Yılmaz Sandıkcı

Yılmaz Sandıkcı

Konvoylar Ormana

Yaz mevsimi ile birlikte sorun yine hortladı. Nikâh, düğün, sünnet gibi sevinç anlarını kutlamak gibi türlü sebeplerle otomobillere atlayıp konvoylar halinde trafiği tıkayanlar yine çıktı yollara. Türkiye'nin onca sorunu arasında bu sorun aslında tüm sorunların insan olma seviyemiz ile alakalı olduğunu gösteriyor…

*

Bunlar trafiği tıkasalar yine iyi, trafikte milletin canını tehlikeye atıyorlar, havayı kirletiyorlar, gürültü ediyorlar, başka insanları rahatsız ediyorlar…Tüm bunlar yetmez gibi bir de milletimizin itibarını hem yurt içinde hem yurt dışında yerle bir ediyorlar.

*

Bu geleneği polisin ceza kesmesi de durduramıyor. Hatırlar mısınız, 2 Nisan 2018 taihli gazetelerde haber olmuştu; Trafik polisimiz, TEM otoyolunda (otoyol otoyol) trafiği yavaşlatan ve yol güvenliğini teklikeye atan 37 araçlık düğün konvoyunu durdurup tüm sürücülere ceza yazmıştı… Gelin ve dama ise bu cezaları 1 Nisan şakası zannettiklerini söylemişti. Nasıl bir traji komedi varın siz düşünün. Bizimkiler yurdışında da devam ediyor bu rezalete. Böyle gelenek olur mu sizde?

*

Bu ilkel geleneği polis bile durduramıyorsa ne yapalım o halde. Bence, özel günlerini kutlamayı bahane ederek başkalarını rahatsız eden, yaşamları tehlikeye atan bu tip kardeşlerimizi ormana yönlendirelim. Ne dersiniz?

*

1994 yılından beri tekrar edegeldiğim bir öneri daha. Ama gelin, öneriden önce şu tespiti yapalım; anlatalım; Gürültü ederek, başkalarını rahatsız ederek eğlenmek olmaz. Trafikte can güvenliği kurallarını ihlal ederek özel gün kutlanmaz. Bunlar medeni insana yakışmaz, medeni insan “aklını kullanma seviyesinde” yükselmeye çalışır ve yükseldikçe görür ki; Medeni insan çevresindeki insanlara ve doğaya saygılı olur, yaşamı güzelleştirmek, doğayı geliştirmek için çalışır.

*

Öyle ise haydi hep birlikte ORMANA; Özel bir günü kutlamak için konyov yapanlar ormana gitmek istemez ama bu özel gününde yanında oldukları ailenin çocuğu veya çocukları adına kurulacak bir fidanlığa katkıda bulunmak isteyebilir! Ne dersiniz?

*

Örneğin, nikâhta şeker yerine minik sevimli fidanlar dağıtılsa ve bu fidanları toprak ile buluşturarak yuva kuran çift adına bir de fidanlık kuralım denilse, konvoyun fidan dikme bölgesine yönlenmesi zor olmaz sanırım.

*

Bu özel günlerde yapılan saçlı, makyajlı, özel kıyafetli, kremli elleri ile hanımları toprakla uğraştırmak olur mu? diyebilirsiniz… Olmaz mı? Bu konuda kendilerini “doğa” derneği olarak tanıtanların veya şehri yeşillendirmek için onca para harcayan belediyelerin ilgili bölümleri bir çözüm bulabilir bence!

*

Örneğin, gerek mevsim faklılıklarını düşünerek ve gerek ortama uygunluğu düşünerek, belediye başkanlarımız ilk meclis toplantısında nikah dairesi ile bir işbirliği koordine ederek, nikah için başvuru yapan çiftlere şöyle bir öneri getirebilir. Bu mutlu gününüzde konvoyunuza katılacağını düşündüğünüz kişi veya araba sayısı kadar bir fidanlık kurmak ve oraya adınızı vermek ister misini?

*

Sadece belediye başkanlarının çabası yetmez tabiî ki… Bilgili, kültürlü, bilinçli, medeni ailelerin, Konya eşrafının, esnaf birliklerinin, meslek ve iş insanı derneklerinin, ticaret, sanayi, ziraat odalarının da sorun üreten ilkel bir gelenekten kurtulmak için “konvoyları ormana yönlendirme projesine” destek olması önemlidir.

*

Her yıl yapılan binlerce konvoyun birazını bile bu öneriye yönlendirebilsek, bir düşünün her yıl “kaç yüz bin milyon fidan” dikilir vatan topraklarına… Hem de ek bir maliyeti olmadan… Düşünün, kaç binlerce ailenin fidanlığı olur ve zamanla da ormana dönüşür! Onlar büyüyüp ormana dönüşünce herkes seve seve ormana gider… Ama gitmek için önce dikmek gerekir. Olsa da gitsek değil mi! Selam ve dua ile.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Yılmaz Sandıkcı Arşivi