Mevlana Meydanı Ablukada! Semanın Özü Bu Değil!

Hz. Mevlana’nın Rabbine, kavuşma gecesi olarak gördüğü ve "Düğün Gecesi" olarak adlandırdığı Şeb-i Arus’un Konya’da oluşturduğu manevi iklim sürüyor. 7-17 Aralık tarihleri arasında Mevlana Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen etkinlikler kapsamında Mevlana’yı anmak için çeşitli ülkelerden gelen binlerce turist şehirde yoğunluk oluşturuyor. Mevlana’nın öğretilerinden sema geleneğini kendilerine uyarlayarak Mevlana Meydanı’nda gösteri düzenleyen bazı turistler yerli halk ve ilgili kurumlarca tepki çekiyor. Konuyla ilgili bilgilendirmede bulunan Kültür ve Turizm Bakanlığı Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü Konya Türk Tasavvuf Müziği Topluluğu Müdürü Özhan Gültepe, sema gösterisinin eğlenceye dökülmesinin son derece yanlış olduğunu ancak engellenmesi noktasında yaptırım olmadığını ifade ediyor.
KANUNİ BİR CEZASI YOK!
Semanın günümüzde bağlamından koparılmasıyla ilgili görüşlerini aktaran Gültepe, “Bizim camiamızda yıllardan beridir çok sıkıntılı bir konu. Sema geleneksel olarak devam ettirilmeli ve böyle aktarılmalı. Maalesef sıkıntılı durumları görüyoruz, duyuyoruz. Bu konuda 2007 yılında Kültür Bakanlığının da bir genelgesi var. ‘Sema nerelerde icra edilir?’ gibi. Aslında çerçevesi belli. Birçok ilde bugün sema toplulukları özel ya da yarı resmi şekilde faaliyet gösteriyor. Bunların geleneklere bağlı olarak icra edilenleri de var maalesef hiç ilgisi olmayan tamamen para için şöhret için veya başka amaçlarla da yapılıyor. Bu biraz önü alınamayan bir durum haline geldi çünkü bir yaptırımı yok. Uygunsuz bir şekilde sema yaptıkları zaman kanuni bir cezası yok adam ‘Ben sema etmiyorum dans ediyorum’ diyebilir. Biz yurtdışından buraya ziyaretçi olarak gelip de burada meydanlarda değişik şekillerde sema yapanları da görüyoruz. Uyarıldıklarında biz başka bir şey yapıyoruz dediği zaman yapacak bir şey kalmıyor. Ama Türkiye ve Konya özelinde düşünürsek bu işi hakkıyla yapanlar da var. Bir o kadar yapmayanlar da var mesela düğünlerdeki sema gösterisi gibi. Lokantalarda, düğünlerde sema gösterisi yapılması işin eğlenceye dökülmesi son derece yanlış ama engellenmesi noktasında direkt bir yaptırımı yok sadece kınama ve yadırgama şeklinde oluyor. Bunlar semanın özünde olan şeyler değil. Para kaygısıyla maddi kaygılarla yapılması belki çok iyi niyetle düşürürsek bir yere kadar da anlaşılabilir. Bu bizim profesyonel mesleğimiz biz Kültür Bakanlığı sanatçısıyız. Elbette bir maaş alıyoruz fakat herhangi bir iş değil. Burası resmi bir kurum bir devlet dairesi ama herhangi bir resmi kurum değil bu hassasiyetleri kendi içinizde yaşamanız lazım ve dikkat etmeniz lazım. Bunlara dikkat edilmeden sadece bir şeyler elde etme maksadıyla yapılırsa bir şovdan gösteriden farkı kalmıyor. Buna da rağbet var bu da ilginç insanlar izliyor beğeniyor herkes gördüğü ve izlediği şeyin o manevi alt yapısını bilemeyebilir bu doğal. Ama bu sahanın içerisindeki insanların buna dikkat etmesi lazım. ‘Sema'yı öğrenirken maksadınız ne?’ bu çok önemli? Burada da zaman zaman postnişin dedelerimiz kurs yapıyorlar. Semazenler yetişsin diye. Biz çok ince eler sık dokuruz. Çünkü aktaracaksınız çok doğru aktarmak gerekiyor ve doğru kişilere aktarmak gerekiyor. Ama sektör haline gelen yerlerde bu çok dikkate alınmıyor son derece yanlış şeyler yapılıyor” diye konuştu.