Prof.Dr. Mustafa Topkafa
Aykut Kocaman`a Sitem
Aykut Kocaman`a Sitem
Konyaspor İstanbul’dan ağır yara alarak Konya`ya döndü. Önce Galatasaray`dan 3 daha sonra Fenerbahçe`den 7 gol yiyerek resmen dağıldı. Tarihi bir hezimet yaşadık.
Maçtan önceki son yazılarımda Hakan Hoca ile olmayacağını sürekli dile getirdim ve hepsinde geç
kalmayalım diye uyardım. Ancak maalesef bizi dikkate alan olmadı. Sonuç ortada. Maç sonu yazı
yazmak istemedim. Geriye dönmenin bir anlamı olmadığını düşünüyorum. Sonuç olarak Hakan Hoca
ile yollarımızı ayırdık. Önümüze bakmamız lazım.
Bu şehrin sokaklarına çıksanız ve yoldan geçen birine “kimi hoca olarak görmek istersiniz” diye
sorsanız belki de herkes ilk önce Aykut Kocaman ismini zikreder.
Bu beklentiyi bilen ve şehri tanıyan Konyaspor Yönetimi de ilk olarak hemen Hocamızın kapısını çaldı.
Basından takip ettiğimiz kadarıyla Aykut Hocamız maalesef bu beklentiye olumlu bir cevap vermedi.
Konyaspor’un tarihinde ismi altın harflerle yazılı Hocamız, her seferinde bu şehrin kendi nezdindeki
yerini sürekli güzellikler ve mutlukla ifade etti. Bu konuda Konyalılar da hep mutlu oldu ve onur
duydu.
Hocamız Konyalıyı ve Konyaspor’u sevdiğini sürekli dile getirse de takımımızın mevcut durumunu
bilmesine rağmen bizi mutlu etmekten imtina etti.
İnsanlar zor zamanlarında dostlarını yanlarında görmek ister. Başı sıkıştığında ilk dostuna gider ve
ondan yardım bekler. Aynı Konyaspor’un şimdiki durumu gibi.
Süper Lig'de başı sıkışınca Hocamızı ilk olarak çağıracak iki takım vardır. Bunlar Fenerbahçe ve
Konyaspor’dur. Çok iyi biliriz ki Fenerbahçe Hocamızı çağırsa Hocamız şartsız koşulsuz hemen gider.
Bu durumun bizim için de geçerli olduğunu düşünürdük. Çünkü Hocamızın bizimle ilgili
söylemlerinden dolayı bu beklentimiz oluştu. Belki daha önce Samsunspor ve Antep gibi takımlar da
hocamızı istemiş ve Hocamız onları reddetmişti. Ancak bizi reddetmez diye beklerdik. Maalesef bizim
de pek farkımız yokmuş.
Konyaspor Süper Lig'den düşecek olsa biz Aykut Hocamızla düşmeyi tercih ederiz. Biliriz ki Hocamızın
bizden farkı yoktur. Bizim gibi yaşar ve elinden geleni yapar. Ama olmuyorsa da yapacağı yoktur deriz.
Son gidişinde Hocamızı şehirden uğurlarken ben de dahil olmak üzere hepimiz Aykut Hocamızla
ağladık. Çünkü o gidişi hiçbirimiz kaldıramadık. Eğer teklifi kabul etseydi son geldiği günden daha fazla
sayıda taraftarla havaalanına gider omuzlarda karşılardık.
Ne diyelim Hocamızın canı sağ olsun.
Bizim nezdimizde Hocamızın yeri hep ayrıdır ve öyle kalacaktır.
Bir şarkının sözlerinde de söylendiği gibi…
Aykut Hocam,
Gel Vefasız, Gel Vicdansız
Çağırmazdık Acil Olmasa,
Saygı ve selamlarımla…