Bazen bozulan bir şeyi düzeltmeye çalışmak yenisini yapmaktan zor ve meşakkatli olabiliyor. Kendi adıma eğitimin içinde olduğumdan eğitimdeki eksikleri görebiliyor ve eski eğitim sistemlerinin günümüze kıyasla daha iyi olduğu serzenişlerini sıkça duyabiliyorum. Gerçekten eğitimdeki imkanlar artıp, teknoloji günden güne gelişirken başarının neden doğrusal olarak artmadığı sorgulanmalı ve acilen çözüm yollarına odaklanılmalı… Bir yerlerden artık başlanmalı…Peki nereden başlanarak neler yapılmalı?

* * *

Eğitimin temel taşı öğretmenler ve öğrenciler… Buradan hareket edecek olursak öncelikle yetkililerce öğretmenlerin moral ve motivasyonlarını bozucu açıklamalar yapılmasından imtina edilerek öğretmenlerin toplum önünde değersizleştirilmesinin önüne geçilerek başlanmalı işe… Sorumluluklar çoğu zaman öğretmenlerde aranıyorsa onlara daha fazla yetki verilerek etkileri artırılmalı… Okutulacak ders kitapları Talim Terbiye Kurulunun onayından geçtikten sonra öğretmenin seçimine bırakılmalı… Asli görevlerinin dışında gereğinden fazla ya da alakasız görevler verilmemeli… Ayrıca içi boş, öğretmenler tarafından benimsenmemiş, inanılmamış projelerden, iş ve işlemlerden sıyrılmak gerekiyor.… Adına proje dediğimiz şeylerin somut, topluma yararlı meyveleri olmalı… Yapılan işler ‘komşular pazarda görsün’ mantığıyla ve sadece evrak üzerinde yapılmamalı… Hatta sadece evraktan ibaretse yapılmamalı… Şekilcilikten uzaklaşılmalı… Eğitimde çıktı öğrenci ise yapılanların eğitim adına, öğrenci adına ne kazandırdığına bakılmalı… Öğrenciler bir tek sınavla değil süreç boyunca değerlendirilmeli ve gelişimleri değerlendirilerek bu gelişimi sağlayan okullara, öğretmenlere gerekli ödül veya cezalar verilmeli… Verilen hizmet içi eğitimler sayı ve şeklen çok olmaktan ziyade içerik ve fayda olarak zengin olmalı… Kendini yenileyemeyen eğitmenler emekliye veya geri hizmete alınmalı… Vatandaşlara nasıl doktorunu, avukatını vs seçme hakkı veriliyorsa çocuğunun öğretmenini de seçme hakkı verilmeli… Bu seçimlere paralel öğretmenleri daha fazla ve istekli çalışmaya yönlendirecek performans değerlendirme sistemi acilen ve hakkaniyetle uygulanmalı… Böylece maddi yönlerden de öğretmenleri motive edecek, sosyal, kültürel yönlerden kendilerini geliştirebileceği ücretler verilmiş olur. Ayrıca eğitim almak istemeyen öğrenciler, ilgisi ve yeteneği olmayan derslerde zorlanmamalı. Zira toplumun kendini her alanda geliştirmiş kalifiye elemanlara da ihtiyacı var. Bu çocuklarımız belki de son yıllarda eğitim adına yapılan en faydalı işlerden birisi olan çıraklık vs gibi yaygın eğitimlere yönlendirilmeli ve bu eğitimler desteklenmeye devam edilmeli…. Örgün eğitimde disiplin içinde hareket etmeyen öğrencilere uygulanabilir ciddi yaptırımlar getirilmeli… Sınıfta kalma tekrardan uygulanabilir hale getirilmeli… Eğitime bütünsel ve milli olarak bakılarak müfredat ve programlar kapsamlı ve sık sık olacak şekilde değiştirilmemeli… Ve bütün bunlar yapılırken eğitimdeki karar alma mekanizmalarına tabanın sesini duyabilecek ve algılayabilecek liyakatli kişiler getirilmeli…