Bu hafta sizlere Meram’da meftun olan ve özellikle yaz aylarında yerli ve yabancı pek çok kişi tarafından ziyaret edilen Tavus Baba’dan bahsetmek isterim.
Türbenin üst kısmı zaman içinde yıkılmış, dikdörtgen ve kiremit çatılı olarak yeniden inşa edilmiştir. Türbenin herhangi bir kitabesi bulunmamasına rağmen kaynaklar baz alındığında 13. yüzyıl sonlarına denk geldiği düşünülmektedir.
Hakkında çeşit rivayetler bulunan Tavus Baba’nın cinsiyeti net olarak bilinmemektedir.
Konyalı “ Hatamu Dede Zaviyesi Meram’dadır. Bugün yerini bilemiyoruz. Biz bu zaviyenin bugün Tavus Baba Türbesi adını alan türbenin bitişiğinde olduğunu tahmin ediyoruz. Tavus Baba’nın da bu zaviye şeyhlerinden biri olduğunu düşünüyoruz.” diyerek zatla ilgili herhangi bir isim vermemektedir.
Araştırmalar neticesinde diğer bir görüş de burada yatan kişinin Hindistan’dan gelen Mehmet isimli bir zat olduğu yönündedir. Selçuklu sultanlarından Rükneddin Süleyman ve Alaaddin Keykubat döneminde yaşamıştır. O dönemde ilim adamlarına Konya’da verilen değeri işiterek Konya’ya yerleşmiştir. Doğum tarihi ile ilgili net bir bilgiye ulaşılmamıştır.
Konu ile ilgili bir diğer rivayet ise şöyledir:
Mevlana Hazretlerini görmek ve sohbetlerinde bulunmak için uzak diyarlardan insanlar Konya’ya gelmektedirler. Bunlardan birisi de bir hanımdır. Kendisi bugün türbesinin bulunduğu yerde küçük bir kulübede rebab çalar. Mevlana Hazretlerinin Meram’da özellikle yaz gecelerinde bülbülleri dinlediğini bildiğinden kulübesi Meram’dadır. Sohbet ve zikir meclisinin Meram’da kurulduğu bir gece rebab sesi işitilmez. Sabah meclis dağıldığında Hz. Pir kulübeye bakılmasını söyler. Birkaç mürid açık kapıdan içeriye girer ve köşede bir yığın tavuskuşu tüyünden başka bir şey bulamaz. Bu durum üzerine Mevlana Hazretleri buraya türbe yapılmasını istemiştir.
Şu konuda hemfikir olmalıyız ki yatan zatın cinsiyeti ne olursa olsun, halk tarafından böyle bir saygıya sahip olarak yıllardır ziyaret edilmesi bize onun sıradan bir insan olmadığını ifade etmektedir. Hakkında farklı rivayetler olsa da kendisinin bir Hakk yolcusu olduğu aşikârdır.
Şehrimizde bulunan büyüklerimizin kıymetlerini bilip himmetlerine lâyık olabilmek duası ve ruhaniyetlerine birer Fatiha hediye etmek temennisiyle.
Sevgi ve saygı ile…
