Prof.Dr. Mustafa Topkafa
Kafamız Rahat, Keyfimiz Yerinde
Son köşe yazımda “Dünya Kupası maçlarından önce oynayacağımız 2 maçtan 4 puan alırsak turnuva sonrası lige rahat devam ederiz…” diye cümlelerimi sonlandırmıştım. Takımımız bizi yanıltmadı ve bu çok değerli 4 puanı aldı. Lig arasından daha uzun olan dünya kupası arasına kafamız rahat bir şekilde giriyoruz.
Maçın genel bir değerlendirmesini yapacak olursak. Maça çok iyi başladık desek doğru olmaz. Rakibin ilk tehlikeli atağında topu Uğurcan kornere gönderdi. Ancak kornerde golü yedik. Gol sonrası santra atışı ile başlayan atakta Calvo ile golü bularak mental anlamda çöküşü önleyip rakibin kırılmasına sebebiyet vermiş olduk. Daha sonra yakaladığımız kontra atakta Bytyqi penaltı kazandırarak Diouf ile golü bulduk. İlk yarının 35-40 dakikasına kadar oyunu hem atak anlamında hem de defansif anlamda çok iyi domine ettik. İkinci yarı ise golü görmemek adına takım topu rakibe bırakarak rahat bir oyun sergiledi. Rakibin top kayıplarında ise kontra ataklar yakalasak da pas tercihlerindeki hatalar ile 3.golü bulamadık. Maç istediğimiz gibi bitti ve sahadan 3 puanla ayrıldık. Çağdaş hoca maç sonu kısa açıklamasında oyunu domine ettiklerini söylemiş. Lakin benim gördüğüm Konyaspor maçın bu şekilde oynanmasını tercih etti. Hocanın fikrini destekleyen bazı taraftarlarımız kötü oynadığımızı söylese de biz istediğimiz oyunu oynayarak evimize 3 puanla döndük.
Öz cümle Konyaspor son 5 haftadaki özlediği 3 puanı planlı ve düzenli oyunu ile aldı ve uzun araya mutlu bir şeklide girmiş oldu.
Maçtan bağımsız olarak geçen hafta özellikle herhangi bir yazı yazmadım. Çünkü tekrarlayan yazılar olacaktı. Hakemler ve hoca tercihleri…
Hakemler ile ilgili söz bitti, ne desek boş…
Hocamıza gelince! Genel olarak sahaya sürdüğü ve taktir ettiği oyuncu değişikliklerine söz söylemek doğru olmaz. Ancak hocanın Hırvat oyunculara olan soğukluğu ve Amilton tercihi tartışmaya açık. Hocamızın Muriç ve Pavicic`i tercih etmemesindeki temel nedenini çok merak edenlerdenim. Tercih denilip geçiştirilecek kadar basit bir cevap vermesi bizleri tatmin etmiyor. Oyuncular çalışmıyor mu yoksa saygısızca mı hareket ediyorlar? Gerçek sebep ne? Amilton`u tercih ederken neden Ahmet ve Mehmet Ali`yi hiç düşünmüyor? Bu çocuklar gerçekten fiziksel anlamda çok mu zayıflar yoksa yetenekleri mi kısıtlı? Bu soruların cevabını yerel gazetecilerimiz muhtemelen soracaklardır. Bizler de bu vesile ile öğrenmiş oluruz.
Dünya kupası arasında teknik heyet oyuncu iletişimlerinin kuvvetlenmesi ve daha güçlü olmasını temenni ediyorum.
Dünya kupası arasında muhtemelen yazılarımız olmayacak. Lig başlayana kadar ki sürede tüm okurlarıma sağlık sıhhat ve mutlu günler dilerim.
Saygı ve Selamlarımla...