Konya'da Tarihi Kokular Canlanıyor!
Gerçek çiçek yağlarını kullanarak parfüm yaptıklarını belirten Sencileyin Itriyat sahibi Mehmet Fatih Vural, “Biz burada gerçek yağlar ile ıtriyat çalışıyoruz. Türkiye'de ıtriyat çalışan çok az insan var. Hem yurt dışında koku yaptırıyoruz hem de kendimiz burada çok ufak çalışmalar yapıyoruz. Gerçek çiçek yağları üzerinde çalışmalar yapıyoruz. Sektör iyice kimyasala ve sentetiğe gidiyor. Biz hala gerçek yağda kalabilmeye çalışıyoruz. Gerçek yağla çalışmaya çalışıyoruz. Gerçek yağları ağırlıklı olarak Avrupa'dan temin ediyoruz. Bu koku piyasasının Avrupa'da şöyle bir endüstri var. İsterseniz yapay da her şeyi bulabiliyorsunuz, isterseniz gerçek yağında her şeyi bulabiliyorsunuz ama gerçek yağında bulduğunda maliyetler çok yüksek oluyor. Fakat buna rağmen biz yapayını laboratuvarda oluşturulmuş değil gerçek yağını kullanarak koku ürettiriyoruz. Biz şuan 97 çeşide gidiyoruz şu an çünkü çok çeşidi iyi değil aslında çünkü müşteri de kokunun içerisinde, çeşidin içerisinde kayboluyor. Bizde hepsini bir anda hazırlayamayabiliyoruz. Hep eksik geliyor. Şu an çalışılan 12 bin tane koku var. Daha da fazlalar var. Çalışmayanlar da var ama çalışan 12 bin koku var. Biz 12 bin koku da şu an 97'de anca varabildik. Koku dünyası oldukça geniş çaplı olduğu için sonu neredeyse yok” ifadelerini kullandı.
DERMATOLOJİK TESTLER YAPILIYOR
Üretilen kokuların sağlık açısından bir sorun teşkil etmemesi için her türlü testtin yapıldığını belirten Vural,“Müşterilerimize kokuları hazırda birleştirmiyoruz. Birleştirilmiş halini sunuyoruz çünkü bunlar dermatolojik testleri yapılmış işte kızarıklık, tahriş yapmadığına dair belgeli ürünler. Yani hazırda karışımlar da tahriş, kızarıklık cilde sıkıntı verebilir. Biz o riski almıyoruz. Önce analizini yaptırıyoruz sonra insanlara sunuyoruz. Öbür türlüsü insanların daha kolayına geliyor veya daha çok hoşuna gidiyor. Ama biz Standartlarımız gereği hani tabiri caizse oyunu kuralına göre oynuyoruz. Yani sağlam adım atarak gidiyoruz. O anda karıştırmıyoruz. Yani karıştırılmış ve test edilmiş ürünleri sunuyoruz. Biz çok ufak bir iki çeşit koku çeşidini karıştırıyoruz, kolonya yapıyoruz ve kolonyadan daha kaliteli özel çalışmalar yapıyoruz. Parfüm değil ama özel çalışmalar yapıyoruz” dedi.
HACI YAĞI İLE KARIŞTIRILIYOR
Gerçek çiçek yağlarından yapılan kokular ile hacı yağlarının karıştırıldığını bu yüzden bir ön yargının mevcut olduğunu ifade eden Mehmet Fatih Vural, “Turistlerin ilgisi bizim Türk milletinden daha iyi. En azından önyargı yok. Türk milleti hacı yağı diye kimyasal hacı yağları insanları o kadar tiksindirmiş ki, kimyasal hacı yağları yüzünden insanlar. Bizim şişelerimiz hacı yağına benzediği için bizi de aynı kategoride zannediyorlar ama Avrupalı geliyor görüyor ve beğeniyor. İnanın sunmuş olduğumuz ürünler Fransa'da butiklerde sunulacak ürünler, sunulan ürünler. Avrupa'dan daha iyi kokular burada mevcut. O yüzden de özellikle Şeb-i Arus döneminde Konya’ya gelen turistler bizim kokularımız karşısında resmen mest oluyorlar. Biz jelatin kullanmıyoruz, insanlar alkollü olup olmamasını sadece İslami usullere uygun olduğunu zannediyorlar. Fakat jelatin diye bir durum söz konusu, zaten sektör alkol içermez. Biz sadece kimyasal çalışmıyoruz, gerçek yağ çalışıyoruz veya jelatin çalışmıyoruz” ifadelerini kullandı.
TÜRK İSLAM KÜLTÜRÜ KOKULARI MEVCUT
Her tür koku üzerine çalıştıklarını belirten Vural, “Avrupa parfüm yağları çalışıyoruz. Türk İslam kültürü kokular çalışıyoruz. Hz. Mevlana döneminden bir kokumuz var Rumi olarak. Abanoz ağacı ve ot içerikli bir koku. Yine Şems-iTebrizi’ye atfettiğimiz bir kokumuz var. Atfedilen kokular serimiz var. Atfedilen kokularda Tahir ile Zühre kokumuz var. Bunların dışında otlar, amber, Gül serisi var, Türk gülü, Arap gülü, Taif gülü. Halfeti gülü var iki tane. Hem eski Halfeti gülü, hem yeni Halfeti gülü. Beyaz gül,Ağırlık Isparta gülü çalışıyoruz gül olarak yani haricinde yasemin, nergis, manolya, iris var. Başka diğer çiçekler de var. Menekşe, limon, hanımeli, narenciye serileri onlar çok daha rahat kullanılabiliyor. Kavun kokumuz var mesela bizim kullanmış olduğumuz ürünler. Bazıları gıda olarak da kullanılabiliyor. Yani mesela kavunlu sakızlarda kullanılan yenilebilir yağlarda mevcut. Yenilebilir yağları koku olarak biz sunabiliyoruz” şeklinde konuştu.
ŞEB-İ ARUS’A ÖZEL RUMİ KOKU
Bu sene Şeb-i Arus töreni için Rumi koku üzerine çalışmalarının olduğunu söyleyen Mehmet Fatih Vural, “Geçen yıl arkadaşımla tören için menekşe ve gül kokusu hazırladık. Buzlu camlı şişeleri Fransa'dan getirmiştik. Normalde şişlerin çoğunlu Çin malı oluyor ama biz genellikle İtalya’dan ve Fransa’dan getirtiyoruz. Geçen sene yapmış olduğumuz menekşe ve gül kokusu standımıza gelen herkese hediye etmiştik. Bu sene de yine gerçek yağlardan üretilen ve herkesin kullanabileceği formda Rumi kokumuz üzerine Şeb-i Arus için özel bir çalışmamız olacak” dedi.