Taşlara sanat işliyor!

Taşlara sanat işliyor!
 Muhabir
Ailesiyle birlikte çıktıkları tatilde topladığı sahil taşlarına baba mesleği vitray boyama yaparak çıktıkları yolun doğal taşa uzanan yolculuğunu anlatan Mirza Kristal sahiplerinden Kübra Mirza, “İşlenebilen her taşa oyma vitray boyama yapıyoruz” dedi.

Mevlana Kültür Merkezi’nde her cumartesi düzenlenen Sema gösterisine gelen izleyiciler fuaye alanında stant açan birbirinden yetenekli sanatçının el emeği ürünlerine ulaşabiliyor.

7-17 Aralık Şeb-i Arus törenlerinde stant açan Kübra Mirza, “Normalde annem ve babam bu işle uğraşıyorlar. İkisi de el sanatları üzerine yetenekli. Annem el sanatları hocası babam da Kültür Turizm Müdürlüğü’nden emekli. Sanatla iç içe doğduk, büyüdük diyebilirim. Ben 2 yıldır yapıyorum. Doğal taş revaçta olunca onunla ilgili işler yapmaya başladık. Babam normalde cam oyma, vitray boyama sanatçısı. Bu işlerimizi doğal taş üzerinde de yapmaya başladık. İkisini birleştirdik. Camdan korkmuyorduk çünkü yıllardır cam işiyle uğraşıyoruz. Doğal taş çatlar mı diye başlarda korkuyorduk. Her taşa çalışamıyoruz ama yumuşak olan taşlara çalışabiliyoruz. Taşlarda sertlik derecesi önemli” ifadelerini kullandı.

İŞLENEBİLEN HER TAŞA ÇALIŞABİLİYORUZ

Doğal taşa cam oyma sanatının nasıl yapıldığını anlatan Mirza, “Sahil taşının üzerine oyma çalışması yapmaya başladık. Taşları bir tatilimizde toplamıştık. Bir işleyelim nasıl olacak diye sahilden bayağı bir taş getirdik, baktık güzel oldu ve müşterilerimizin de ilgisini çekti bunları da işlemeye başladık. Sahil taşından sonra doğal taşa yapmaya başladık. Dişçilerin kullanmış olduğu çürüğü açmak için dişi oymak için kullanılan aletler var bizde bunlar elmas uçlu aletler oluyor. Birkaç tane bu tarz makinemiz var, onlarla parlatıyoruz, yumuşatıyoruz rengini parlaklığını arttırıyoruz. El işlemesidir. Makine işi değildir, standart şablonlarımız var, kendi ellerimizle yapıyoruz. Kolye uçlarımız, doğal taş ve cam bilekliklerimiz, tespihlerimiz var. Oyma vitray boyama küçük ve büyük biblolarımız, tablolarımız var. Cam semazenlerimiz var. Porselen üzerine işleme yapıyoruz. Daha sonra da mevlevi figürleri işlemeye başladık” şeklinde konuştu.

CAMLA BAŞLADIK ALANIMIZI GENİŞLETTİK

Camları tabaka şeklinde alarak sipariş üzerine hazırladıklarını belirten Mirza, “Açıkçası babam plaket işleriyle uğraşıyordu. Ödül törenlerine cam plaketler yapıyordu. Kişiye özel cam isimliklerimiz var. Burada müşterilerimizin alıp gidebileceği ürünleri tasarlamaya çalıştık ama dükkanımızda daha farklı çeşitler var. Büyük tablolarımız var. Camları tabaka şeklinde alıyoruz istediğiniz şekilde hazırlayabiliyoruz. Sipariş üzerine çalışıyoruz. Aile fotoğraflarına baskı yaparak kalıcılığını artırmak için fırınlıyoruz. Aile fotoğrafları yapıyoruz. Doğal taş üzerine kolye uçlarına ebatlarına, büyüklerine göre isimler işleyebiliyoruz. Tasarım bileklikler yapıyoruz çakra bileklerimiz var. Özel burçlara göre bileklikler yapıyoruz. Kristal cam formatından başlayıp alanımızı biraz daha genişlettik doğal taş üzerine de ilerledik” diye konuştu.

ŞEB-İ ARUS TÖRENLERİNİ KAÇIRDIK DİYE ÜZÜLMESİNLER

Sema törenlerinin sadece Şeb-i Arus döneminde değil her cumartesi gerçekleştiğinin altını çizen Mirza, “Konya dışından gelen misafirlerimize Sema törenine gelmelerini tavsiye ederim. Şeb-i Arus törenlerini kaçırdık diye üzülmesinler her cumartesi günü akşam biletlerini alarak gelebilirler. Bizde aşağıda fuaye alanında bütün sanatçılar olarak kendi yaptığımız ürünleri satıyoruz. Her cumartesi buradayız ve bütün müşterilerimizi uygun fiyatlı alışveriş için bekleriz” dedi.

-Büşra GÜLTAŞ