Ne Uğruna?

Kime sorsan yorgun zaten azizim mesele yorgunluk kadar basit değil.

Asıl mesele kimin için ne için yo(ğ)rulduğumuz?

Hayatın içinden geçip giderken nelere sebep olduğumuz?

Hep bir şey için koşturup yorulurken, nerelerde dinlenip kimlerle muhabbet kurduğumuz?

Aklımıza belki de hiç gelmeyen ‘Peki ya ne için?’ sorusunu nerede unuttuğumuz.

Yetişmek zorunda kaldığı bir otobüse koşar gibi hep telaşlanır ya insan hayata, aslında kendini unutur bir durakta ve sonralardan gelir aklına kendi bedeni.Hangi durakta kaldığından da habersizdir çoğu zaman. Koşan zamana ayak uydurmanın derdini kendine iş edinerek belki de kaçmak ister acılarından, kırgınlıklarından ya da vicdanından.

Yokluğunu unutamadıklarının yokluğunda kaybolur. O karanlık dehlizde kimleri bulur da bir kendini bulamaz. Kendini bildiğini sanır da o yüzden aramaz. Kalabalıklar içinde yalnızlaşırken zamanla aynada gördüğü sureti de tanıyamaz. Bir yerlere yetişirken kendine geç kaldığından haberi olduğunda fark eder belki de pek çok şeyi.

Yüzünde bir yol aramanın derdi ile oluşan çizgileri, kar yağmış şakakları ve yorgun bakan gözleri anlatır bir bir. Bunca zaman koştuklarına yorgun olan ayakları ve yaşlılığı düşünmeden hoyratça kullandığı gençliği ağlar usul usul. Aslında yapması gerekenleri yapamamanın hüznü otururken yüreğine, secdeye kapanmayan alnına ‘Ah’ eder belki de içten içe.

Bedenini dinlendirmek için uzandığında yatağına, beraberinde ruhuna da dinlendireceğini düşünür. Ama nafile! Bu sefer de uyuduğu zamanlara uyanır zihni, yastık diken olur batar ruhuna adeta. İçsel bir hesaplaşmadan nasibini alan rüyalarda yarenlik eder geceye. Ömrü vuslata erene dek devam eden bu döngüyle nihayete erer yaşam.

Demem o ki elbette her yaşın getirdiği ayrı sorumluluklarımız ve ihtiyaçlarımız var. Ama ne zaman ki var ediliş sebebimiz yerine hayat mücadelesi geçmeye başlıyor işte o zaman insan hem kendinde hem de yaşamın karmaşasında kayboluyor. Belki kendini bulduğunda da geç kalmış oluyor ve geçen zamana sadece gözyaşı döküyor. Yapılan muhasebe ancak acı veriyor.

Bugün yorulduklarımızın yarın bizi vicdanen yormayacağı bir hayat yaşayabilmemiz temennisiyle...

Sevgi ve saygı ile...

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ayşe Özel Arşivi

Kavuk

15 Ağustos 2024 Perşembe 00:00