Şule GÜMRAH
Sessiz hastalığa karşı erken tanı önemli
Sessiz hastalığa karşı erken tanı önemli
Merhabalar, kıymetli dostlarım haftanın ikinci yazısı iler karşınızdayım. Bugün sizlere kamuoyunda sessiz hastalık olarak bilinen ve asıl adı Osteoporoz olan hastalıktan bahsedeceğim.
Bildiğiniz üzere sağlıkla ilgili yazılarımı yazmadan önce mutlaka yazı yazacağım konu hakkında ilgili doktor arkadaşlarımla görüşmeler yapıyorum ve araştırmalar gerçekleştiriyorum.
Genellikle ileri yaş hastalığı olarak bilinen osteoporoz daha çok kadınları etkiliyor. Hastalıktan korunmanın yolu ise sağlıklı beslenme ve düzenli egzersizden geçiyor.
Dünya genelinde milyonlarca insanı etkileyen osteoporoz "kemiklerin sessiz düşmanı" olarak biliniyor. Kemiklerin zayıflamasına ve kırılgan hale gelmesine neden olan bu hastalık, özellikle yaşlı bireyler ve menopoz sonrası kadınlarda sıkça görülüyor. Fark edilmediğinde kırıklar ve hareket kısıtlılığı gibi ciddi sonuçlara yol açabilen osteoporoz, erken tanı ve düzenli kontrollerle önlenebiliyor.
Her yıl 20 Ekim Dünya Osteoporoz Günü'nde kemik sağlığına dikkat çekilerek bilinçlendirme kampanyaları yapılıyor. Bireylerin risk faktörlerini öğrenmesi ve gerekli önlemleri alması hedefleniyor.
Kadınlar osteoporoz açısından daha büyük risk taşıyor. Çünkü kadınlar daha az kemik dokusuna sahip.
Osteoporoz sadece kadınlarda değil erkeklerde de görülüyor. Erkeklerde cinsiyet hormonu olan testosterondaki azalmanın kemik kütlesini de azaltması osteoporoz görülme riskini artıran bir etken.
Kalsiyum, protein, meyve ve sebzelerden zengin bir diyet kemik sağlığına fayda sağlıyor. D vitamini eksikliği de riski artırıyor. Özellikle dışarı çıkmayan yaşlılar arasında ve kış aylarında D vitamini eksikliği daha yaygın görülüyor.
Fiziksel aktivitenin, hareketliliğin ve egzersizin az olması bir başka risk faktörü… Nitekim egzersizin kemik kütlesini artırdığı, kemiği kuvvetlendirdiği biliniyor.