Ömür takviminden her gün bir yaprak daha eksilirken, her geçen yıl, bizi Rabbimizin huzurundaki hesap gününe biraz daha yaklaştırıyor. Hayat sermayemiz azalırken, ahirette hayretler içinde okuyacağımız ve karşılığını göreceğimiz amel defterlerimiz kabarıyor.
Geçen yıllarımızın muhasebesini yapalım. Nefsimizi hesaba çekip kendimizle yüzleşelim. Hata ve günahlardan vazgeçip tövbe edelim. Rabbimize, kendimize, ailemize ve tüm mahlûkata karşı sorumluluklarımızı hatırlayalım.
Gelecek günlerimizi Allah’ın rızası doğrultusunda planlayalım. Dünyevî heves ve arzuların peşinden hırsla koşarken ahiretimizi heba etmeyelim. Aldığımız her kararın, söylediğimiz her sözün, işlediğimiz her davranışın Yüce Allah tarafından görüldüğünü, duyulduğunu, bilindiğini ve bütün bunlardan hesaba çekileceğimizi unutmayalım.
Resûl-i Ekrem (s.a.s) bir hadisinde şöyle buyurur: “Allah, sadece samimi bir şekilde ve kendi rızası gözetilerek yapılan amelleri kabul eder.”
O halde, samimiyetle Rabbimize yönelelim. Amel defterlerimizin ibadet ve iyilikle dolacağı bir ömür geçirme kararlılığında olalım.