Osman Nevres Yılmazlar
Yaban Hayatı Günü
3 Mart Dünya Yaban Hayatı Günü:
Neden 3 Mart, “Nesli Tehlike Altında Olan Yabani Hayvan ve Bitki Türlerinin Uluslar arası Ticaretine İlişkin Sözleşme” (CITES) in imzlandığı gün olduğu için:
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu 20.12.2013 Tarihindeki 68.oturumunda ; Yaban hayatının özgün değerleri ve etrafında oluşan yaşam ağının sürdürülebilir kalkınmaya ve insanların refahına sağladığı katkıya, gezegenimizin sahip olduğu yabani bitki ve hayvan türlerine dikkat çekmek ve koruma çabaları hakkında farkındalık yaratmak için 3 Mart’ı Dünya Yaban Hayatı Günü ilan etti.
WWF-Türkiye Ne Diyor :
WWF-Türkiye Genel Müdürü Tolga Baştak “Leopardan kelebeklere kadar dünyanın bütün canlıları hayatımıza renk katıyor, zenginleştiriyor. Bu canlılar aynı zamanda varlığımızı borçlu olduğumuz ormanların, meraların, sulak alanların ve denizlerin çok önemli birer parçası. Bu yüzden yaban hayatı biz insanların himayesine muhtaç. İnsanın etki alanı genişledikçe yaban hayatı giderek daha dar bir alana sıkışmak durumunda kalıyor olsa da bazı olumlu gelişmeler geleceğe ilişkin umutlarımızın yeniden canlanmasını sağlıyor” ,
WWF-Türkiye Doğa Koruma Direktörü Dr. Sedat Kalem de “Yaban hayatı açısından zengin bir ülke olan Türkiye’nin taraf olduğu CITES, Biyoçeşitlilik, Bern ve benzeri sözleşmeler kapsamında önemli sorumlulukları bulunuyor. Yaylalarımızda açan kardelenler, semalarımızda uçan turnalar, dağlarımızda gezen ceylanlar, kumsallarımızda yavrulayan deniz kaplumbağaları ve denizlerimizi şenlendiren yunuslar bu sözleşmeler kapsamında korumakla yükümlü olduğumuz türlerden yalnızca birkaçı. Ancak ne yazık ki yaban hayatımızı oluşturan türleri ve onların yaşam ortamlarını çeşitli nedenlerle kaybetmeye devam ediyoruz. IUCN’e göre ülkemizde nesli tehlike altında bulunan tür sayısı 179’a çıktı. Bu eğilimin tersine çevrilmesi için kamu kuruluşları, sivil toplumu, bilim dünyası ve iş çevreleri ile toplumun bütün kesimleri arasında işbirliği şart” dedi.
Yaban Hayatı Korunabiliyor mu?
Bu soruya olumlu yanıt vermek mümkün değil.Zira Dünya’daki bitki ve hayvan türlerinin sürekli azaldığını biliyoruz. Popülasyonlardaki azalma da son yıllarda çok artmıştır.
Günümüzde Azgın bir azınlık,işgal kuvvetleri gibi yaban hayatını yok ediyor. Yaban hayatının varlığını sürdürmeye çalıştığı yer onların kendi dünyası, yaşam alanı. Dünya sadece bizim evimiz değil,balinanın ,kuşun,kurbağanın ,sincapın karıncanın da evidir.
Bilinçsizce ve acımasızca yapılan avcılık ve vahşi madencilik ile orman yangınlarıyla katlediyoruz. Çünkü onlar sahipsiz. Sermayesi yok. Söz hakkı yok. Basını yok.. TV si yok. En önemlisi oy hakları yok. İnsanoğlunun doymak bilmeyen aç gözlülüğü, vicdansızlığı onları güçsüz bırakıyor. Yaşam alanlarını savunacak güçleri yok.
Günlük çıkarlar uğruna yok ettiğimiz yaban hayatının mensuplarını sirklere akvaryumlara ve hayvanat bahçelerine hapsedip zevkle seyrediyoruz.
Milyonlarca yılda oluşan doğa, milyonluk kazançlar için yok ediliyor.
Farkındalık yaratmalı ve hepimiz bir doğa koruma görevlisi olmalıyız.
Hoşça kalın.