Güçlü ve onurlu bir toplum, ancak adaletin tesisi ile mümkündür. Bunun için gardiyan değil garson devlet anlayışıyla hareket edilmesi gerekmektedir. Bu anlayış da İslam’dadır. İslam’a uygun siyaset izleyen Milli görüş partilerinde olmuştur. Bu partilerden olan Saadet Partisi Genel başkanından, yönetimine kadar her kes bu anlayış ve fikriyatta olduklarını müşahede etmekteyim.

ADİL DEVLET/GARSON DEVLET.

       Garson devlet anlayışı, hizmet merkezli bir yönetim öngörmektedir ki, İslam medeniyeti bu anlayış üzerine bina edilmiştir. Hz. Peygamber (s.a.v), Medine’de halkın ihtiyaçlarını merkeze almış ve adaleti toplumun bütün kesimlerine yayarak tüm çağları etkileyecek bir medeniyet inşa etmişti.

       Rasulullah’ın izini takip eden ve halka hizmeti Hakk’a hizmet olarak telakki eden atalarımız da hizmet merkezli yaklaşımla hareket edip maddi/ekonomik ve manevi kalkınmayı hedef almışlardır. Halkların yüreğine korku salan, ezen, sindiren bir yönetim anlayışına karşın adalet merkezli devlet anlayışı, hizmet ve güven esasına dayalı olması münasebetiyle insanlar/insanlık güven içinde yaşamışlardır.

       Garson devlet anlayışında, torpilcilik, kibir ve gösterişin, tehditvari ifadalerin, ötekileştirmenin, şiddetin olmadığı ve adaletin toplumun her alanına hakim olduğu bir yönetim anlayışıdır. SADAKAT yüce bir değerdir ve adaletten beslenir. Ancak günümüzde politikacıların telaffuz ettikleri SADAKAT kavramı hakkaniyetle değil tarafgirlikle ilişkilendirilerek, yapılan zulümler, sömürülen emeği çalınan, kaynakları sümenaltı yapacak kişiler SADAKATLİ olarak görülmekte ve beslenmektedir.

      Garson devlet anlayışıyla ve de siyasetiyle; İnsanların kendi kültürlerini yaşama  ve yaşatma, kendi anadillerini kullanma hakları verilecektir. Adil yargılanma talebi duyulmadan, beraat ettiği, takipsizlik kararı aldığı halde işine dönemeyen, pasaportu verilmeyip Meriç’te boğulmaya, kanserden ölüme, açlıktan ağaç kabuğu yemeye mahkum edilen, insanların yani Kanun Hükmünde  kararnamelerden mağdur olan (KHK.)lıların  Hak ve hukuklarını koruyacaktır.

      Suçluların; meşrebine, kimliğine, banka hesaplarına, siyasi bağlantılarına göre hareket eden yargının sadece ve sadece adalete uygun karar vermesi, adil devlet/garson devlet siyasetiyle mümkündür.

• Politikacıların adalet üzerindeki vesayesine son verilerek, Adalet hukuka ve hukukçu olan Hakim ve Savcılara bırakılacak,dolayısıyla adalet özgürleştirilecektir.
• Adil devlet/garson devlet anlayışıyla ve de siyasetiyle, Vergi politikalarında da adalet sağlanacaktır.

       Kadının erkeğe, erkeğin kadına olan şiddeti başta olmak üzere her türlü canlıya, şiddetin her türlüsüne Hukukun üstünlüğü ve adaletle, Adil devlet/garson devlet anlayışıyla son verilecek, huzurlu aileler, huzurlu bir toplum ve yeniden büyük Türkiye hedeflenecektir.

Üstünlerin hukukunun normalleştiği, insanların güvenini zedeleyen adalet ve yargı düzeni yerine Hukukta adaleti, kanun önünde eşitliği Adil devlet/garson devlet anlayışıyla sağlanacaktır.

       Adil devlet/garson devlet anlayışı ve siyaseti; Ancak ve ancak insani değerleri, insani kalkınmayı, adil paylaşımı, mümkün kıldığında, insanı yaşatmayı başardığında; Hakk’ı insafı ve merhameti kendisine dayanak yaptığında, insanı onuru ve haklarıyla birlikte koruduğunda, kolladığında, yaşattığında, her insana, istisnasız, ayrımsız ve ayrıcalıksız şekilde insanca yaşama imkanı sağladığında demokratiktir, hukukidir, adildir ve insanidir.

       Bir hicri yıla kavuştuk elhamdüllilah. İslam coğrafıyasındaki kan ve gözyaşının son bulması ve ümmetin birliğine vesile olmasına Cenab-ı Hak’tan niyaz ederim.