Nesrin Erkan Sabuncu

Nesrin Erkan Sabuncu

Şiirlerle Sonbahar

Eylül geldi. Artık neşeli , eğlenceli o yaz günlerinden sonra tabiat ananın yavaş yavaş hüzünlere gömüldüğü ağaçların bir bir sararıp yapraklarını döktüğü, yağmurların yağmaya başladığı havaların da yavaş yavaş soğuduğu sonbahar mevsimi geldi kapımıza dayandı.

Doğanın kızıla, sarıya, kahverenginin tonlarına büründüğü bir mevsim de şairlerimize, ressamlarımıza ilham vermiştir. Hüzün dolu pek çok şiir çıkmıştır bu hazan mevsiminde.

Hüzündür, matemdir, gamdır, kaybolan umutlar’dır sonbahar. İnsanın belki de son mevsimidir.Adı içinde saklı “SON BAHAR” !

Bu mevsimi dizelerle anlatmak , dizelerle duyumsamak en iyisi en güzeli kuşkusuz. Biz de bu mevsimi gelin  Cemal Süreya’ nın “ Eylül’ dü” isimli şiirinden dinleyelim sevgili okurlar;

 

EYLÜL’ DÜ

Dalından kopan yaprakların

Sararan yanlarına yazdım adını.

Sahte bir gülüşten ibarettin oysa

Ve hiç bilmedin ellerimin soğuğunu,

Eylül’ dü.....

 

Di li geçmiş bir zamanda yaşadığımız

Adımlarımızın kısaığı bundandı

Bundandı gözlerimin durgunluğu.

Sıcak sıcak cümlelerde sözün kadar yalan,

Ellerin kadar ıssız,

Sen kadar zamansız molalar veriyordum

Ve çocuksu bir bencillikti hüznümüz.

Eylül ‘dü.....

 

İzlerini çizdiği  zaman ansızın gidişin,

Şimdi yoktu bi anlamı suskunluğun.

Çırılçıplak kalakaldım sessizliğinin orta yerinde,

Sonra sesime yankı vermeyen uç urumlar kıyısında yürüdüm bir zaman

En çok sesini aradım.

Gözlerinse asılı bıraktığın yerdeydiler hala,

Gözlerini sildi zaman...

Dedim ya... Eylül’ dü.

Savruluşu bundandı kimsesizliğimizin.

CEMAL SÜREYA

 

********

 

GÖNLÜMDEKİ SONBAHAR

 

Sonbahar vurmuş gönlüme , yüreğime

Kırılmış gönlümün sarayları bir bir.

Sözlerin bir tokat gibi oturdu benliğime...

Benliğim; sözlerinin altında ezilir!

 

Bir hazandır kurulmuş bak canevime

Yıkılmış gönlümün sarayları bir bir.

Ok oldu , saplandı yüreğime...

Sözlerin; bir serap, vuslat sa hayalindir!

 

Sonbahar çökmüş yüreğime,

Leylaklar boyun bükmüş, bir bir.

Ç iğ taneleri düşerken ciğerime...

Yüreğim ; bu çiğ tanesinde ezilir!

 

Sonbahar düşmüşken şu yüreğime,

Yüreğim hasretinden bak hep üşür.

Zaman-mekan yok artık cemrelere...

Penceremde baykuşlar ötüşür !

 

Sonbahar düşmüş şu yüreğime,

Sıkışan yüreğim o cenderede.

Derdini ç ekerim , demem kimselere...

Bu şaşkın halimle bak, ezilirim  !

 

Sonbahar vurmuş gönlüme, yüreğime,

Kırılmış gönlümün dalları bir bir.

Sözlerin bir hançer gibi indi yüreğime...

Yüreğim; sözlerinin altında kesilir !

 

Ellerin kelepçe, gönlünse gardiyan olsaydı keşke

Bu sonbahar gününde kalsaydık birebir.

Benliğim; sana mahkum ömrümün bu son deminde...

Benliğim; hasretinin altında ezilir !

Önceki ve Sonraki Yazılar
Nesrin Erkan Sabuncu Arşivi