Konyaspor sezonun ilk iç saha maçını kendi stadında bu hafta nihayet oynayabildi. Hem taraftar hem oyuncular hem de teknik ekip bir arada olmanın mutluluğunu sonuna kadar yaşadık. Maç öncesi Konyaspor'un büyük taraftar grubu Nalçacılılar’ın hazırlamış olduğu muhteşem Yüzüncü Yıl koreografisi bizleri çok duygulandırdı. Pazar günü tüm Türkiye'nin de şahit olduğu bu güzel gösteri; Nalçacılılar`ın Türkiye'nin en iyi taraftar grubu olduğunu ve koreografi konusunda bırakın Türkiye'yi dünyanın da en iyilerinden olduklarını bizlere bir kez daha gösterdiler. Konyaspor'un dününün ve bugününün inşasında yer alan, tarihimize altın harflerle yazılmış olan başta ilk başkanımız Süreyya Rıfat Ege, Mevcut başkanımız Fatih Özgökçen, rahmetli hocamız Tevfik Lav, Rahmetli oyuncularımız Ahmet Çalık ve Muhammet Yürükuslu, rahmetli yavrumuz Alperen Öztaş, kendisi burada olmasa da bizim için halen oyuncumuz olan Poljak, ilk defa kupa kazanmamıza, lig üçüncüsü ve Avrupa kupalarına katılmamıza vesile olan Aykut Kocaman ve son 2 yıldır bizleri sevince, mutluluğa ve Avrupa'ya ekrar kavuşturan İlhan Palut hocamız koreografide yer aldılar. Ben maçları doğu üst tribünde izliyorum. Bu nedenle Nalçacılılar grubunun doğu tribününde yapmış olduğu koreografilerin hiçbirini maalesef karşıdan izleyemedim. Her zaman bu koreografilerin içinde yer aldım. Bu vesile ile başta grup lideri İbrahim Apalı olmak üzere derneğin tüm üyelerine ve bu görsel şova katkı veren tüm gençlerimize ve kardeşlerimize bir kez daha teşekkür ediyor onlarla gurur duyduğumuzu dile getirmek istiyorum. Bu arada İbrahim Apalı`dan ricamdır; lütfen bir daha ki sefere koreografiyi batı tribününde yapsınlar ki bizde mutluluk ile izlemiş olalım :).
Yaşanan bu gurur tablosu ile Ümraniyespor maçının ilk düdüğü çaldı. Maçın ilk dakikalarında Konyaspor'a karşı oynayan tüm takımların yaptığını rakibimiz tekrar ederek bizi ön bölgede karşıladı ve pas oyunumuza engel olmaya çalıştılar. İlk 10-15 dakika rakip bu konuda istediğini kısmen de olsa başardı. Daha sonraki dakikalarda oyunun hâkimiyetini ele alarak çok net pozisyonlar bulamazsak da maçın son dakikasında Muhammed ile öne geçerek soyunma odasına 1-0 önde gittik. İlk yarıda orta saha ve defans anlamında büyük hatalar yapmadık. Rakip özellikle Bytyqi`ye özel önlemler alarak o kanattan çok net pozisyonlar bulmamıza engel oldu. Bunun yanında sağ kanatta uzun süredir sakat olan Michalak çok etkili olamadı. Ahmet Oğuz da ataklara doğru ve yeteri kadar katkı sağlayamadığından kanatlarımız çok verimli değildi. Ancak Ahmet defansif anlamda maçın tamamında hatasız ve mükemmel oynadı.
Maçın ikinci yarısında takımımızı daha derli, toplu ve pozisyon üretme anlamında daha verimli görmeyi beklerken; Konyaspor'un bugüne kadar oynadığı maçlar ve ilk yarıdaki oynanan oyunu da dahil edersek daha az verimli ve üretkendi. Tabi bunda rakibin hiç maç kazanamaması ve sahadan puan ya da puanlarla ayrılmak istemesi de bizim oyun anlayışımızı sahaya yansıtamamamız da etkili oldu diyebiliriz. Forvet arkası ve kenar oyuncularındaki yedek oyuncu eksikliği oyunun istenen düzeyde olmamasının temel nedenleri arasındaydı. Sonuç olarak; kötü oynasak da maçı kazanmayı bildik. Nasıl iyi oynadığımızda kaybettiğimiz zaman üzülüyorsak kötü oynadığımızda kazandığımıza sevmeliyiz. Ancak bu oyun bizim ilerde sıkıntı yaşamamıza neden olacaktır. Sonucun iyi ama oyunun istenen düzeyde olmadığını şimdiden dile getirelim ki önlem alınsın. Geçmiş tecrübelerimizden de biliyoruz ki İlhan Hoca önlem alacaktır.
Önümüzdeki hafta Antalya'ya konuk olacağız. Antalyaspor'un son haftalardaki almış olduğu kötü sonuçlar ve bize karşı olan rekabetlerini bildiğimizden dolayı takımımızın daha dikkatli ve daha istekli olmasını bekliyoruz. Ligin başından itibaren gösterilen bu muazzam performans ve sonuçlar devam ederse ligin ilk sıralarında olacağımız ve burada bitirebileceğimizi düşünüyorum. Bu vesile ile önümüzdeki hafta takımımıza üstün başarılar diliyorum.
Selam ve saygılarımla…