Beslenme ve ruh sağlığı arasındaki bağ

Beslenme ve ruh sağlığı arasındaki bağ

Merhabalar kıymetli dostlarım bugün haftanın ilk yazısı ile sizlerleyim. Yavaş yavaş 2025 yılının üçüncü ayını da artık sonlandırıyoruz. Geçtiğimiz günlerde baharın habercisi Nevruz Bayramını kutladık ve artık tamamen baharın geldiğini söyleyebiliriz.

Bugün sizlere mevsimlerden değil, beslenme alışkanlıklarımızdan ve bu alışkanlığın ruh sağlığımıza dair etkilerinden bahsedeceğim.

Yemek yemenin insanı mutlu ettiğini veya tüketilen ürünlerin çeşitli ruh hali değişkenliklerine yol açtığına dair bir araştırma okudum ve bunu da sizinle paylaşmak istiyorum.

Son yıllarda yapılan araştırmalar, beslenme alışkanlıklarının psikolojik durumumuzu ve bilişsel fonksiyonlarımızı nasıl etkilediğini gösteriyor. Beslenmede yapılan değişikliklerin bireylerin mental sağlığını etkilediği bildiriliyor

Daha fazla meyve, sebze, tam tahıllar, yağlı tohumlar ve balık tüketimi ile karakterize edilen Akdeniz diyeti, daha düşük depresyon ve anksiyete riski ile ilişkilendiriliyor.

Sadece bunlarla sınırlı değil elbette besinlerin ruh sağlığıyla olan ilişkisi… Karbonhidratlar, proteinler ve yağlardan oluşan makro besinler ise beyin fonksiyonu ve duygusal düzenleme için temel öğeler. Karbonhidratlar beyin için birincil enerji kaynağı… Ruh halini ve uyku düzenini düzenlemeye yardımcı olan serotonin üretimi için de çok önemli

Buna karşın düşük karbonhidratlı diyetler ise bazı bireylerde artan sinirlilik hali ve depresif belirtilerle ilişkilendiriliyor. Yine yetersiz protein alımı da bilişsel bozukluklara ve ruh hali dengesizliğine yol açabiliyor. İşte bunun için bazı besin maddelerinin ruh sağlığının korunması için kritik öneme sahip.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Şule GÜMRAH Arşivi