Gülşen Çopur

Gülşen Çopur

Konyalılar Tespihi Ne Çok Seviyormuş

‘Habbeden İmameye Sabır Yolculuğu’ isimli tespih sergisi Tantavi Kültür Merkezi’nde kapılarını açtı.

4 gün sürecek sergi sadece tespih meraklılarına değil herkese hitap ediyor bence… Çünkü ben bile ilgim alakam olmayan bir konu olduğu halde tespihlerin hikayelerine hayran kaldım.

Düşünün Türkiye’de yaşayan ve dünyaca bilinen 20 ustanın en nadide ve gün yüzüne çıkmayan tespihleri burada sergileniyor…

Konyalılar da sergiyi adeta bekliyorlarmış… İlk günden Tantavi doldu taştı. Koleksiyonerlerin misafirlere olan yakınlığı da sergiye ayrı bir sıcaklık kattı diyebiliriz. Ustalar sergi boyunca misafirlere tespihlerin hikayelerini anlatıyor ve sorulan sorulara içtenlikle cevap veriyor.

Bence tespih sevdalıları için bulunmaz bir sergi…

Şehre iz bırakacak…

**************

ÜSTAT 78 YAŞINDA…

“Bu yaşa erdirdin beni, gençtim almadın canımı

ölmedim genç olarak, ölmedim beni leylak

büklümlerinin içten ve dışardan

sarmaladığı günlerde

bir zamandı…

heves ettim gölgemi enginde yatan

o berrak sayfada gezindirsem diye

ölmedim, bir gençlik ölümü saklı kaldı bende.”

Ölmeyi hevesle isteyen ölüm üzerine en çok yazan çizen şairlerden birisi…

Kanla Kirlenmiş Evrak şiiriyle tanımıştım İsmet Özel’i…

Ardından Taşları Yemek Yasak…

Hayatının en isyankar döneminde en doğru şairle karşılaşmış olmanın mutluluğuyla bütün eserlerini talan etmiştim.

‘Dilce susup bedence konuşulan bir çağda’ zordu İsmet Özel’i anlamak… Ama anlayan için buruk bir düşünme hali bırakırdı…

Bugün 78 yaşında üstat… Her ne kadar o ölümü istese de Allah ömrüne bereket versin…

**************

SİGARA ODASI…

Bir zamanlar bir ortaokul öğrencisi ile muhabbet etmiştim. “Din Kültürü öğretmenimiz derste bize dinin kurallarından bahsediyor, bunu anlatırken de gömleğinin cebinden sigarası görünüyor. Sence de çok tezat değil mi” demişti bana. Haliyle çocuğa mantıklı bir açıklama yapmak için düşündüm. Ama o benden önce davranıp yine, “Mesela çok sevdiğim bir öğretmenimde sigara içiyor, ben özenmem ama arkadaşlarım özenebilir” demişti.

Aslında hep, “Bu çocukları akranları alıştırıyor sigaraya” deriz. Ama meselenin bu yüzünü hiç düşünmemiştik.

Okulların başladığı şu sıralar öğretmenler okulun duvarının dışında sigara içmeye başladılar ve ne hikmetse etraflarına görünmezlik zırhı falan çevrelendiğini sanıyorlar. Ama maalesef bütün öğrenciler onların sigara kullandığını ayan beyan görüyor.

Çocuklar genelde bu yaşlarda kendinden büyük ve sevdikleri insanları kendilerine idol almaya başlarlar. Ne yiyorsa, ne içiyorsa, nasıl giyiniyorsa, hangi müzikleri dinliyorsa aynını yaparlar.

Diyorum ki, bu öğretmenlere bir sigara içme odası yapılsın.

Yani en azından havalimanlarındaki gibi, kimsenin rahatsız olmayacağı bir oda tahsis edilse, hem çocuklarımız için, hem de sigara kullanan öğretmenlerimiz için çok iyi olur.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Gülşen Çopur Arşivi