Ahmet Özkan
Gayret Olmazsa Olmaz
هيهات لم يصل المطالب نائم
ولم يصل الكواكب راقد
Heyhête lem yasıl il metâlibe nêimün ve lem yasıl il kevêkibe râkidün.
Heyhat, horul horul yatan bir kimse, uyanıp harıl harıl çalışmadan arzû ve isteklerine kavuşamaz, derin derin uykulara dalan ve gafletler içinde olan insan da zirvelere, yıldızlara, gezegenlere ulaşamaz.
“Ey kavmim(ey ümmetim) elinizden geldiği kadar cenneti isteyin,taleb edin, ve elinizden geldiği kadar cehennemden kaçın, uzak durun, cenneti taleb eden ve isteyen ile cehenneme gitmek istemeyen ve uzak durmak isteyen (horul horul) uyumaz”
Taberânî Mu’cem el – evsat 4/74
Sadece cenneti değil, Firdevs cennetini de istememizi bizzat Rasulullah efendimiz emrediyor, çünkü Firdevs cenneti cennetlerin a’lâsı ve ortasıdır tavanı da yüce Allahın Arşıdır.
Ahiret yolcusu olan mü’min çıtayı yüksek tutmalı, himmeti âli olmalı ve ihmâlkâr olmamalıdır.
Hepimiz Kevser suresini okuyoruz, Kevser Yüce Allah’ın Rasulullah efendimize ikram ettiği cennette bir havuzdur, veya çok çok hayırdır. Kevser havuzundan bahsedilirken tefsirlerde orada içmek icin yıldızlar sayısınca kaseler bulunduğu rivayet edilir, Bu kaseler hangi hikmetle yıldızlara benzetilmiştir acaba? Bu konuda müfessirler şöyle bir anlamı var diyorlar : Yani mü’min cennete girmek Havz- ı kevser’e ulaşmak ve ondan su içmek için dünyada iken o kadar çalışmalı o kadar gayret etmelidir ki, dünyası ve dini için adeta yıldızlara gitmek gezegenleri fethetmek gerekiyorsa bunu da yapmalı zaten müminin bir görevi de imardır, kendini, dünyayı ve ulaşabildiği her yeri ma’mur ve bayındır hale yaşanır hale getirmektir.
Bunu mü’minler yapmazlarsa inanmayan kimseler yaparsa uzayı, yıldızları ve gezegenleri ele geçirip kirletirler ve başkalarına, hatta
hayvanlara faturayı kesip hayvanlara iftira bile ederler.
Şer güçler dünyayı uzaydan kontrol etmek ve dünyayı yaşanmaz hale getirmek için her zararlı çare’ye ve hileye başvuruyorlar.
Hayvanlar uzayı kirletiyor diyerek sentetik et’ten bahsediyorlar ve eti yenen hayvanları telef etme projesi yapıyorlar.
Mümin, dünyadan nasibini unutmadan âhiretine de hazırlık yapan kimsedir, yüce Allah’ın kendisine yaptığı iyiliği unutmaz ve kendisi de yüce Allah’ın kullarına iyilik yapar böylece dünyada da ahirette de yüce Allah’tan iyilik bekler.
ربنا اتنا في الدنيا حسنة وفي الاخره حسنة وقنا عذاب النار
“Ey rabb’imiz bize dünyada da ahirette de iyilik ver bizi cehennem azabından koru”
Bakara Suresi: 201 Ayet.
İslam’ın parolası olan bu mübarek ayeti ve duayı çokça yapar ve bunun altını doldurmaya çalışır.
Ey rabb’imiz! bizlere dünyada da ahirette de iyilik ver bizi (ve bütün mümin kardeşlerimizi) Cehennem azabından koru.Âmîn.