce saltanat ile yönetilen Müslümanların, İslam düşmanı kapitalist devletlerin himayesinden niçin kurtulamadığını anlamaya çalışın, Allah ile aldatanların kim oldukları konusunda biraz daha uyanık olun! Anlayanlara, uyanlara selam ve dua ile.