Yılmaz Sandıkcı

Yılmaz Sandıkcı

Yalana Aracı Olma!

Sizce yeterince açık değil mi? Peygamber (sav) efendimizin "aldığı bir duyumu, doğruluğunu araştırmadan başkasına aktarmak müslümana yalan olarak yeter" diyen ve "iman, yalan ile aynı vicdanda durmaz" diye devam eden hadis-i şeriflerini anlamak, yaşamına uygulamak zor mu?

*

Çocuklarımız, yalan haberlerin etkisi altında. Yalana kananların doğru algısı büyüdüklerinde bile düzelmiyor ve bunlar yalanı uyduran hainlerin hizmetine kolayca giriyor. Doğruymuş, yalanmış, aslında öyle değilmiş de şöyleymiş gibi polemikler arasında kafası karışanlar birilerinin doğrusu için kavgaya tutuşuyor. Bunlar gerçeği aramayı öğrenemiyor … Bu da milletimizin geleceğini, devletimizin bekasını, vatanımızın bütünlüğünü tehlikeye atıyor.

*

Dünyada yalanın yayılmasını durdurmak için "haber doğrulama dernekleri" kurulmuş. Bizde de haber doğrulaması yapan teyit.org adlı bir site var, başka siteler de varmış. Bunları tanıtmak için ayrı bir yazı hazırlıyorum.
*

Geçen hafta “teyit” sitesindeki bir haber analizi dikkatimi çekti; X.com'da birisi, " İsrail, Tel Aviv'de 10 Kasım günü Atatürk'ü anma töreni" yapılmış gibi gösteren bir video paylaşmış... Belli ki bu yalan ile İsrail karşıtlığını kullanarak, Atatürk'ü düşmanlaştırmaya çalışmış. Milletimizin bir kısmı Atatürk hakkında çıkarılan türlü iftiraya kanmış durumda olduğu için bu yalandan rahatsıze olmamış, hatta bazıları bu yalana kanmış ve kandığı yalanı hiç sorgulamadan başkalarına da yaymış. Müslüman olan bunu yapar mı? diyecem ama oraya gelmeden önce alınacak çok yolumuz var.

*
Sosyal medyada gördüğü bir paylaşımı doğru mu diye sorgulamadan aklı körelten duygularına kapılanlar, bir yalanı yaydığının farkında olmadan tekrar paylaşmış. Aklı yerine algısı, duygusu ve zan ile hareket etmek yanlış ama sebepleri var, çünkü düşman çok çok önceden 13-14 yüzyıldan beri hadi en azından 7-8 yüzyıldan beri Müslümanlar arasında aklı, sorgulamayı ve hatta düşünmeyi unutturmak için çalışmalar yapmış… Sonuçta, İslam düşmanları son 3 yüzyılda geliştirdikleri beyin gücü sayesinde bilek gücü ile övünenleri yenmiş. Beyin gücünün ürünü olan teknoloji ile de dünya hakimiyetini ele geçirmiş. Özellikle de müslümanların beyin gücü geliştirmesini, algı yönetme (aldatma, kandırma, yanıltma, çarpıtma, saptırma, vs) yöntemlerini kullanarak engellemiş. Bu işleri elbette Müslüman kığında yürütmüş.

*
Teyit sitesindeki haber analizini görünce bunları düşündüm zira Atatürk'ü Türk ve Müslümanlara karşı düşmanlaştırmak ancak İslam düşmanlarına yarar. Düşmanlar, çocuklarımızın Atatürk'ü anlamasını ve sevmesini engelledikleri kadar, Türkiye Cumhuriyetini yıkmaya yaklaşırlar! Yıkıntının altında kendisinin ve çocuklarının kalacağını anlayacak seviyede düşünemediği için böyle yalanlara kananlar sayesinde Türk milletini, Müslümanları zayıflatıyor düşmanlar…

