Bu ara pek yazı yazamadım ama Konyaspor’u takip etmiyor da değilim. Facebook’ta yaptığım bir paylaşıma beni uzun yıllardır takip eden Konyasporlu taraftar ve dostların sitemli yorumlarıyla yeniden düzenli yazmaya karar verdim.
Konyaspor geçen sezonu başarıyla kapattıktan sonra transferde de akıllıca hareket etti. Politika akıllı ama uygulamanın eksik kaldığını görmeye başladık. Bate Borisov maçlarındaki Konyaspor ile “uyduruk” Vaduz takımına elenen Konyaspor arasında dağlar kadar fark vardı. Rakip, eze eze ve hak ederek turu atladı.
Konyaspor’daki farkın en önemli sebebi ise maalesef çok övdüğümüz İlhan Palut’un hataları oldu. Kendisine ve takıma gereğinden fazla güvenen Palut, maça yanlış kadroyla çıktı. Bate maçında kırmızı kart görerek henüz hazır olmadığını gösteren Uğur ile maça başlamak ilk hataydı. Bu düzeyde maçlarıkaldıracak bir oyuncu olmadığı, en azından şu an için, ortaya çıktı ama Konyaspor’a pahalıya patladı.
İkinci büyük hata ise golcü olmadan maça başlamasıydı. 1-1’in rövanşında bunu nasıl yapar anlamak gerçekten çok güç. Rakip savunma o kadar rahattı ki ön liberoları, bekleri çoğu zaman yardım etme gereği bile duymadılar. Orta saha hakimiyeti kolayca rakibe geçti. Kondisyonu yüksek olan Vaduz’un hocası ön bölgede baskı taktiğiyle Yeşil Beyazlıları kilitledi ve maçı baştan kazandı.
Üçüncü hata ise Sonersiz maça başlamasıydı. Bruno hareketli amcam savunması zayıf. Sonradan yaptığı müdahaleler için artık çok geçti.
İlhan Palut iyi bir hoca ancak fazla özgüven maalesef Konyaspor’u Avrupa’dan etti. Yazık oldu. İlhan Hoca’ya da hiç yakışmadı. Neyse ki konferans liginde oldu bu başarısızlık.
Ligde alınan beraberlik için ise çok söyleyecek bir şey yok. Daha çok maç var. Hele şu golcü bir gelsin, İlhan Hoca ayağını yere bir bassın, takım kolay toparlanır.