Annelik

 

Kelimelerle ifade edilemeyecek kadar özel, hecelerine dize dize anlamlar yüklenebilecek bir yürek işidir annelik…

Karşılık ummadan, şu fani dünyada her yanımızı sarıp sarmalayan bir nadidedir. Hayat yolculuğuna ilk çıktığımız andan itibaren elimizi, elinin yetişemediği her yerde ise yüreğimizi bırakmayandır.

Kırgınlıklarımızı bir bardak çayıyla, hastalıklarımızı bir tas çorbayla, korktuklarımızı bir çift sözüyle bertaraf edendir.

Annelik, ne giydirdiği kıyafetle ne pişirdiği yemekle ne de yatırdığı konforlu yatakla sınırlı değildir. Mühim olan biz o kıyafetleyken başımızın okşanmasıdır. Pişirdiği yemeği yerken derdimize çare olmasıdır. O yatağa yatırdığında bizi dua zırhıyla kuşatıp masallar anlatmasıdır. Mesele maddiyatın ötesindeki maneviyattır. Çünkü çocuklar giyip, yediğini zamanla unutur. Geride kalan sadece hissiyattır. O hissiyat ömrü boyunca hem kalbinde hem ruhunda taşıyacağı bir iz bırakır. Yine o izler atacağı her adımı ve ebeveynliğinin temelini oluşturur. Çünkü bizler taşıdığımız izleri kendi yavrularımıza aktarırız. Bu nedenledir ki bir anne yalnızca evladını değil torunlarını da yetiştirir. Bu durum belki de anneliğin en temel ve en ağır sorumluluğudur.

Kendi kararlarını verebilen, ayakları üzerinde sağlam duran, en önemlisi insan olmanın bilincini taşıyan bir toplum olabilmek ancak annelerimizi yani kızlarımızı eğitmekten geçmektedir. Önlerindeki her bir engeli elimizi taşın altına koyarak kaldırmak hepimizin görevi olmalıdır. Çünkü toplumun temel yapı taşı olan ailenin çekirdeğini anneler oluşturur. Annesinin güçlü adımlarını gören her çocuk o izleri takip ederek yolunu bulur. Bu durumda toplumu daha aydınlık bir geleceğe taşır.

İşte tam da bu yüzden yolumuzu aydınlatan, annelik merhametini ruhunda taşıyan, annesiz her canlıya kucak açan herkesin bir gün değil her gün anneler günü kutlu olsun. İyi ki varsınız.

Sevgi ve saygı ile…

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ayşe Özel Arşivi