Savaş bölgelerinde öyle şeyler yaşadı ki! O Çocuklar Başka Hayat Bilmiyor!
Çeşitli savaş bölgelerinde bulunan ve haberleri korkusuzca kamuoyuna duyuran ünlü savaş muhabirlerinden Umut Erol, bir süre sonra bomba sesleriyle uyumaya alıştığını söyledi. Erol, “Savaş bölgesinde olan insanlar için bu durum artık çok normalleşmiş. Çocuklar da o savaşın içerisinde gözlerini açmış ve bildikleri hayat bu” ifadelerini kullandı
Savaş muhabirleri, çatışma bölgelerinde olayları gözlemleyip raporlayan cesur gazeteciler olarak bilinir. Tehlikeli koşullarda çalışarak, savaşın gerçek yüzünü dünyaya aktarmakla yükümlü olurlar. Bu muhabirler, sadece savaşın seyrini değil, aynı zamanda insanların yaşadığı acıları, dayanıklılıklarını ve hayatta kalma mücadelelerini de belgeler. Savaş muhabirliğinin, büyük bir cesaret ve özveri gerektirdiğini herkes bilir. Sık sık bombalama, açlık ve insan hakları ihlalleri gibi tehlikelerle karşı karşıya kalırlar. Ancak, bu zorlu şartlara rağmen, görevlerini yerine getirmekten ve hakikati ortaya çıkarmaktan vazgeçmezler. Onlar, savaşın sessiz kurbanlarını ve insani boyutunu görünür kılmanın önemini anlarlar. Gazetemize özel açıklamalarda bulunan Savaş Muhabiri Umut Erol ise, savaşın olduğu bölgelerde kadın gazetecilerin hiç ötelenmediğine dikkat çekerek tam aksine sahada çalışan çok sayıda başarılı kadın muhabirlere denk geldiğini aktardı. Umut Erol, “Hem İsrail hem de Suriye savaşlarında kadın meslektaşlarımı daha fazla görmeye başladım. Savaş muhabirliği bir kadın adına değil genel olarak insanlar için zor bir meslek. Ama kadın meslektaşlarımız savaş bölgesinde mesleklerini gayet güzel bir şekilde yerine getirebiliyor” diye anlattı. Umut Erol ayrıca, TV24 ve ATV gibi çeşitli kanallarda aktif olarak gazetecilik yaptı. Erol, hâlâ muhabirliğe devam ediyor. Hatta geçtiğimiz günlerde Umut Erol’un Konya’ya uğradığı akşam Selçuklu ilçesinde Taşoluk Apartmanı çökmüştü ve Umut Erol da olay yerine gidip olanları kamuoyuna aktarmış oldu.
“ÇOCUK CESETLERİYLE KARŞILAŞTIK”
İdlib’te olan anılarından bahseden Savaş Muhabiri Umut Erol, “Bir gün İdlibteydik. Görüntü çekiyorduk. O sırada bir hava aracı saldırısı olduğunu söylemişlerdi. Hızlıca olaya yerine gittik. Oraya vardığımızda yolun ortasında kocaman bir çukur vardı. Bomba patlamış. İşin acı kısmı; o sokakta oynayan çocuklar varmış. Burada çocuk cesetleriyle karşılaşmıştık. Aklımdan çıkmayan ve görüntüsünü unutamadığım anılardan bir tanesi bu olaydı. Çok etkilenmiştim. Zaten savaş bölgesinde her gün unutamayacağınız bir olaya şahitlik ediyorsunuz. Bunun yanında bir gün bombalardan kaçan ve yeraltına sığınan 6 aileyle karşılaşmıştım. Normalde bu yeraltı mağarasına girmeden önce dışarıdan terör örgütlerinin sığınağı gibi gözüküyordu. Ama öyle değildi. Tam tersine bu mağara savaştan kaçıp güvenli bölge bulmak için çalışan 6 ailenin sığınağı olmuştu. Küçücük bir oda kadar çukurda, yerin altında kazdıkları bir yerde yaşamaya çalışıyorlardı. Üstlerine örtebilecekleri bir örtü filan da yoktu. Yere hasır sermişlerdi. Ne kap kacak ne de yemek pişirebilecekleri bir mutfak vardı. Bütün bunları gördükçe savaşın acı yüzünü daha net anlıyorsunuz” şeklinde konuştu.
“SAVAŞ, BÖLGEDEKİLER İÇİN ARTIK ÇOK NORMALLEŞMİŞ”
Savaş bölgesinde olan insanların bu duruma alıştığını ve birçoğunun bu yüzden yüzünün korkusuzca güldüğünü ifade eden Gazeteci Erol, sözlerine son olarak şunları ekledi: “Savaş, bölgedekiler için artık çok normalleşmiş. Çocuklar da o savaşın içerisinde gözlerini açmış ve bildikleri hayat bu. Bu zaman kadar farklı bir yaşam tatmadılar. İnşallah o tablo bundan sonra değişir. Bir keresinde 1 ay boyunca savaş bölgesinde kesintisiz kalmıştım. Benim için de bir süre sonra normalleşmişti. Savaş bölgesine ilk gittiğimde her gün duyduğum bomba sesleri bana garip geliyordu. Ama daha sonra bomba sesleriyle uyumaya alıştım.” •Tuba Kaya