*

Biliyoruz, böyle nice yalan ve iftira var. Milletimizin bir kısmı işin aslını aramadan kanıyor, bir kısmı da it ürür kervan yürür diye ciddiye almıyor, tepki vermiyor ancak yalanlar, iftiralar yayılıyor.
*
Teyit.org sitesinin doğrulama analizi, Tel Aviv’deki anma videosu paylaşımı hakkında şöyle diyor özetle; paylaşılan video 8 Nisan 2021 günü, "2. Dünya Savaşı sırasında Nazi soykırımda ölen Yahudileri anmak" için yapılan törenden alınmış... Ne Kasım ayında, ne de bir ilgisi var Atatürk'ü anmakla! Hiç bir ilgisi yok, tamamen yalan, tamamen uydurma, tamamen iftira!. İyi de biz de soralım; böyle alçaklıklar yakışır mı müslüman olana!? Müslüman olan kanar mı sorgulamadan böyle paylaşımlara? Siz de katılır mısınız bu sorulara?...

*

Burada bitmiyor yalan ve iftira!... Paylaşımı yapan hesaba baktım; Şeyh Said hain değildir kahramandır gibi paylaşımları da var. Şimdi bu yalancının, bu iftiracının kahraman gösterdiği kişiye kimler inanacak? Denmeyecek mi, yalancının kahramanı da kendisi gibi gibi olur ancak...

*

Dikkat edin, Atatürk'ü yalan ve fitira ile kötülemeye çalışanlar kimler, bunlara kimler kanar? Dikkat edin, aramızda kandıkları yalanları yayanlar, Müslüman kılığında bizim güvenimizi kazananlar!... Aslında düşmanın yanındalar… Sosyal medyada Atatürk düşmanları, Türkiye düşmanları, Türk-İslam düşmanları "Atatürk hakkındaki yalanları" yaymakta yarışıyorlar. İyi de nasıl Müslüman bunlar?

*

Peygamber efendimizi anlamadan nasıl müslüman oluyorlar? İmanını tehlikeye atacak yalanları yaymaktan niçin korkmuyorlar? Yoksa müslüman değiller de sadece müslüman kılığında mı görünüyorlar? Peki, bunlara ne tür müslümanlar kanıyorlar! Yalanın yayılmasını durdurmaya niçin çalışmıyor bu Müslümanlar? Yoksa onlar da mı?!...

*

Yalanı, iftirayı, dedikoduyu durdurmak için Müslüman olmak gerekmiyor, aslında insan olmak yetiyor! Yalanları üzerinde yakalanınca diyorlar ki, senin dinin sana benim dinim bana… İşte tam da burada düşüyorlar düşman fesadına… Biz, Allahın hakikatinde birlik olmazsak ve gerçeği aramak yerine onun bunun doğru dediğine kanıp kavga edersek, yalanı durdurmak için kim harekete geçecek? Biz durdurmazsak, o yalanları büyütecekler Müslüman kılığında… Fark etmezsek bunların gizli niyetini, güçlenerek hizmet(!) edecekler düşmana.. Sen de karşıysan böyle yalan ve iftiranın yayılmasına bir ara ver artık ve aslını astarını bilmediğin haberleri, paylaşımları yayma!...

*

Unutma, doğru bilgiler ile bile milletimizi yanlış yollara saptırma tekniklerini bilen, özel eğitimli ajanlar, yalan söyleyen tarih utansın diye diye kafaları karıştırdılar zamanında, sonra düşman yalanlarını tarih diye anlattılar karışan kafalara. Tabi ki bunları yaptılar Müslüman kılığında… Ve bunlara kananlar da iyi niyetli bile olsalar ortak oldular düşman yalanlarının, fesadın yayılmasına.

*

Hiç bir şey yapamıyorsan bile, yalan fitnesini durdurma konusunda peygamber efendmizin hadis-i şerifini anla, işin aslını ara ve yaşamına uygula. Selam ve dua ile.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Yılmaz Sandıkcı Arşivi