Halil Yılmazer
Nerede hücum, nerede savunma ? Vasat oyun, acı sonuç..
Nerede hücum, nerede savunma ? Vasat oyun, acı sonuç..
Konyaspor Süper Lig’in üçüncü haftasında deplasmanda karşılaştığı Bodrum FK’ya 3-1 mağlup oldu. Karşılaşmada hücum anlamında sahaya etkili bir oyun gösteremeyen Konyaspor, savunma anlamında da sınıfta kaldı.
Yüzde 80 oranında geçen sene 1.Lig’de mücadele etmiş takıma karşı sahada bu kadar üretkeniz olmak ciddi bir sorun. 1.Lig’i kalite olarak Süper Lig’den daha aşağıya bir kefeye koyuyoruz, Bodrum’un kadrosu içinden birkaç oyuncuyu çıkartınca 1.Lig’de mücadele edecek bir kadro. B takıma karşı sahaya enerji, oyun ve pozisyon koyamayan Konyaspor için üretkenlik anlamında ciddi sorunlar var.
Konyaspor, maçın başından itibaren sahada rakibine oranla daha az isteyen taraf gibi görüntü verdi. Bodrum FK, taraftarı önünde ilk Süper Lig maçına çıktı. Bunun motivasyonu sahada fazlasıyla görülüyordu.
İlk dakikada Yusuf Erdoğan 3’e 1 pozisyonda son derece yanlış ve hatalı bir pas tercihi yaptı. Bu pozisyon olumlu değerlendirilebilse, gol olsa belki daha farklı bir maç izleyebilirdik.
Konyaspor’un puan kaybetmesinin en büyük nedenlerinden bir tanesi de takımın içinde biraz Stanojevic - Hakan Keleş enerjisi kalmasına bağlıyorum.
Bodrum FK maçında Konyaspor’u izlerken aklıma Stanojevic ve Hakan Keleş’in Konyaspor’u geldi. Kötü bi enerji vardı sahada. Hem savunma hem de hücum anlamında hiçbir varlık gösteremeyen bir takım. Durağan oyun oynayan topun yönünü hızlıca değiştirmeyi yapamayan Konyaspor, gelecek haftalar için bizleri umutsuzluğa sürükledi.
İşin savunma kısmında Ali Çamdalı’nın hatalı olduğunu düşünüyorum. Galatasaray karşılaşmasında 3’lü ve 5’li oyun kurgusu ile sahada olan bir takım vardı. Stoperleri Uğurcan – Adil – Guilherme. Kanat bekleri ise Ndao ve Yusuf. Bodrum FK maçında ise 4’lü savunma oynuyor. Nikola – Adil – Damjanovic – Guilherme. Arka arkaya iki farklı maç ve iki farklı oyun kurgusu. Bu büyük bir sorun. Sürekli savunma tandemini, savunmadaki oyun anlayışı ile oynarsanız 3 maçta bu kadar gol yemeniz gayet doğal. Buna maç içindeki talihsiz aksiyonlarda eklenince ortaya böyle bi tablo çıkmasına şaşırmıyorum. Öncelikli olarak ‘her maçın hikayesi ayrı’ mottosundan çıkmak gerekiyor. ‘Biz Konyaspor’un bizim bir oyunumuz var, her maç bu oyunu oynayacağız’ doğru olan düşüncenin bu olması gerekiyor. Konyaspor teknik heyeti 5’li savunma mı oynayacak tüm sezonu o şekilde deva ettirsin, 4’lü mü oynayacak tüm sezon 4’lü oynasın. Her hafta bu değiştirecek bir yapıyı kurmak imkansız, her şey bi tarafa Konyaspor’un bu kadar farklı pozisyonları oynayabilecek ve anlayabilecek bir oyuncu kalitesi de yok.
Kasımpaşa maçında oyundan çıkana kadar iyi bir oyun sergileyen Ufuk Akyol’dan bu kadar kolay vazgeçilmemeli. Oğulcan Galatasaray maçında gol attı kabul ediyorum ancak Ufuk’un alan kapatma, top kesme, dönen topları toplama becerileri daha yüksek.
İşin hücum tarafı ise daha kolay halledilebilir ancak burada da ciddi sorunlar var. Kadrodaki tüm teknik oyuncuları sahaya atmak biraz yanlış gibi. Geçen haftada yazmıştım aynı anda Aleksic – Pedrihno ikilisi henüz birlikte oynayacak seviyede değil. Pedrinho’yu kanat da değil 10 numara kullanmak daha doğru. Aleksic ise daha çok hamle oyuncusu gibi kullanılırsa daha fazla etki yapabilir.
Yusuf sezona iyi başladı ancak Bodrum FK maçının en kötülerinden biri. İlk yarı bittiğinde halen oyunda olması tuhaf. Geçen sezonu 8 golle bitirmiş Prip’i küstürmeden oyuna dahil etmek gerekiyor. Forma adaletini doğru sağlanın yararlı olacağı aşikar. Prip, süre almayı hak ediyor.
Yazı biterken birkaç konudan daha bahsedeyim.
Sağ bek Nikola Boranijasevic, iyi bir oyuncu aslında. Lausanne ve Zurih maceraları kötü geçmedi. Tek dezavantajı sezon başı kamp görmemesi. Kulüpsüz olduğu için ciddi şekilde fiziksel ve taktik açıdan eksikliği var. Geçen sezonki Steven N’zonzi gibi biraz. N’zonzi de ilk dönemde ıslıklamıştı Konya’da sonrasında ise oldukça iyi bir performansı var. Nikola içinde böyle bir durum söz konusu olabilir. Burada yönetimin Ağustos ayında hazır oyuncu almamasını eleştirmek daha doğru olacaktır. Nikola form tuttukça performans verecektir.
Son olarak da Ali Çamdalı’nın tecrübesizlik durumu camiada konuşuluyor. Futbolda sahaya bir oyun, bir fikir koymak için herhangi bir tecrübeye gerek yok. Bugün Avrupa ve Dünya’nın her liginde genç teknik direktörler çalışıyor. Ali Çamdalı keşke buraya gelmeden yardımcı antrenör olarak başka hocaların yanında çalışmış olsaydı, kendisinin kredisi daha fazla olurdu. Ancak bundan sonraki her puan kaybında oyun olarak iyi şeyler yapsa dahi ‘tecrübesiz’ kelimesi karşısına çıkacak.