Ömür; Rabbin insanoğluna biçtiği kainattaki zaman dilimi. Kimininki kısa, kimininki uzun. Varlık ile yokluk arası bu zaman diliminde kişi, öz değerlerini kaybetmeden vaktini boşa geçirmez geride kalıcı eserler de bırakırsa ne mutlu ona. Varoluşunun amacına ulaşmış demektir.
Dünyanın kahrı, dünya saltanatı; hepsi de bu dünyada kalacaktır.
Asıl olan maneviyat ve kişinin öz benliğinde duyduğu manevi huzurdur.
Bu da insanın Rabbiyle kendisi arasında kurduğu gizli bağla oluşur.Hiç kimse bir başkasını yargılayamaz ve kul ile Rabbi arasına da giremez.
Ömür insan hayatında kısacık bir çizgi; kimine göre kısa süren güzel tatlı bir rüya, kimine göre de kabuslarla dolu korkulu bir rüya.
Dileğimiz hepimizin ömrü, maneviyatı düzgün dolu dolu ve güzelliklerle geçsin. Rabbim her kulundan razı olacağı bir hayat nasip eylesin.
******
NEYİM BEN
Bilmem ki neyim? Deli dolu pervaneyim. Işığım kim, ben kimm? Bilmem ki kimdeyim ?
Hak yolunda yürüyen, Semasında... Biçareyim !
Bilmem ki neyim? Raydan çıkmış tren miyim? Ne ki; Rotası şaşmış yelkenli miyim? Hak yoluna düşmüş bak... Canevim!
Bilmem ki neyim, hangi rengim? Her mevsim başka renge bürünürüm. Eylül’ de boynu bükük bir sümbülüm , Çiğ taneleri üstümde... Ben; üşürüm!
Bilmem ki neyim? Sevda rıhtımına yakın iken Benliğim, Demek ki ben; o rüzgarın Esiriyim!
Bilmem ki... Bilmem ki neyim? Yalan içinde bir gerçeğim. Üç günlük dünya ; dedikleri... Ben su içinde yanan, Dumansız bir közdeyim!
Bilmem ki neyim? Bir neyzenin elinde ney, Sazendenin saz... Ya da bir bozlakta bağlama... Ela gözlüm; ağlama !
Bilmem... Bilmem ki neyim? Ben kimim, ben Bir’in esiriyim. Evinde kadın, evladına ana, Şiirlerde o mısra.
Yezdanın yarattığı aciz bir kulum Yalan dünyada !