ما بال دينك ترضى أن تدنسه
وثوبك الدهر مغسول من الدنس
ترجو النجاة ولم تسلك مسالكها
إن السفينة لا تجرى على اليبس
Mê bêlu dîynike terdâ en tüdennisehu ve sevbukeddehri meğsûlün mineddenesi,
tercünnecête ve lem teslük mesêlikehê,
innessefîynete le tecrî alel yebesi.
Ne oluyor sana! Dinini kirletmeye,emirleri terkedib yasakları çiğnemeye niçin razı oluyorsun?halbuki(bakıyorum)
giydiğin elbise tertemizdir( giydiğin elbise temiz olsun zararı yok,o zaman takva elbisesini de temiz tut,eğer
ahiret elbisen kirli ve takva elbisen de yoksa durumun da böyle olursa, o zaman ahiret azabından) Kurtuluşu umuyorsun ama kurtuluş için gerekli adımları atmıyorsun, bilesin ki bu yaptığın biribirine zıttır zira gemi karada yürümez, yürüyemez ( Gemi karada yol alamaz).
Akıllı insan ahireti dünyaya,taatı günaha dinini her şeye, ilmi de cehalete tercih eden kimsedir, akıllı denecekse buna denir.
Ayrıca mü'min temiz insandır, islam dini temizliği dinin yarısı saymıştır, temiz olması da dinen matlubtur ama, elbisesini evini sokağını dişlerini işlerini çevresini temiz tutması gerektiğinden daha çok dininini inancını ahlakını seyr ve sülükunu,nefsi ile ailesi ile çevresi ile ve insanlarla,yüce Allah ile olan münasebetlerinde de pırıl pırıl tertemiz arı ve duru olur.
Ahiret yolcusu olan mü'min madem kurtuluşu ve selameti istiyor, o halde ahiretteki kurtuluşu ve selameti elde etmek için daha dünyadayken sebeplere sımsıkı sarılmalıdır, ve bilmelidir ki gemi Karada yürümediği gibi,kul da sebeplere sarılmadan amel işlemeden yüce Allah'ın rahmetine sığınmadan ahirette kurtuluşu zordur.
Şübhesiz her şeyi Yüce Allah daha iyi bilir.
Yüce Allah bizlere ve bütün mümin kardeşlerimize her anlamda iffeti temizliği gayreti sebeplere sarılmayı ve dünyada saadeti ile ahirette kurtuluşu, necât'ı lütfeylesin.Âmîn.