İtalya mutfağına Konya'dan kuru domates

İtalya mutfağına Konya'dan kuru domates
Konya'nın güneşinde kurutulan domatesler, İtalya'nın meşhur makarna yemeklerine sos oluyor.

Konya Sebze ve Meyve Komisyoncuları Derneği Başkanı Adnan Pirinç, geçen yıl Konya’dan İtalya’ya ihraç edilen 6 bin ton kuru domatesin bu yıl 10 bin tona çıkacağını öngördüklerini söyledi.

Türkiye'de son yıllarda ihracatı hızla artan tarımsal ürünlerden kurutulmuş domateste, üretici bu yıl bereketli bir sezon bekliyor. Özellikle Konya’da her geçen yıl bu konuda talep daha da artıyor. Konya’dan İtalya’ya  ve Avrupa geneline ihraç edilen kuru domatesin bu yıl 10 bin tona çıkacağını söyleyen Adnan Menderes Meyve ve Sebze Hal Başkanı Adnan Pirinç, “Konya Ovası’nda insanlar bu konuda çok ciddi şekilde kendilerini geliştirmeye çalışıyor bu ihracatı yapmaya çalışıyorlar çünkü gerçekten çok karlı bir iş. Özellikle de şu an Avrupa’da yaşanmakta olan kuraklık, iş krizleri ve insan olayları nedeniyle üretim yok yapamıyorlar. Bu nedenle talep daha da arttı ve eminim ki bu 6 bin ton bu yıl 10 bin tona çıkacaktır. Yani yüzde kırk artar çünkü üretim var çok şükür. Ürün noktasında bu talebi karşılayabiliriz ama bununla birlikte bu durumun bir de pazar ayağı var pazar konusunda ülke olarak çok gerideyiz. Hallerimiz tam bir hal gibi değil marketlerimiz, perakendemiz ve ihracatımızda bireysel olaylar var. Bunların sistematik bir şekilde toplumsal kurumsal hale dönmesi lazım. Konya olarak inşallah biz de öyle bir hali Konya’mıza kazandırma çabasının içindeyiz. Bunun içinde belediye ekiplerinin desteği oluyor ama özellikle Ticaret Bakanlığı ve Tarım Bakanlığı’ndan destek istiyoruz” dedi.

 

Çiftçiye künye vermeli

Üreten ile tarla sahibi arasındaki farkın iyi bilinmesi gerektiğine dikkat çeken Pirinç, “Ortada çok bilgi kirliliği var yani aktör çok pazar çok pazarcı pazarcılığını yapmıyor marketçi marketçiliğini yapmıyor bunların tanımlanması lazım. Çiftçiliğin tanımlı olması lazım yeni bir şey doğdu üretici başka çiftçi başka çiftçi tarlasını kiralıyor diğeri üretiyor. Üretenle çiftçi aynı değil tarla sahibiyle üreten aynı değil büyük çoğunlukta. Bütün bunlar ayrı ayrı şeyler bunların masaya yatırılıp en iyi şekilde hallolması lazım ki vatandaş oturduğu yerden piyasayı okuyabilmeli domates bu yıl az galiba yüksek seyrediyor veya makul seviyelerde diye bunu vatandaşın kendisinin görebilmesi lazım bunun içinde gerekli olan doğruyu görebilmesi için de künyeyi hasattan başlatmalı. Çiftçiye bir ekiliş künyesi vermeli birde hasat künyesi vermeli ki Türkiye’de o yıl soğan ne kadar üretilmiş bunu bilebilmeli ve bu soğanın ne değer yapılacağı nasıl olacağı bilinebilmeli. Biz de inşallah bunu Konya’mıza kazandırmak için uğraşıyoruz” ifadelerini kullandı.

 

Kanunla altyapının örtüşmesi lazım

“Yeni bir hali belediyemiz ilan etti Aksaray’da modern ve güçlü bir hal olacak. Biz de yasayla yönetiliriz bizim hal yasasıyla fiziki yapımız örtüşmüyor. Hallerle sistem örtüşmüyor yani 2019’da devlet bir kanun çıkardı. 2019’dan itibaren sen sebze-meyve kırıkolu soğuk zincir araçlarda taşınacak li hem zayiat az olsun hem de hijyen olarak güzel olsun diye. Bu çok doğru ama açık arabayı bulamıyoruz ki tır kullanıcı nerede bulacağız. Kanun çıkartıldı ama altyapı yok kanunla altyapının örtüşmesi lazım sistemin birbirine bağlaması lazım. Bunun için altyapısı güçlü hallerin desteklenip makul seviyelerde yapılması lazım. Türkiye’de adı hal olan işletmeler var ama bana göre tamamı bir Barcelona hali etmez Paris’teki Rungıs hali gibi etmez bu detaylar önemli” dedi.