20 masum insan daha öldü!

20 masum insan daha öldü!
İsrail ordusunun gece boyu Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerine düzenlediği saldırılarda 20 Filistinli yaşamını yitirdi.

İsrail ordusu, sabahın ilk saatlerine kadar Gazze'de yine Filistinlilerin evlerine, sığındıkları çadırlara ve toplandıkları alanlara saldırılar düzenledi.

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta Filistinli "El-İnşasi" ailesinin kaldığı çadıra düzenlenen saldırıda 5, Filistinli "Deyb" ailesinin çadırına düzenlenen saldırıda da 2 kişi hayatını kaybetti.

İsrail savaş uçaklarının Han Yunus'un batısındaki En-Nas Caddesi'ne düzenlediği saldırıda ise 1 Filistinli öldü.

Görgü tanıklarının aktardığına göre, İsrail ordusu, Han Yunus'un doğusundaki Absan el-Kebira beldesinde de bir evi vurdu. Bombardımanda yaralananlar oldu.

İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki El-Bureyc Mülteci Kampı'na düzenlediği saldırıda Filistinli "Eburrus" ailesinin evi hedef alındı. Saldırıda en az 8 kişi hayatını kaybederken çok sayıda kişi yaralandı.

Gazze kentindeki Es-Sabra Mahallesi'ne düzenlenen saldırıda ise 4 Filistinli öldü, çok sayıda Filistinli yaralandı.

İsrail savaş uçaklarının Zeytun Mahallesi'nde El-Faruk Camisi yakınlarındaki bir evi hedef alması sonucu çok sayıda kişi yaralandı.

FİLİSTİN KIZILAYI: REFAH'TA KUŞATMA ALTINDAKİ 9 SAĞLIK ÇALIŞANINDAN 3 GÜNDÜR HABER ALINAMIYOR

Filistin Kızılayından yapılan yazılı açıklamada, "Refah'ın batısında kuşatılan ve hedef alınan ambulans ekiplerimizle 3 gündür iletişim kurulamamaktadır. 9 sağlık çalışanımızın durumu bilinmiyor." ifadeleri kullanıldı.

İsrail ordusunun, söz konusu bölgeye bir kurtarma ekibinin ulaşması için uluslararası kuruluşlar üzerinden yapılan tüm koordinasyon girişimlerini reddettiği aktarıldı.

Açıklamada, Kızılay ekibinin güvenliği konusunda ciddi endişe duyulduğu ve ekibin başına gelebileceklerden tümüyle İsrail'in sorumlu olduğu vurgulandı.

Filistin Kızılayından 23 Mart'ta yapılan ilk açıklamada, yaralıları kurtarmak için bölgeye gönderilen 4 ambulansın ve içindeki ekiplerin, İsrail ordusu tarafından kuşatma altına alındığı ve bazı sağlık görevlilerinin saldırıda yaralandığı bildirilmişti.

Aynı gün, Filistin Sivil Savunma Teşkilatı da Refah'ın batısına gönderilen kurtarma ekibiyle bağlantının kesildiğini duyurmuştu.

İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde 19 Ocak'ta yürürlüğe giren ateşkesin ardından 18 Mart sabahı şiddetli saldırılarına yeniden başlamıştı.

KÜRESEL SAĞLIK ÇALIŞANLARI PLATFORMU İSRAİL'İN, NASIR HASTANESİNE SALDIRISINI ŞİDDETLE KINADI

Platform tarafından yapılan yazılı açıklamada, "Dünyanın dört bir yanından sağlık çalışanları olarak, İsrail güçleri tarafından Nasır Hastanesine yönelik vahşi saldırı karşısında öfkemizi ve derin üzüntümüzü dile getiriyoruz. Saldırıyı şiddetle kınıyoruz." ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada, bir sağlık tesisinin kasten hedef alınmasının, uluslararası insancıl hukuk tarafından açıkça yasaklandığı vurgulanarak saldırının, yaralı hastaların canlı canlı yakılarak korkunç şekilde hayatlarını kaybetmelerine yol açtığı bildirildi.

Saldırının, tüm dünyanın gözü önünde ve canlı yayında gerçekleştirildiği belirtilen açıklamada, hastanelerin savaş alanları olmadığı hatırlatıldı.

Açıklamada, "Hastalar hedef değildir. Sağlık çalışanları düşman değil. Bu, İsrail’in bu soykırım kampanyası sırasında bir sağlık kurumunu ilk kez hedef alışı değil ancak bu olayın sergilediği vahşet, acil ve ortak bir küresel tepkiyi zorunlu kılmaktadır. Hastaları, yaralıları ve onlara bakan sağlıkçıları hedef almak, sadece bir savaş suçu değildir. Bu, insanlığımıza yönelik doğrudan bir saldırıdır." ifadelerine yer verildi.

Nasır Hastanesine yapılan saldırıya ilişkin acilen uluslararası bir soruşturma başlatılması çağrısının yapıldığı açıklamada, sorumlu tüm tarafların uluslararası hukuk önünde hesap vermesi gerektiği vurgulandı.

Açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Gazze’ye insani yardım ve tıbbi personelin engelsiz girişine izin verilmesi, ablukanın kaldırılması, sağlık altyapısının kasten hedef alınmasına son verilmesi ve Filistin’in yasa dışı işgalinin sona erdirilmesi gerekiyor. Tüm sağlık kurumlarını, tıp derneklerini ve sendikaları seslerini yükseltmeye çağırıyoruz. Bu dehşet karşısında sessiz kalmak, suça ortak olmaktır. Artık yeter. Sağlık bir suç değildir. Yaralıları tedavi etmek terörizm değildir."

İsrail ordusu, 23 Mart'ta, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus kentinde bulunan Nasır Hastanesinin cerrahi bölümünü bombalamıştı.

Gazze'deki Sağlık Bakanlığı, bombardımanda 2 kişinin hayatını kaybettiğini duyurmuştu.

Saldırıda Hamas siyasi büro üyesi İsmail Berhum'un da yaşamını yitirdiği bildirilmişti.

Nasır Hastanesi, Gazze'nin güneyindeki en büyük hastane olarak kabul ediliyor ve çok sayıda hasta ile yaralıyı barındırıyor.

İsrail ordusu 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze'de çok sayıda sağlık kuruluşunu hedef aldı.

İsrail saldırılarında Gazze'de 34 hastane hizmet dışı kaldı.

Kaynak:Anadolu Ajansı