Bu hafta sizlere şehrimizin kalbi olarak bildiğimiz Mevlana Türbesi yanında bulunan Sultan Selim Camii ve tarihinden bahsetmek isterim.
Mevlânâ Dergâhı’nın batısında yer alan caminin inşa tarihi ve bânisi hakkında farklı görüşler ileri sürülmüştür. Günümüzde Sultan Selim Camii (Selimiye Camii) olarak bilinen yapı kaynaklarda Câmi-i Cedîd, Câmi-i Şerîf-i Sultan Süleyman şeklinde kaydedilmiş, daha sonra bitişiğinde II. Selim’in inşa ettirdiği imaretten dolayı II. Selim’e mal edilmiştir. Araştırmacılar bâni olarak II. Selim’i göstermekteyse de Kanûnî devrine ait belgelerden caminin inşasının Kanuni Sultan Süleyman’ın sağlığı döneminde başladığı ancak 1570 yılında II. Selim zamanında tamamlandığı bilinmektedir.
Mimarına dair herhangi bir kayda rastlanmayan eser bazı araştırmacılarca Mimar Sinan’a isnat edilmektedir. Ancak Mimar Sinan’ın otobiyografisinde Sultan Selim Cami’sine dair hiçbir bilgi yoktur. Plan itibari ile İstanbul’da bulunan Fatih Câmi’sine benzeyen cami, merkezi kubbe ile örtülüp mekân tek yönden yarım kubbe ile genişletilmiştir. Merkezi kubbe yaklaşık 12 m çapında olup öndeki kubbe bunun yarısı kadardır. Caminin doğu ve batısında bulunan eş büyüklükteki üçer kubbenin büyüklüğü ise merkezi kubbenin yarı çapı ölçüsündedir.
Üçler Mezarlığı’na ve Mevlana Türbesi’ne yakınlığı nedeniyle de ecdat yadigârı her yıl binlerce yerli ve yabancı turist tarafından da ziyaret edilmektedir. İçine girdiğiniz andan itibaren sizi 16. yüzyıl Osmanlı’sına taşıyan bu büyük eser tarihimizin ihtişamını bir kez daha bizlere hatırlatmaktadır. Gerek minberi gerek mihrabı gerekse minarelerindeki işlemeler o dönemin sanatını bizlere göstermektedir.
Çoğu zaman başımızı kaldırmadan ibadet edip çıktığımız bu mekanın her bir detayında kullanılan renkler ve kalemişi süslemeler dönemin inceliklerini adeta dile getirmektedir. Üç girişi bulunan caminin en ihtişamlı kapısı ana giriş kapısıdır. Bu kapının üzerinde ise ‘Mü’min camide sudaki balık gibidir. Münafık ise kafesteki bir kuş gibidir.’ sözü bulunmaktadır.
Ecdat yadigarı bu eserlerin kıymetini bilip, tarihimize sahip çıkmak temennisi ve emeği geçen tüm büyüklerimize birer Fatiha hediye etmek duasıyla.
Sevgi ve saygı ile…
