İbrahim Çiçekçi
Tarım makineleri sektörü önemli bir eşikte…
Geçtiğimiz hafta İtalya’nın Bologna şehrinde gerçekleşen dünyanın en büyük tarım teknolojileri fuarı olan EİMA İnternational’ı ziyaret etme imkanım oldu.
Bu fuar tarımda bizim de ülke olarak güçlü olduğumuz mekanizasyon alanında önemli bir tablo çizmemize vesile oldu. Şunu da söyleyeyim ki, Konya firmalarımızı orada görünce sektördeki gücümüzü görüp, gururlandım… Üreticilerimiz dünya liginde birer güç olmuş hepsi.. Maşallah diyelim.
* * *
Tarım makineleri sektörü 1.3 milyar dolar seviyesinde. Bunun da yaklaşık yüzde 23’ünü Konya yapıyor… Ürettimin de yüzde 60’ı şehrimizde gerçekleşiyor. Yani Türk Tarım makineleri sektörünün ana merkezi Konya…
Sektör 2002 yılından bu yana adeta şaha kalkmış durumda. Traktör arkası ekipmanlarda üretmediğimiz makine yok. Herşeyi yapabiliyoruz. Ekim ve toprak işleme grubunda dünyada en fazla çeşit biz de. Kalitemiz de üst seviyede… 20 yılda sektörü önemi bir seviye getirdik.
* * *
Lakin şu an kritik bir eşikteyiz… Yüksek teknolojiye geçiş, firmaların büyümesi, rekabet gücünü kaybetme… Bunlar Türk tarım makinelerini sektörünün ana gündem maddeleri…
EİMA sektörün röntgenini çekmek için en önemli organizasyon. Bir gazeteci gözüyle bu röntgenden çıkardığım sonuçları sizlerle paylaşayayım…
Türk tarım makineleri sektörü ihracatçının genel kronik problemi haline gelen yüksek enflasyon düşük kur kıskancından nasibini almış durumda. Avrupa ile fiyat makasımız kapandı. Bir çok makinede fiyatımız aynı. Çiftçiler daha önce bir tık da olsa bizi hem kaliteli hem hesaplı bulup tercih ediyordu. Lakin artık pahalıyız. Tercih Avrupa’dan yana kullanılmaya başlanmış. Bu çok tehlileli bir durum…
* * *
Çin ve Hindistan tehdidi… Çin fuara en fazla katılımcı firması olan ülkeydi.. Tarımda yapmadıkları ürünler kalmamış. Kalitesiz algısını da kırıp dağıtmışlar… Yaptıkları traktörler dünya standarlarında. EURO 5 çok güzel traktörler üretmişler. Fiyatlar ise rakiplerinden çok çok düşük.. Ciddi bir pazar yapılanması ile sanki bu alanda ipleri eline alacaklar. Hindistan ise ekipmanlarda kendini çok ileri taşımış. Türkiye için ekipmanda en büyük rakip arttık Hindistan…
* * *
Kendi yürür makinelere yönelmede geç kalıyor gibiyiz… Yüksek teknolojiye geçişte acele etmemiz gerekiyor. Bir çok marka kendi yürür yani traktöre ihtiyaç duymadan, ekim yapabilen, ilaçlama yapabilen makineleri üretmiş ve seri üretime geçmiş. Akıllı tarım teknolojilerinde de bizle arayı açan markalar var… Konya olarak bu noktada hızlı hareket etmeliyiz. Şehrimizde de şu an iki firmamız bu alanda önemli bir mesafe kat etti. Yakında tanıtımınının yapacağı bilgisini aldık. Tabisi bu sayının artması lazım.
* * *
Ölçek ekonomisine geçmemiz şart… En önemli meselelerden biri de belki bu. Bir Avrupalı ekipman üreticisinin cirosu bugün Türkiye’deki tüm üreticilerin toplam cirosundan daha fazla. Bu benim zoruma gidiyor. Biz ne yazık ki ayrılarak küçülüyoruz. Oysaki birleşerek büyümemiz gerekiyor. Herkes her ürünü üretebilecek özgürlükte OLMAMALI. Bugün koskoca Almanya’da ilaçlama makineler üreten 5 firma var iken biz de sadece Konya’da kayıtlı 35 firma var… Gerisini siz düşünün….
* * *
TARIMDA POZİTİF AYRIMCILIK BEKLİYORUZ…
Türk Tarım Alet ve Makinaları İmalatçıları Birliği TARMAKBİR Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Bayramoğlu ile TARMAKBİR Eski Başkanı Şenol Önal’ın standında uzun bir sohbet ettik. Her iki başkan da ortak bir noktaya dikkat çekti- “Tarıma pozitif Ayrımcılık Yapılmalı”
Yani finansman desteği. Daha önce inşaat sektörüne yapılan desteklerden şimdi de hem çiftçiye hem üreticilere verilmesi gerekiyor. Düşük faizli uygun ödeme koşulu krediler bunun başında olmalı. Şu an ki süreçte desteklerin hem çiftçiye hem üreticiye can suyu olacağını özellikle belirttiler. Devletimizin bu noktada bu çağrıya kulak vermesi elzem…
* * *
Özetleyecek olursak, tarım makineleri sektörünün kritik bir eşikte olduğu bu dönemde, devlet, çiftçi, kurumlar ve mekanizasyon üreticileri ortak akılla hareket edip, bu süreci aşmalı.. Bahsettiğim sorunların çözümünde acele etmez isek ligde çok çok geriye düşecek gibiyiz.. Umarız böyle bir tablo olmaz… Ama inanıyorum ki sektörü yine Konyalı üreticilerimiz kurtaracak. Bizim şehir olarak yapamayacağımız yok…