Yılmaz Sandıkcı

Yılmaz Sandıkcı

Rasyonel Ekonomi

Önceki gün Konya’dan 4 bakanın da yer aldığı 67. hükümetin ilk kabine toplantısı yapıldı. Sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın toplantı sonrası “…biz bu iki kavramın uygulayıcısı olacağız. 1; istikrar, 2; güven…” sözlerinin ardından, dün döviz hızlı bir artışla başladı… Böyle hareketleri doğru anlamak için analiz etmek gerek.

*

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek devir teslim töreninde yaptığı konuşmada ekonomide şeffaflık, tutarlılık, öngörülebilirlik ve uluslararası normlara uyumluluk vurgusu yanında “…Türkiye'nin rasyonel bir zemine dönme dışında bir seçeneği kalmamıştır…" demişti… Rasyonel zemine dönüş mesajı, ülkeyi güçlü göstermek için milli parayı olduğundan değerli tutma çabasının ülkeyi zayıflatan bir yanlışlık olduğunu bilecek kadar ekonomiyi takip edenler arasında umutla karşılandı.

*

Ekonomiyi anlayacak kadar takip edenler böyle döviz artışlarının bir düşman operasyonu olmadığını da biliyor ancak bilmeyenlere de anlatmak gerekiyor. Elbette düşman fırsatını bulursa, paramızın değerini düşürmek için bazı operasyonlar yapacaktır ancak, böyle durumlarda düşmanı suçlamak yel değirmenlerine saldırmak kadar saçmadır, zaman kaybıdır.

*

Çünkü düşman, düşmanlık etmek için vardır ve düşmanı düşmanı ettiği için suçlamak ahmaklıktır. Önemli olan düşmanın bize zarar verecek cesareti hangi yanlış politikamızdan, hangi eksik yönümüzden aldığını bulmak için kendimizi sorgulamaktır. Akılcı olmak bunu gerektirir.

*

Önceki yazımızda artık yeni şeyler söylemek lazım demiştik. O yeni sözlerden birisi de ekonomist ile tüccar arasındaki farkı anlamak üzerine olsun. Çok para kazanan tüccarın bazısı kendini ekonomist filan zannedebiliyor. Böyle zanna kapılanlar kibir çukuruna düşebiliyor. Zan ile haraket etmenin büyük yanlışlık olduğunu hatta Kuran’a göre günah olduğunu hatırlamakta da yarar vardır.

*

Yeni dönemde rasyonel zemin ve rasyonel düşünce gibi konularda anlaşmak için konuşmayı öğrenmek de gerekiyor. Çünkü rasyonel demek “ölçülü ve akılcı” demek, oluyor diğer yandan “gerçekçi” demek oluyor… Örneğin, ihracatımız arttı diye övünürken ihracatın ithalatı karşılama oranı artmıyorsa, ihracattaki artışla övünmek doğru da olmuyor, akılcı da olmuyor.

*

Rasyonel yaklaşıma “nass” ile yanıt verenlere de şunu anlatmak gerekiyor, nass da akılcıdır, nass da ölçülüdür ve nass da gerçekçidir! Son derece açık ve net… Önemli olan nass ile konuşan kişilerin ne kadar rasyonel, ne kadar akılcı olduğunu sorgulayabilmektir.

*

Sorgulayabilmek önemlidir çünkü zanna kapılmayı da kandırılmayı da önleyecek önemli bir yöntemdir akılcı sorgulamak.

*

Ekonomide emeğin karşığı ücrettir, emtianın karşılığı ise fiyattır. Ücreti de fiyatı da para ile ölçer ve değerlendiririz. Peki parayı ne ile ölçeriz. Paranın da bir fiyatı olmalı değil midir?

*

Paranın da fiyatı mı olurmuş? diyenler çıkabilir. Yeni dönemde yeni sözlerin konularından biri de bu olsun.

Aslında bu konuda yeni sözleri doğru konuşmak için eski dönemin hakiki parasına uygulanan hükümleri, hükmi paraya uygulamak nass mıdır zan mıdır? Buna cevap aramak herkesin görevi olsun. Görüntüye söylentiye kanmak yerine işin aslını anlamaya çalışanlara selam ve dua ile.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Yılmaz Sandıkcı Arşivi