Bundan iki yıl önce, 6 Şubat’ta, Türkiye "asrın felaketi" ile sarsıldı. Kahramanmaraş'ta başlayan ve 11 ili etkileyen depremler, binlerce can aldı, milyonlarca insanı evsiz bıraktı. O günlerde, Türkiye tek yürek olmuş, uluslararası yardımlarla birlikte yaraları sarmaya çalışmıştı.
Aradan iki yıl geçti. Depremin izleri hala taze. Kaybettiğimiz canların acısı içimizde, yıkılan şehirlerin hatırası zihnimizde. Ama hayat devam ediyor. Deprem bölgesinde yeniden yapılanma çalışmaları sürüyor. Evler, okullar, hastaneler yeniden inşa ediliyor.
Ancak, asıl mesele sadece binaları yeniden yapmak değil. Asıl mesele, o travmayı yaşayan insanların ruhlarını iyileştirmek. Deprem, yaralar açtı. Kayıp, korku, belirsizlik insanları derinden etkiledi.
Bu nedenle, deprem bölgesindeki insanlara sadece maddi değil, manevi destek de vermek gerekiyor. Onların ihtiyaçlarını karşılamak, travmayı atlatmalarına yardımcı olmak gerekiyor.
Devletimiz, bu konuda önemli adımlar attı. Depremzedelere konaklama imkanı sağlandı, kira yardımı yapıldı, destek verildi. Ancak, bu çalışmaların daha da artırılması gerekiyor.
Tabii ki, tüm bunlar uzun ve zorlu bir süreç. Ama Türkiye, daha önce de birçok zorluğun üstesinden geldi. Bu felaketin de üstesinden gelecektir. Yeter ki, birlik ve beraberlik içinde olalım, birbirimize destek verelim.
Unutmayalım ki, asrın felaketinin üzerinden iki yıl geçse de, yaralar hala kanıyor. Bu yaraları sarmak, hepimizin sorumluluğudur.