Muhammed Mustafa Çetinkaya
İsraf
Gözlerimiz her gün ziyafet sofralarıyla dolu tabaklarla, çöpe atılan ekmek kırıntılarıyla ve musluktan akan boş sularla karşılaşıyor. Kulaklarımız ise israfın yarattığı tahribata dair fısıltıları duyuyor. Peki ya kalbimiz? İsrafın yarattığı derin yaranın farkında mıyız?
İsraf, sadece maddi kayıptan ibaret değildir. O, geleceğe dair umutlarımızı, merhametimizi ve sorumluluk duygumuzu da çöpe atıyor. Her ziyan edilen lokma, bir açın umudunu söndürüyor. Her boşa akan su damlası, kuraklıkla mücadele eden bir toprağın çığlığını bastırıyor. İsraf, bencilliğimizin ve duyarsızlığımızın somut bir göstergesidir.
Peki, bu görünmez yaramızı nasıl sarabiliriz?
İsrafın ne kadar büyük bir problem olduğunu anlamak ve etkisini kabullenmek ilk adımdır. Alışverişlerimizi planlamak, ihtiyacımız kadar gıda ve malzeme almak israfı önler. Su ve elektrik gibi temel kaynakları bilinçli kullanmak hem cebimize hem de doğaya fayda sağlar. Kullanılmış malzemeleri geri dönüştürerek hem atık miktarını azaltır hem de yeni ürünlere hayat veririz. Artan gıdaları ihtiyaç sahipleriyle paylaşmak hem israfı önler hem de sosyal dayanışmayı artırır.
İsrafla mücadelede en önemli silahımız eğitimdir. Çocuklarımızı ve genç nesli bilinçlendirmek, israfın önlenmesinde büyük rol oynar. Okullarda israfla ilgili dersler ve projeler, farkındalık çalışmaları ve atölyeler düzenlenebilir. Aileler de çocuklarına israfın zararlarını anlatmalı ve onları tasarruflu olmaya teşvik etmelidir.
İsrafla mücadele sadece bireysel bir çabayla sınırlı kalmamalı, tüm toplumu kapsayan bir harekete dönüşmelidir. Sivil toplum kuruluşları, kamu kurumları ve özel sektör bu konuda iş birliği yapmalı, israfı önleyici projeler geliştirmeli ve uygulamalıdır. Medya da israfın zararlarını anlatan bilinçlendirme çalışmalarıyla topluma katkıda bulunabilir.
Unutmayalım ki israf, sadece bir alışkanlık değil, bir zihniyet sorunudur. Bu zihniyeti değiştirmek, hepimizin görevidir. Görünmez yaramızı sararak, geleceğe daha umutlu ve yaşanabilir bir dünya bırakabiliriz.
Birlikte hareket edelim, israfa dur diyelim!