Popüler kültürün köleleriyiz

Merhabalar kıymetli dostlarım, haftanın ikinci yazısı ile karşınızdayım. Bu hafta size sağlık ve eğitim konularından bağımsız daha genel geçer bir konudan bahsedeceğim. Eğitim ve sağlık konusundaki yazılarımı keyifle okuduğunuzu biliyorum. Bu noktadaki geri dönüşlerinizi ve yazılarıma olan ilgi ve alakalarınızı bende fazlasıyla önemsiyorum. Bugün yazacağım konu da elbette eğitimin bir parçası ama daha çok sosyal hayatı ilgilendiriyor.

Ülkemiz son yılların belki de en derin sosyal çürümelerinden birini yaşıyor.

Sosyal çürüme; Sosyal bozulma, sosyolojide, genellikle bir topluluk ortamında sosyal yaşamın değişmesini, işlevsizliğini veya çöküşünü tanımlamak için kullanılan bir terimdir. Sosyal bozulma, modern toplumun eski kesinliklerinin ortadan kalktığı ve oldukça yeni bir şeyin ortaya çıktığı radikal bir dönüşümü ifade eder.

Bunu yolda yürürken ya da dostlarımızla- arkadaşlarımızla konuşurken anlayabiliyoruz. Bunun artık hepimizi farkındayız. Sosyal medyanın yanlış ve kötü kullanımı tüm toplumu etkisi altına almış durumda.

Bunu çok kısa bir örnekle anlatmak istiyorum. Hepiniz ülkemizi son günlerde sarsan o meşhur mu meşhur lezzeti duymuşsunuzdur. Dubai Çikolatası. Yapımı ve sunumu ile son dönemin en trend gıdalarından biri konumunda. Bu çikolatayı para karşılığında yemek için kafelerin önlerinde metrelerce kuyruklar var. Sosyal medya da muhakkak önünüze düşmüştür. Bu tamamen popüler kültürün bir eseridir. Başkaları yemiş, tatmış hadi bizde yiyelim. Bu sosyal çürümedir.

Bakın bu sosyal çürümeye bir örnektir. Türkiye'deki alım gücünün bi hayli düşmesi artık insanların umrunda değil. Bir parça çikolataya yüzlerce lira verebilecek bir toplum haline geldik. Bu çikolata kuyruklarının 400-500 metre ilerisinde ise ucuz ekmek kuyrukları var. Düşünebiliyor musunuz.. Bu olaylar aynı anda yaşanıyor. Gerçekten acınacak halimize gülüyoruz, eğleniyoruz.. Kalın sağlıcakla