Bursa ipeği kültürel miras taşıyıcılarıyla yeniden hayat bulacak
Büyükşehir Belediyesince 2014 yılında başlatılan proje kapsamında Bursa'da yerli kozadan ipek iplik üreten aileler ve üretimi bırakanlar belirlenerek kayıt altına alındı. Umurbey İpek Üretim ve Tasarım Merkezinin çalışmalara dahil edildiği projede, ipeğin yeniden üretildiği pek çok atölye açıldı.
İpek halı ve ipek kumaş dokuması gibi eğitimlerin verildiği atölyelerde çok sayıda kişi eğitim aldı. İcra ettiği sanatı geleneksel aktarım yöntemleriyle öğrenen ve öğretebilme olgunluğuna erişen 16 ustaya, Kültür ve Turizm Bakanlığınca "sanatçı tanıtma kartı" verildi. Karta sahip olan ustalar, Bursa'ya özgü kültürel değer olan ipekçiliği gelecek nesillere aktarmak için emek sarf edecek.
Büyükşehir Belediyesi Umurbey İpek Üretim ve Tasarım Merkezi Üretim Sorumlusu ve Proje Koordinatörü Mehmet Ünal, AA muhabirine, projeye başladıklarında Bursa'daki ipekçilik hafızasının 75 yaşın üzerine çıkmış olduğunu anlattı.
Bursa ipeğinin önemine değinen Ünal, "Eğer proje biraz daha geç kalsa ipekçilik hafızasını kaybedecekti. Bizim için ipek, adeta Bursa'nın soy ismi. Onu korumak ve yaşatmak lazım. Bu bağlamda yola çıktığımızda tabii mekanlara ihtiyacımız vardı. İlk ayağa kaldığımız mekan, Umurbey İpek Üretim ve Tasarım Merkezi oldu. 1810 yılında kurulmuş Osmanlı'nın ilk fabrikalarından biri ve yine ipek fabrikası olarak kurulmuştur." diye konuştu.
"Kimseye yük olmadan kendi yağında kavrulan bir proje"
Ünal, yine proje kapsamında Bursa'nın dağlık bölgelerindeki 16 kırsal mahallede de atölyeler kurulduğunu belirterek, şöyle konuştu:
"Projenin başlamasından günümüze kadar 2 bin 700 kişiye ipek halı dokumasını öğrettik. 700'e yakın kumaş ustası yetiştirdik. 50'ye yakın ara eleman, 60'ın üzerinde ipek ustası yetiştirdik. Sürekli eğitimler veriyoruz. Bunun yanında da üretim yapıp, yaşayan bir projeye çevirdik biz bunu. Kimsenin sırtına yük olmadan kendi yağında kavrulan bir proje oldu. Projenin sahibi Bursa Büyükşehir Belediyesi. Yaptığımız, attığımız her adım, her iş, Bursa Büyükşehir Belediyesinin destekleriyle oluyor. En son açtığımız ipek dokuma kursunda 24 öğrencimiz vardı. Bunlara 3 ay kadar eğitim verdik, yetiştirdik. Bunların içinden çalışmak isteyen 4 arkadaşımızı da buraya aldık. Şu an onlar da kumaş dokuyup bu işten para kazanıyorlar."
Projeye başladıklarında usta bulamadıklarını anımsatan Ünal, "Projeye ilk başladığımızda ipek konusunda bilgili nesil çok yaşlıydı. Hafıza vardı ama ilk önce onu aktardıktan sonra burada ipekle hiç alakası olmayan arkadaşlarımızı bu eğitimlere vererek görevlendirdik. Proje başlayalı 9 yıl oldu. Bu bağlamda da yetiştirdiğimiz ustaların içinden 16'sı şu an Kültür ve Turizm Bakanlığınca 'somut olmayan kültürel miras taşıyıcısı' olarak kayıt altına alındı. Türkiye'de bakanlığa kayıtlı en genç usta bizde." ifadelerini kullandı.
"Tasarımlarım daha çabuk ortaya çıksın istiyorum"
"Sanatçı Tanıtma Kartı" verilen ustalardan Nesrin Türedi de projeye dahil olması için Bursa Büyükşehir Belediyesinden teklif gelince İstanbul'dan Bursa'ya taşındığını anlattı.
Kendisinden ipek halı tasarımları yapmasının istendiğini aktaran Türedi, "Bursa ipeğini canlandırmak adına bu önemli bir şeydi. Onur duydum böyle bir tekliften dolayı. Burada ekip arkadaşlarımla gayet güzel şeyler yapıyoruz. Tabii ki daha hızlı bir süreçte daha çok ipeğimiz olsun, benim tasarımlarım daha çabuk ortaya çıksın istiyorum. Hayalim bu." diye konuştu.
Kültür ve Turizm Bakanlığınca somut olmayan kültürel miras taşıyıcısı olmaya layık görüldüğünü belirten Türedi, söz konusu görevi gururla yerine getireceğini bildirdi.
"Bu kültürü devam ettiriyoruz"
Somut olmayan kültürel miras taşıyıcısı olan ustalardan Resul Makam da dedesi ve babasının dokumacılıkla uğraştığını, babasını kaybettikten sonra mesleği devam ettirmek istediğini söyledi.
Mesleği sürdürerek kültürü de tanıttıklarını belirten Makam, "Farklı meslek ve yaş gruplarından insanlara ipek konusunda bilgi veriyoruz. Bu da bizi mutlu ediyor açıkçası çünkü hiç bilmeyenler öğrenmiş oluyor. Kültürü bir şekilde devam ettirmiş oluyoruz. Aslında olan bir kültürü hem geliştirmek hem de yeni kişilere aktarmak mutlu ediyor." dedi.