Bahçeli, MHP TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu: (2)
TBMM (AA) - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Aynı ittifak içinde Kılıçdaroğlu'nun Alevi kimliğinden kaygı duyanlar, bunu da kamuoyuyla bir kurgu çerçevesinde paylaşanlar, sorumsuz olmakla birlikte milli birlik ve dayanışma ruhunu zedelemek isteyen görevli provokatörlerdir." dedi.
Bahçeli, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, "Kılıçdaroğlu'nun mezhebi, etnik kökeni, doğduğu yer bizim siyasi eleştirimizin tamamıyla dışındadır ve mutlaka saygı gösterilmelidir." diye konuştu.
Türk milletinin hiçbir ferdinin Türk-Kürt, Alevi-Sünni, inanan-inanmayan, laik-antilaik diyerek ayrılamayacağını, ayrımcılığa maruz bırakılamayacağını vurgulayan Bahçeli, "CHP Genel Başkanı'nın Alevi İslam inancına sahip olması, onun için bir kayıp, bir handikap, utanacağı veya mahcubiyet duyacağı bir özelliği değildir. Bilakis Alevi İslam inancına sahip olan kardeşlerimiz, bizim can beraberimizdir, kardeşlikle geçen Türk-İslam asırlarının gönül ve sevda erleridir." ifadelerini kullandı.
"Mezhep üzerinden fitne çıkarmaya heves ve tevessül edenler fitnenin çıbanbaşlarıdır." diyen Bahçeli, "Aynı ittifak içinde Kılıçdaroğlu'nun Alevi kimliğinden kaygı duyanlar, bunu da kamuoyuyla bir kurgu çerçevesinde paylaşanlar, sorumsuz olmakla birlikte milli birlik ve dayanışma ruhunu zedelemek isteyen görevli provokatörlerdir. Bizim merakımız, Kılıçdaroğlu'nun Alevi kimliğini kamuoyuna taşıyanların bir rol paylaşımı içinde olup olmadığı, talimatla hareket edip etmediği, bu kumpasın arka dekorunda siyasi bir hesabın bulunup bulunmadığıdır. Zillet ittifakının mezhep kışkırtmasına teşebbüs etmesinin aklını veren kimdir? Bu Yezid siparişini hazırlayan kimlerdir?" şeklinde konuştu.
- "Türk milleti kurulan tehlikeli tuzaklara asla düşmeyecektir"
Peş peşe gelen özür mesajlarının hiçbir geçerliliği, hiçbir inandırıcılığı olmadığını ifade eden Bahçeli, "Kılıçdaroğlu'nun laçka ve lekeli siyasetiyle gece gündüz gibi ayrı olsak da doğuştan sahip olduğu etnik ve mezhebi hasletlerine saygı duymak insani, milli ve manevi bir sorumluluğumuzdur. Türk milleti, köken ve mezhep farkı gözetmeksizin, kendisine biçilen kefeni yırtıp atma ferasetini gösterecek ve kurulan tehlikeli tuzaklara asla düşmeyecektir." dedi.
Vaktin hiçbir ayrım yapmadan bayrak, vatan ve millet ortak paydasında buluşma vakti olduğunu vurgulayan Bahçeli, hangi kökenden gelirse gelsin Türk milletini oluşturan her ferdin şanlı tarihin kutsal bir hatırası olduğunu söyledi. Bölünme gayreti içerisinde olanları da affetmenin mümkün olmadığını ifade eden Bahçeli, Milliyetçi Hareket Partisi ve Türk milliyetçilerinin, Türkiye'nin milli birliğini ve kardeşlik hukukunu korumaya her zaman olduğu gibi sonuna kadar azimli ve ısrarlı olduğunu ifade etti. Bahçeli, "Bu topraklara vatanım diyen, bu insanlara milletim diyen, bu bayrak benim, bu ülke benim diyen herkese kapımız da gönlümüz de açıktır." dedi.
- "Yoksulluk bir gün giderilir ancak vatan elden giderse bunun dönüşü yoktur"
Geçim sıkıntılarını bildiklerini söyleyen Bahçeli, "Ancak unutulmasın ki yoksulluk bir gün giderilir, yağmacıdan bir gün hesap sorulur ancak vatan elden giderse ve millet bölünürse bunun dönüşü yoktur, son pişmanlık ise fayda etmeyecektir." görüşünü paylaştı.
