Türkiye’nin çıkarlarını korumak zorundayız

Türkiye’nin çıkarlarını korumak zorundayız
NATO ülkelerinin dünyayı biz yönetiyoruz imajı çizdiklerini belirten NATO SAS-152 Çalışma Grubu Türkiye Temsilcisi Doç. Dr. Erdal Arslan, “Dolayısıyla, bizim devletimizin çıkarları her zaman NATO ile uyuşmayacaktır” şeklinde konuştu

NATO SAS-152 Çalışma Grubu Türkiye Temsilcisi Doç. Dr. Erdal Arslan; NATO’daki çalışmalarını Selçuk Üniversitesi Güvenlik ve Savunma Stratejileri Uygulama ve Araştırma Merkezi olarak nasıl yürüttükleri hakkında Konya’nın Sesi’ne konuştu.

NATO İLE UYUŞMUYORUZ

Türkiye olarak, NATO ile görüşlerinin birbirine çoğu zaman uymadığını belirten NATO SAS-152 Çalışma Grubu Türkiye Temsilcisi Doç. Dr. Erdal Arslan, “Bizim fikirlerimiz, çoğu zaman NATO ile uyuşmamaktadır. Bu uyuşmazlık, bizim çalışmalarımıza engel değildir. NATO SAS-152 Çalışma Grubu Türkiye Temsilcisi olarak çalışmalara katılıyor olmam, masada onlarla hem fikir olmayı gerektirmemektedir. Bizler, bu durumda NATO ülkelerinin kendilerinin ulusal kapsamlı savunma stratejilerini nasıl kullandıklarını, kendi aralarındaki ilişkilerini nasıl belirlediklerini, lojistik süreçlerini detaylı şekilde inceliyoruz. Onların tamamını bizim ülkemize uyarlayacak şekilde ne yapabiliriz, bunu ortaya koymaya çalışıyoruz. NATO’daki bu çalışmalara vakıf olmak, bizim merkezimizin çalışmalarına fayda sağlıyor. Bizim NATO ile görüşlerimizin birbirine uyması mümkün değil” ifadelerini kullandı.

TÜRKİYE’NİN ÇIKARLARINI

KORUMAK ZORUNDAYIZ

NATO ülkelerinin dünyayı biz yönetiyoruz imajı çizdiklerini belirten Doç. Dr. Erdal Arslan, “Son dönemlerde İsveç ve Finlandiya’nın NATO'ya katılma süreçlerine baktığımızda, aramızda bir uyuşmazlık olduğunu görüyoruz. Onlar, teröristleri desteklemeye devam ediyorlar. NATO ülkelerine bakarsanız, bize müttefik olan ülkelerden ABD, Türkiye’nin Suriye ve Irak’taki sınır boyunda olan komşuları ile yıllarca sorun yaşamamışken, son dönemlerde Ülkemize karşı kışkırttıkları birkaç insanla hem ülkemizin hem de o bölgede yaşayan halkın yaşamını zehir ediyorlar. Bu tarz insanlar, kendi çıkarları için zararsız insanları katledebilirler. ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi, yakın zamanda Tayvan’a gitti. Burada, bir güç gösterisi söz konusudur. Dedikleri şey; dünyayı biz yönetiyoruz, biz ne dersek onu yapacaksınız. Dolayısıyla, biz kendi Ülkemizin çıkarlarını korumak zorundayız. Şu an, belki güç ve konjonktür bu milletlerin elinde olabilir ama yarın böyle devam edecek diye bir kaide yok. Biz de bir zamanlar dünyaya hâkim millettik. Fakat, o gücü kaybettik. Neden, onlar da bu gücü ellerinden kaçırmasınlar ya da neden biz o gücü tekrardan elde etmeyelim. Tabi, bu gerçek için çok çalışmamız lazım. Devletimiz ve halkımız olarak komplike şekilde birlik olmamız lazım” dedi.

NATO’YA GÜVENMİYORUZ

Ülke olarak kendi çıkarlarını korumaya özen gösterdiklerinin altını çizen Erdal Arslan, “ABD’nin kilometrelerce uzakta olmasına rağmen Suriye’de ne işi var? Nasıl, onlarla bir bağı olabilir? Biz Suriye halkı ile aynı coğrafyada yıllarca yaşamış insanlarız. Dolayısıyla, onlarla her türlü ilişkiyi kurmak bize serbestken, ABD bize onlarla ilgili neler yapmamızı söylemeye çalışıyor. Bu, NATO’daki birlikteliğin tamamına aykırı bir durumdur. Bu gerçekleri liderler diplomatik olmayacağı için söylemiyor olabilirler fakat kapalı kapılar ardında veya bizler kendi çalışmalarımız doğrultusunda bunları net olarak ifade edebiliyoruz. ABD, Yunanistan, Fransa, Almanya ve İskandinav ülkelerinin birçoğu bu durumu destekliyor. Durum böyleyken, bizler NATO içinde nasıl dostuz, nasıl birlikteliğimiz söz konusu olabilir? Bunlar, hep sorgulanması gereken durumlardır. Biz NATO üyesi bir ülkeyiz evet bu doğru fakat biz ülke olarak kendi çıkarlarımızı korumak doğrultusunda NATO’ya güven sağlamıyoruz” şeklinde konuştu.

NÜKLEER GÜCE İVEDİ

ŞEKİLDE ULAŞILMALI

Türkiye’nin ülke olarak kendi kendine her alanda yetebilecek bir ülke olduğunu dile getiren Arslan, “Bizim merkezimizin temelinde kendi kendine yetebilmek var. Biz kendi kendimize Ülkemizi koruyabiliriz. Bunun için de şu aşamada savunma alanında yaptığımız yeniliklere ivedi bir şekilde nükleer gücü katmamız lazım. Biz, bu konuyu destekliyoruz. Farklı düşüncede olanlar, olaya çevreci şekilde bakanlar, bizim bu fikrimizi desteklemeyebilir. Fakat, bugün dünyada nükleer gücünüz olmazsa hiçbir şeyiniz yoktur demektir. Gücü iyiye veya kötüye kullanmak başka bir şey, o güce sahip olamamak bambaşka bir şey. Dünyada, ülke için bir hizmet yapacaksanız, mutlaka bu sürece dâhil olmanız gerekir.” ifadelerini kullandı. •Gizem Başar