Yılmaz Sandıkcı

Yılmaz Sandıkcı

15 Temmuz

Allah, Kur’an-ı Kerim’de “aklını kullanmayanlar üzerine pislik yağacağı” uyarısı yapıyor! Peki niçin anlamıyoruz? Bu uyarı, aklını kullanmayan, kullanınca da aklını kullanma seviyesinde sorun yaşayanlara etki etmiyor nedense! Öyle ki bunlar, kutlama ile anma arasındaki farkı bile anlayamıyorlar.

*

Hafta sonu birileri 15 Temmuz’u zafer edası ile kutladı, birileri de anma yaptı. Aradaki farkı anlamak için , zafer nedir? sorusunu soranlar, Çanakkale Zaferi, 30 Ağustos Zaferi örneği ile yanıt vermeye çalıştı. Yüzyıl önce sömürgeci, İslam düşmanı emperyalist devletler ve beslemesi yancı devletler bize karşı savaş ilan etmiş ve sonuçta vatanımızı parça parça işgal etmişlerdi. Buna ek olarak bir de Müslüman kılığında aramıza karıştırıp, besledikleri hainler vardı. Bunlar da görüntü ve konuşmaları ile bizden gibi dururken, düşmanın emellerine hizmet(!) ediyor ve düşmana karşı yapmamız gereken kurtuluş savaşını engellemeye çalışıyorlardı.

*

Geçen yüzyılda tarihteki son “Türk İmparatorluğu” olan Osmanlı Devletini parçalayıp, yıkan bu güçler, yıkıntılar arasından yeni bir Türk Devletinin kurulmasını engellemek için ellerinden geleni yaptılar. Ancak bir 30 Ağustos günü bunu başaramayacaklarını anladılar. Kaçtılar, geri çekildiler… Ama vazgeçmediler! Ertelediler. Yöntem değiştirdiler ve aramıza besleme din adamlarını, besleme tarihçilerini bizdenmiş gibi karıştırdılar.

*

Kurulmasını engelleyemedikleri son bağımsız Türk devleti olan Türkiye Cumhuriyetini asla sindiremedi düşmanlar. Kabul etmiş göründüler, dost gibi göründüler ancak gelişmesini önlemek için ellerinden geleni de ardlarına komadılar. Bunu savaş cephesinde yapamayacaklarını anlamış oldukları için, tarihi bilgilerimizi zayıflatarak, dini ve imani bilgilerimizi çarpıtarak bizi birbirimize düşürecek şekilde, bizi kendi devletimize düşman edecek şekilde yalanlar yayarak, kahramanlarımıza iftiralar atarak yaptılar... Bizim çocuklarımızı bizim devletimize düşman etmeye çalıştılar.

*

Ve bir gün kandırdıkları çocuklarımızdan aldıkları güç ile devletimizi ele geçirmeye kalkıştılar…

*

Savaş demek hile demek değil mi zaten… Ama hile demek savaş demek değildir! Anlayanlar için… Anlamayanlar kolayca kandırılıyor zaten, görüntüyle ve söylentiyle.

*

Düşman gibi görünmemeye özen gösteren çağdaş rakiplerimiz, kandırmak için yazarlarımızı, gazetecilerimizi, tarihçilerimizi, hocalarımızı, din adamlarımızı, siyasetçilerimizi bile satın alıyorlar. Satın alamadıkları yerde kendi adamlarını bizdenmiş gibi aramıza karıştırıyorlar.

*

Kafalarımızı karıştırıyor bunlar ve karışan kafalarımıza düşman yalanlarını duruma göre din diye, duruma göre tarih diye, duruma göre proje diye yutturuyorlar. Kananları beslerken, kanmayanları dışlıyor, aşağılıyor ve susturuyorlar. Gerçekler ile yüzleşmek yerine yalanlar ile mutlu olanların ciğerine yerleşiyorlar...

*

Ve kandırdıkları bizim çocuklarımızdan aldıkları güç ile devletimizi ele geçirmeye kalkışıyorlar…

*

Sn Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın 15 Temmuz sonrası “kandırıldım” demesi gerçekleri değiştirmiyor. Bu hain kalkışmanın, kandırılmamış olanların cesareti ve feraseti ile bastırılmış olmasını da anlamak gerekiyor. Yalanlar üzerine kurulan politikaların yerine rasyonel akıl ile tanımlanan doğrular üzerine yeni politikalar kurmak gerekiyor!

*

Savaşsız işgal yöntemlerine karşı başka yol yok! Kandırıldım diye özür dileyenlerin, kandıranların gittiği yoldan dönmesi gerekiyor! Din adına kandırılanların, tarih adına da kandırıldığını görmek, tedbir almak gerekiyor.

*

Hukukta, kanmanın, kandırılmış olmanın bir mazaret olmadığını ve sonuçta doğan kusuru veya suçu ortadan kaldırmadığını anlamak gerekiyor. Kandıranlara karşı tedbir alacaksak, kanmaya alışarak, aklı bırakıp zan ile hareket eden nesil yerine, aklını hukuku, hakkaniyeti, adaleti anlamak üzere sorgulayacak seviyede kullanan bir nesil yetiştirmek gerekiyor.

*

Haklı çıkmak için konuşanlara değil, hakikati ortaya çıkarmak için konuşanlara itibar etmek gerekiyor… Haaa bir de gece yarısından sonra sela okuturken, benzine mazota zam yaptırmak da ne demek oluyor?… İşin aslını anlamaya çalışanlara selam ve dua ile.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Yılmaz Sandıkcı Arşivi