Enflasyonun çıktığı gibi ineceğini ama asıl fitne fücur enflasyonunun, tezvirat ve tefrika stokundaki artışın önüne geçmenin, buna engel olmanın boyunlarının borcu olduğunu dile getiren Bahçeli, demokrasinin vatanın bölünmesinin ve milletin ayrışmasının gerekçesi olamayacağını, "zillet ittifakı"nın elinde istismar edilmesine göz yumulmayacağını anlattı.
Cumhur İttifakı'nın süper güç Türkiye'nin mimarı, dünyaya Türkçe bakışın müdafisi, kızılelmanın kervan başı olduğunu belirten Bahçeli, Cumhur İttifakı'nın Türkiye'nin geleceğini inşa edeceğini söyledi.
- "Avrupa Parlamentosu'nun 2021 Yılı Türkiye Raporu bizim için yok hükmündedir"
Komşu coğrafyaların silahlı ve ölümcül çatışmaların hapsinde olduğuna dikkati çeken Bahçeli, dünyanın adeta zaman ayarlı bombaya dönüştüğünü vurguladı. Rum ve Yunan dayatmalarına Avrupa Birliği'nin destek verdiğini aktaran Bahçeli, şöyle devam etti:
"Avrupa Parlamentosunun tavsiye kararı niteliğinde olan vizyonsuz 2021 Yılı Türkiye Raporu'nu 7 Haziran 2022 tarihinde kabul etmesi, sübjektif yargıları ve asılsız suçlamaları bir kez daha gözler önüne sermiştir. Türkiye alerjisi, terör örgütlerine sıcak ve sempatik yaklaşım Avrupa Parlamentosunun bünyesini iflah olmaz bir hastalık olarak sarmıştır. Mezkur raporda, Türkiye'yi töhmet altında bırakan ve aleyhine kaleme alınan demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan haklarına ilişkin iddialar haksızdır, hayasızdır, ideolojiktir, temelsizdir bir isnattır. Ege, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs konularında hukuk tanımayan, Türkiye'nin egemen devlet vasfını inkar eden Avrupa Parlamentosunun 2021 Yılı Türkiye Raporu bizim için yok hükmündedir. Dahası yırtılıp atılacak kağıt parçasından farksızdır."
Avrupa Parlamentosunun gerçeklerden tamamıyla kopuk olmakla birlikte Helenizm'in şakşakçısı, Megali İdea'nın savunucusu olduğunu dile getiren Bahçeli, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Yunanistan'a en etkili mesaj, 9 Haziran 2022 Perşembe günü, 37 ülkenin katılımıyla icra edilen Efes 2022 askeri tatbikatıyla verilmiştir. Bu tatbikatla yeniden görülmüştür ki, Türk Silahlı Kuvvetleri'miz çelikten bilek, imanla çarpan yürek, kahramanlıkla dolup taşan ve gözleri kamaştıran iftihar kutbudur. Türkiye'ye düşmanca bakanları uyarıyorum, sakın hesap hatası yapmayın, ölürsem şehit, kalırsam gaziyim diyen kahramanlar vatan nöbetindedir. Sayın Cumhurbaşkanımızın tarihe not düşen muazzam çıkışı Türkiye’nin haklı duruşunu ikazen ve inançla açıklayan bir konuşma olarak milli hafızaya kazınmıştır. Cumhurbaşkanımızın tarihi nitelikli Efes konuşması ve Türk Silahlı Kuvvetleri'mizin muharip, muteber ve muktedir karakteri şahsımın gurur ve heyecanı aynı anda yaşamasına neden olmuştur. Ayrıca yine 9 Haziran günü, Cumhurbaşkanı adaylığını resmen açıklayan Sayın Cumhurbaşkanı'mızı da gönülden tebrik ediyor, beraberce başaracağımıza candan inanıyorum."
