Yaşlılardan Öğreneceğimiz Çok Şey Var!

Toplum genelinde yaşlılık ile ilgili yaygın inanışların yerini onları anlama ve yaşam kalitelerinin iyileştirilmesi evresine taşınması gerektiğini anlatan Psikolog Özden Şeker, tıpkı gençlik gibi yaşlılığında değerli bir yaşam evresi olduğunun altını çizdi. Şeker, “Günümüzde, yaşlılık kavramı sıklıkla endişe ve kaygı ile ilişkilendirilse de, aslında yaşlanmak, hayatın en değerli evrelerinden biridir. Yaşlılık, birçok bilgelik kaynağının kapısını aralar ve yaşamın derinliklerine ulaşmanın yolunu açar. Bu evrede, insanlar yaşam deneyimleri ve içsel büyüme yoluyla kendilerini daha iyi anlarlar. Ancak, toplumda yaşlılıkla ilgili yaygın yanlış algılar ve ayrımcılık hala mevcut olduğundan, bu önemli yaşam evresini daha iyi anlamak ve desteklemek gerekmektedir” diye konuştu.

YAŞLANMAK DEĞERLİ BİR YAŞAM EVRESİ

Psikolog olarak yaşlılıkla ilgili gözlemlediği önemli detayları aktaran Şeker, “Yaşlılığın yaşamın sonu olmadığı; aksine, yeni başlangıçlar ve fırsatlar sunan bir süreç olduğu bir gerçektir. Yaşlılık, bireylerin içsel bir huzur ve memnuniyet buldukları, hayatlarının daha önce deneyimlemedikleri derinliklerine inebildikleri bir zamandır. Bununla birlikte, yaşlanma süreci her birey için farklıdır ve bazıları için fiziksel veya zihinsel zorluklarla karşılaşabilirken, diğerleri için bu dönem daha sağlıklı ve aktif bir yaşam tarzını sürdürmeyi sağlar” ifadelerini kullandı.

YAŞAM KALİTELERİ ARTIRILMALI

Toplum olarak, yaşlı bireyleri desteklemenin ve değerlerini anlamanın önemli olduğunu vurgulayan Şeker, “Yaşlılık, bir bireyin yaşam boyu edindiği deneyimleri paylaşma ve topluma katkıda bulunma fırsatıdır. Bu nedenle, yaşlılar için sosyal destek ağlarının güçlendirilmesi ve onlara yaşam kalitelerini artıracak aktiviteler sunulması önemlidir. Ayrıca, yaşlıların psikolojik ve duygusal ihtiyaçlarını karşılayacak profesyonel desteklere de erişim sağlamasına yardımcı olunmalıdır” dedi.

BİLGİ BİRİKİMLERİ GENÇLERE AKTARILMALI

Yaşlıların yaşam deneyimleri ve bilgelikleri genç nesillere aktarılmalı diyen Şeker, “Yaşlılıkla ilgili yaygın inanışların ve ayrımcılığın azaltılması için ise toplum genelinde farkındalık ve eğitim çalışmaları yapılmalıdır. Yaşlı bireylerin yaşam deneyimleri ve bilgelikleri genç nesillere aktarılmalı ve onların toplumsal yaşam içinde daha aktif rol alması teşvik edilmelidir. Sonuç olarak, yaşlılık sadece bir yaşam evresinin sonu değil, aksine bir başlangıçtır. Toplum olarak, yaşlı bireyleri anlamalı, desteklemeli ve değerlerini takdir etmeliyiz. Ancak bu şekilde, yaşlılar yaşamlarının son dönemlerini anlamlı ve dolu dolu geçirebilirler” şeklinde konuştu.

-Büşra GÜLTAŞ