Mevsimler Şaştı! Erken Çiçek Açan Ağaçlar Riskte!
İklim değişikliği ve kuraklık, doğadaki dengeyi ciddi şekilde etkiliyor. Özellikle kış aylarında beklenen yağışların verimli olmaması ve sıcaklıkların olağan dışı bir şekilde artması, tarımsal üretimi tehdit ederken, doğada da büyük değişikliklere yol açıyor. Uzmanlar, bu durumu "iklimdeki anormallikler" olarak tanımlıyor ve bunun ekosisteme olan etkilerini vurguluyor. Necmettin Erbakan Üniversitesi Coğrafya Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Pınar, iklimdeki bu kuraklaşma sürecinin uzun yıllardır gündemde olduğunu belirterek, "Mevsimlerin değişmesi, iklimdeki anormallikler artık gün yüzüne çıkıyor. Kış mevsiminde beklenen yağmur ve karın olmaması, sıcaklıkların normalin üzerinde seyretmesi, hem ekosistem hem de tarım açısından büyük tehditler oluşturuyor" dedi.
TARIMSAL ÜRETİM DONMA RİSKİYLE KARŞI KARŞIYA
Meyve ağaçları kışın soğuk geçmesi gereken dönemde erkenden çiçek açmaya başladı. Gece sıcaklıklarının aniden düşmesiyle bu çiçekler donma riski taşıyor. Kış sezonunda yağışların verimli olmadığını ve bu durumun ekosisteme zarar verdiğini belirten Pınar, “İklimdeki kuraklaşma ya da giderek yağışın azaldığı bir sürece giriyor olmamız 10 sene öncesinden gündeme getirdiğimiz bir konuydu. Olaya ortam giderek ısınacak düşüncesiyle bakılınca kışın ılık geçmesi insanlar açısından istenilen bir durummuş gibi bir hava oluşuyor. Fakat hiç de öyle değil. Havanın ılık geçmesi, soğuk geçmemesi insanlarla sınırlı bir durum değil. Bitki örtüsü hem doğal hem normal tarımsal anlamda ekip diktiğimiz ürünlerin her birisi için çok büyük bir risk var. Şu an günümüzde tam da bunu yaşıyoruz. Etrafınıza bir bakın bütün kayısı, badem ve erik ağaçları çiçek açmış vaziyette. Birkaç gün sonra hava sıcaklıkları geceleri eksi derecelere gerileyecek. Havanın soğuyacağından bahsediliyor. Bütün çiçekler ölecek” ifadelerini kullandı.
İKLİMDEKİ ANORMALLİKLER GÜN YÜZÜNE ÇIKIYOR
Bitkilerin, değişen iklim koşullarına hızla adapte olamayacağını belirten Pınar, bu tür anormalliklerin tarımsal üretim için uzun vadeli sonuçlar doğurabileceği konusuna değindi. Bitkilerin genetik yapılarının etkilendiğini belirten Pınar, " Tarımsal anlamda vatandaşın evinin önündeki birkaç ağaç çok şey değiştirmez ama ekonomik olarak bir çiftçiyi düşündüğünüzde durumun ciddiyeti ağır. Ağaçlar insanlar gibi değişen iklime hemen ayak uydurabilecek konumda değil. Çok uzun yıllardır ne zaman çiçek açacağı, ne zaman meyveye duracağı ve olgunlaşacağı genlerine işleyen bitkiler bunu sürdürmeye devam ediyor. Oysa bitkilerin içinde bulunduğu iklim değişti ve ben de o zaman durayım açmayayım deme şansı yok. Burada düzen bozulmuş vaziyette. Biz bu durumu tarımsal anlamda da ziraat anlamında da yaşayacağız. Bunun temel sebebi kuraklaşma. Mevsimleri değiştiriyoruz iklimdeki anormallikler ortada. Yağmur ve karın yağması gereken zamanda yağmaması veya yağmaması gereken zamanda yağması gibi son derece zararlı ve çift yönlü bir olumsuzluktan bahsediyoruz” diye konuştu.