- "Türkiye'nin atacağı adımlar olmalı"
Ege'nin karşı kıyısında haksızlığı ve hukuksuzluğu yol haritası yaparak açıkça krize oynayan Yunanistan hükümetine seslenen Bahçeli, şunları söyledi:
"Diyorum ki biz buradayız, hiçbir yere de gitmeyeceğiz. Meydan boş değildir, aklını başına almayanın aklını almak bizim için çocuk oyuncağıdır. Türkiye tarihi kazanımlarından, egemen devlet onurundan asla ödün vermeyecektir. Ege'de gerginliği tırmandıran Yunanistan doğabilecek ağır sonuçların ağırlığı altında ezilmekten kurtulamayacaktır. Hiç kimse sabrımızı sınamasın, gücümüzü denemeye kalkışmasın. Aksi halde İstanbul'daki köprüleri bombalamayı hayal edenler, yeri gelirse Atina'nın başlarına yıkıldığını, Ege sularının ne kadar serin, ne kadar derin olduğunu ağır bedeller ödeyerek göreceklerdir."
Bahçeli, bu kapsamda Türkiye'nin atacağı adımlar olması gerektiğini belirtti ve bu çerçevedeki önerilerini şöyle sıraladı:
"İlk önce, Türkiye'nin Deniz Yetki Alanları Kanunu'nu bir an evvel hazırlayıp kabul ederek muhataplarına tebliğ ve ilan etmeliyiz. Kara Suları Kanunu'nda bulunmayan ve Uluslararası Deniz Hukuku'nda yer alan Münhasır Ekonomik Bölge, Özel Balıkçılık Bölgesi, Bitişik Bölge kavramlarını çıkarılacak kanunla tanımlamalıyız. Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki Münhasır Ekonomik Bölge koordinatlarını resmileştirerek kesin bir dille duyurmalıyız. İkinci etapta, Adalar Denizi'nde ülkemize ait olan, bir anlaşmayla herhangi bir ülkeye devredilmemiş coğrafi formasyonları Türkiye'nin bir parçası olarak denizcilik haritalarımızda göstermeliyiz, hitamında bu yeni statükoyu Birleşmiş Milletler nezdinde tescil ettirmeliyiz. Söz konusu coğrafi formasyonları, kıyıda en yakın mülki idare yönetimlerinin görev alanına tevdi etmeliyiz. Üçüncü etapta da, egemenlik hakları Türkiye'de olan coğrafi formasyonları kapsayacak şekilde süresiz NAVTEX ilanı yapmalıyız."
Türkiye'nin bir karar aşamasına geldiğine, kaybedecek zamanının olmadığına işaret eden Bahçeli, "Ya onurlu ve huzurlu bağımsız bir millet olarak yaşayacağız ya da küresel oyunlara boyun eğerek bölünme tuzağına düşeceğiz." dedi.
Bahçeli, "Milliyetçi Hareketin son sözünü merak edenlere bir kez daha tekrarlıyorum. Verilecek toprağımız yoktur. Terk edilecek ilimiz yoktur. Çizilecek sınırımız yoktur. Bölünecek devletimiz yoktur. Paylaşılacak vatanımız yoktur. Vazgeçilecek insanımız yoktur. İndirilecek bayrağımız yoktur. Susturulacak ezanımız yoktur. Gidilecek yurdumuz yoktur. Başka bir coğrafyada gelecek arayışımız yoktur. Çünkü biz büyük bir aileyiz. Çünkü biz Türk milletiyiz. Şu gerçek hiç unutulmamalıdır: Gelecek ay yıldızlı al bayrağımızın altındadır." diye konuştu.
Cumhur İttifakı'nın çağrısının kardeşlik, milli birlik, sağduyu çağrısı olduğunu vurgulayan Bahçeli, "Cumhur İttifakı’nın çağrısı Türkiye'nin milli varlığını imha etmek isteyenlere karşı demokratik ve milli bir direniş çağrısıdır." dedi.
Türkiye sevdalısı olduklarını kaydeden Bahçeli, "Biz Milliyetçi Hareket Partisi'yiz. Biz Cumhur İttifakı'yız. Ortak inanç ve şuurla, kutlu ülküler doğrultusunda kenetlenmiş iman neferleriyiz ve Türkiye'nin aşılamayacak, hisarları yıkılamayacak irade kalesiyiz." diye konuştu.
(Bitti)