Gülşen Çopur

Gülşen Çopur

Liselilere İstanbul Havası

Konya Büyükşehir Belediyesi liseli gençler için çok güzel bir İstanbul gezisi düzenliyor.

60 bin genci Atabey Gençliği Ecdadın İzinde sloganıyla, atalarının fethetmek için yarıştığı diyarlara götürüyor.

Benim bu gezide en çok mutlu olduğum husus öğrenci ayırt etmeksizin Konya’daki tüm liselileri götürmeleri oldu.

Bilirsiniz, genelde böyle gezilerde kurum kuruluş fark etmeksizin herkes ‘başarılı okulların’ ‘başarılı öğrencileri’ne öncelik verir. Başarı kelimesinin henüz tam anlamını bulmadığını düşündüğüm için bu ayrımcılık yıllardır hiç hoşuma gitmemiştir.

O yüzden tüm öğrencilerin gidebilecek olması en yerinde karar olmuş.

Hatta ilk etapta Mahmut Sami Ramazanoğlu İmam Hatip Lisesi’nin ardından Tuzlukçu, Yunak, Çeltik ve Akşehir’den öğrencilerle başlanmış.

İlçelerimizdeki gençlerimizin İstanbul’u böyle bir vesile ile tanıması, deniz havası alması, kimliğimizi ayakta tutan mekanları keşfetmesi ve bunun masrafsız bir şekilde olması takdir edilecek bir konu bence. Elbette İstanbul’u görmüş ya da görebilecek düzeyde olan gençlerimiz vardır. Ama imkanları dahilinde gidemeyecek olan gençler için ben çok mutlu oldum.

*****

ÇAMUR DERYASI

Hazır gençlerden bahsetmişken onları fikri anlamda yenileyen gelişmelerin yanı sıra manipüle eden konularla da maalesef karşı karşıyayız.

Geçtiğimiz günlerde televizyonda bir diziye denk geldim.

Uzun zamandır TV’de yayınlanan dizileri takip etmiyorum. Bu diziyi gördükten sonra bin yılda geçse bir gram ilerleme kaydedemeyeceğimizi anladım.

Dizinin adı Tozlu Yaka…

Meşhur lise dizilerimize bir yenisi daha eklenmiş. 30 yaş üstü adamların liseli rolüyle racon kestiği tarz 2000’lerin başından beri ne hikmetse bizim kanallarda hep popülerliğini koruyor.

Neden bu kadar iğreti duran dizileri seviyoruz?

İzleme alışkanlıklarımız bir türlü değişmiyor. Bunu gören dizi sektörümüz de aynı senaryoları döndürüp döndürüp sunuyor.

Bir dizi de okul bahçesinde alkol ve uyuşturucu madde alınmasının normal bir şeymiş gibi gösterilmesine ve uyuşturucunun etkisiyle okulun spor salonunda tecavüze teşebbüse şahit oldum. Sözde kadın hakları savunuculuğu yapan bu dizinin yayınlandığı kanalın dönüp dizideki kadınlara nasıl davranıldığını dizi adı altında gençlere ne empoze edildiğini görmesi gerekmez mi?…

Dizi adı altında yozlaşmışlık, rezalet…

Sonra dizi ile ilgili yazı yazmak için araştırma yaparken farklı bir kanalda birebir aynı olayların yaşandığı bir dizi daha olduğunu gördüm. Araştırdıkça televizyonun reyting uğruna kocaman bir çamur deryasına dönüştüğünü tekrar ve tekrar gördüm.

RTÜK tarafından kontrol edilen bir mecra da bu tarz cinayet, uyuşturucu, tecavüz olan dizilerin infial yaratıp kaldırılmasını falan bekliyorsak artık maalesef çok geç…

Önceki ve Sonraki Yazılar
Gülşen Çopur Arşivi