Konyalılar Gökhan Çınar’ı soru yağmuruna tuttu! O soru dikkat çekti…

Konyalılar Gökhan Çınar’ı soru yağmuruna tuttu! O soru dikkat çekti…
 Muhabir
Konya Kitap Fuarı’nda Uzman Klinik Psikolog Gökhan Çınar’ın seminerine yoğun katılım gerçekleştirildi. Katarsis programıyla tanıdığımız Çınar, soru cevap şeklinde ilerleyen seminerde dinleyicilerden aldığı sorulardan birine verdiği cevapla dikkat çekti.

Konya Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği 'Konya Kitap Günleri' her yıl olduğu gibi bu yıl da ilgiyle takip ediliyor.

15 Ekim'e kadar devam edecek Konya Kitap Günleri sevilen isimleri ağırlamaya devam ediyor. Dün akşam gerçekleştirilen Uzman Klinik Psikolog Gökhan Çınar’ın semineri Konyalılar tarafından yoğun ilgi gördü.

Katılımcılar arasından söz alan bir kişinin sorduğu, “Konuşmanızın başında söylediğiniz ailelerimiz, özellikle anne babalarımız neyi görüyorlarsa neyi öğrendilerse o kadarıyla ebeveynlik yapabiliyorlar. Evet, aklımıza mantığımıza yatırabiliyoruz ama bunu kalbimize kabul ettiremiyoruz. Ben bunu aklıma mantığıma kabul ettirebiliyorum ama kalbime kabul ettiremiyorum daha bunu başaramadım. Belki o kırılma noktasından geçtim ama hala kalbimde bir yerlerde acılar hissediyorum. Neyi neden yaptıklarını biliyorum çok soruşturuyorum mantığım kabul ediyor ama kalbimdeki acılar kabul etmiyor. Bunu kalbime nasıl kabul ettirebilirim, o süreç nasıl geçti?” sorusu dikkat çekti.

Konuyu birkaç yerden ele alacağını dile getiren Uzman Klinik Psikolog Çınar, “Aslında kalbime kabul ettiremiyorum bir türlü dediğiniz yer bizim içselleştirme dediğimiz şey. Zihin bazen her şeyin farkındadır. O bunu bundan yaptı şu bunu bundan yaptı o yüzden de bana böyle davrandılar gibi. Zihin bağlantıları kurar, bunun adına farkındalık diyoruz. Ama duygusal olarak o kabulü sağlayacağımız yer bazen iç görü oluyor. Ben başta bunun çok uzun zaman aldığını söylemeyi unutmuşumdur belki ama bazen ömür boyu sürüyor. Bakın size bir örnek anlatayım. Ben kendimden örnekler veriyorum. Ben özellikle dikey ilişkisini değil de daha yatay ilişkisini ben sen ilişkisini işleyeceğimi düşünüyorum, ekolümde öyle” dedi.

Soruyu kendi hayatından örneklerle açıklayan Çınar, “Ben her şeyi hallettim sanıyorum ki öyle bir hayat yok. Çocuğum oldu o üç yaşına gelene kadar ki; bolca da evdeydik pandemiye denk geldi. Üç yaşına gelene kadar çocuğumla evde oyun oynayamadığımı fark ettim. Yargılar üzerinden konuşayım. Ben Uzman Klinik Psikolog Gökhan Çınar! Ama bu değil mesele. Benim duygu hafızamda beraber oyun oynamaya dair bir şey yok. Benim duygu hafızamda ev ortamının içerisinde temas etmeye ait bir şey yok. Kabul ettim zannediyorum. Babamla ne yüzleşmeler yaşadım diye dolaşıyorum ortalarda. Meğer öyle değilmiş bu arada insan anne baba olduğunda ikinci doğum ya bizim içinde öyle anneler için bambaşka bir süreç yaşıyor bu arada. Geçmişteki öfkeler, kırgınlıklar, üzüntüler duygular tekrar patlıyor. Kimisi farkında kimisi de buna lohusalık diyor. Ya da işte post dramatik doğum sürecinden bahsediyor. Ama aslında bir taraftan da eski geçmiş çocukluk tekrar başlıyor. Çocuğun bizim hikâyemizi dönüştürmek gibi hiçbir sorumluluğu yok ama çocuk dünyaya geldiği andan itibaren aslında biz de kendi çocukluğumuzu tekrar büyütmekle yüzleşiyoruz tekrar tekrar. O yüzden de bunu şundan anlattım hallettim zannettiklerimizde hallolmuyor zaman içinde ama yol bu süreç bu” ifadelerini kullandı.

Sosyal medyada çeşitli videolar gördüğünü söyleyen Çınar, “Her şeyi hallederek mi ölüyoruz bu hayatta bence hayır. Ama bizi en çok meşgul edenlere şuradan bakıyoruz. Anlayabilirsiniz ama öfkeniz üzüntünüz yeteri kadar çıktı mı? O zaman duyguda içselleşmez bu. Burada bahsettiğim şey sadece affetme klişesi değil. Çünkü affetme meselesi çok tuhaf yerlere gidiyor. Videolar görüyorum sosyal medyada insanlar birbirlerinin elini tutuyorlar ve affettim diye bağırıyorlar. Affetmek böyle bir şey değil. Evet, süreç ister zaman ister hazır oluş ister. Ama öfkeniz dinmemiştir öfke çalışılır. Üzüntünüze doğru eşlikçiler gelmemiştir. Kabullenme süreci uzamıştır. Çünkü hayat boyunca da annem babam bana böyle yaptı o yüzden ben de böyle yapıyorum diye yaşayamıyoruz ya” diye konuştu.

Hayatta yaşanılan sıkıntıların zamanla aşılması gerektiğini belirten Çınar, “Yirmi olduk, otuz olduk, kırk olduk artık. Yani bütün ömür boyunca istemeden dahi olsa buna saklanamayız ki. Bireysel kendine ait yaşam sorumluluğu olan bir insanım artık ben. Kolay diye söylemiyorum ama zaman alıyor. Eğer aklınız kabul ediyor ve duygularınız kabul edemiyorsa o duygularınız çalışılmamıştır. Bu duygular illa yaşça ileride olup anne babamızın karşısına geçip yüzleşerek çalışılmıyor bu arada” dedi.

Soru cevap şeklinde devam eden programın ardından imza etkinliği düzenlendi.

-Büşra GÜLTAŞ

Kaynak:Konya'nın Sesi