Masterchef'e konu olan o mekan Konya'da nerede?

Masterchef'e konu olan o mekan Konya'da nerede?
 Muhabir
Masterchef Türkiye yarışmasına konu olan o mekan da yatan zatın hikayesi herkesi etkilemişti. İşte o mekan ve içinde yatan zat...

Konya’nın neredeyse her mahallesinde önemli türbe ve mezarlar bulunuyor. Maneviyatı bu kadar güçlü olan Konya’da belli bir kısım dışında kimse o türbe ve mezarları bilmiyor. Konya’nın simgesi olan Mevlana’nın aşçısı olan Ateşbaz Veli’nin türbesi de buna dahil.

Mevlâna döneminin ve Mevleviliğin tanınmış siması Ateşbaz Veli’nin adını taşıyan bu türbe, Yeni Meram Yolu üzerinde bulunan Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesinin arkasındaki, aynı adla anılan semttedir. Meşhur bir ziyaretgâhtır. Eski Meram Yolu, o dönemde bu türbenin önünden geçerdi.

Ateşbaz Veli Türbesi, Selçuklu türbe mimarisinin tipik özelliklerine sahiptir. Mahzen, gövde ve külâh olmak üzere, üç ana bölümden meydana gelmiştir. Mahzen ve poligen gövdesi, kesme taşlarla, üzerini örten piramidal külahı ise tuğla örgülerle inşa edilmiştir. Cesedin bulunduğu sandukanın yer aldığı toprak seviyesinden aşağıdaki mahzenin küçük, dar ve basık kapısı, yukarısındaki gövdenin taş basamaklardan oluşan iki taraflı merdiveninin hemen altında yer almıştır. Muhtelif yönlerinde menfezler bulunmaktadır.

Gövde kısmı, dışarıdan sekizgen, içeriden kare planlı olup kemerli kapısı vardır. Güney cephesindeki kenarda bir ziyaret penceresi yer almıştır.

Bunun üzerinde, dışarıya nazır olarak yerleştirilmiş beyaz mermerde, beş satır halindeki Arapça kitabenin Türkçesi şöyledir:

“Bu kabir, sa’îd, şehîd, merhûm, millet ve dinin güneşi, 684/1285 yılı Recebinin ortalarında Allah’ın rahmetine kavuşan İzzeddin-oğlu Yûsuf Âteşbâz’ındır. Allah bağışlasın.”

Üst katta gövde dâhilinde, aşağıdaki cesedi sembolize eden sanduka mevcuttur. Duvarlarında çeşitli hat levhaları asılıdır.

Gövde, içten kubbe, dıştan piramidal mahrutî planlı, tuğla örgülü, bir külâhla örtülüdür. Tepesine, hilal tasvirli mermerden bir alem yerleştirilmiştir.

Zaviye, türbenin batısında, yola nazırdır. Daha önceleri burada, Çelebi Abdüssamet’in yaptırdığı bir zaviye bulunuyordu. Zamanla harap olduğu için, 1315/1897 yılında, postnişin Abdülvahit Çelebi tarafından yeni bir zaviye inşa ettirildi. Bugünkü hâliyle, taş temel üzerine kerpiç ve tuğla ile yapılmış, iki katlı, sade görünümlü, üzeri tuğla döşeli kırma çatı ile örtülü bu yapının avlu kapısı üzerindeki talik hatlı mermer kitabede, Mesnevihan Sıtkı Dede’ye ait aşağıdaki kıta bulunmaktadır:

Bir nihâl-i şecer-i Hazret-i Mevlânâ kim

Post-nişîn-i dergeh-i cedd-i o Vâhid Çelebi

Arz-ı hidmet eyleyüb Hazret-i Âteş-bâz’a

İtdi nezdinde binâ tekke rızâdır talebi

Çâker-i kemter-i Sıdkî ederek arz-ı niyâz

Didi târîhini ‘bu gülşen-i feyz-i edebî’1315

Günümüze gördüğü onarımlarla gelen zaviye, yüz yıllar boyunca türbeyi ziyarete gelenlerin misafir oldukları, sohbet, sema ve zikir meclislerinin yapıldığı mübarek bir mekân olarak hizmet etmiştir.

Günümüzde hala yoğun ilgi gören Ateşbaz Veli Türbesi günün her saatinde ziyaretçilerle dolup taşıyor.

ATEŞBAZ VELİ KİMDİR?

Ateşbaz Veli, Mevlana'nın çağdaşı olup, esas ismi Şemseddin Yusuf, babasının adı ise İzzeddin'dir. Ateşbaz Veli olarak ün yapmıştır. Ateşbaz Veli'nin Bahaeddin Veled ile birlikte Belh'ten veya Karaman'dan geldiği, dergahta yetiştiği rivayet edilir. Ateşbaz, ateşle oynayan demektir. Onun Mevlana ve Mevleviler arasında önemli bir yeri vardır. Ateşbaz makamı bir terbiye ve eğitim makamıdır.

Ateşbaz Veli ile ilgili pek çok menkıbe anlatılır. Bunlardan birisi şöyledir: Bir gün, dergahın mutfağında yemek pişirmek için odun kalmamıştır. Dergahın aşçısı olan Ateşbaz Veli, durumu Mevlana'ya bildirince "Odun kalmadıysa ayaklarını kazanın altına sok da yemeği onunla pişir" der. Ateşbaz emre uyar. Mutfağa gider, ayaklarını kazanın altına sokar ve parmak uçlarından çıkan ateşle yemeği pişirir. Büyükler arasında açık keramet göstermek hoş karşılanmadığından Mevlana, Veli'yi men etmiştir ve ismi Ateşbaz olarak anılmıştır.

-Buse Aşcı

Kaynak:Konya'nın Sesi