Konyalı Usta Öğreticiler Haklarını Arıyor!
Basın açıklamasında konuşan Meslek Eğitimcileri Ustaöğreticiler Federasyonu Genel Başkanı Canan Ünver, "Hepimizin bildiği gibi geçici personel olarak istihdam edilen Kadrosuz Usta Öğreticiler, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından memur veya sözleşmeli personel olarak kabul edilmemektedir. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından ise işçi olarak sayılmamaktadır. Maalesef yeni yayımlanan yönetmelikte de usta öğreticilerin statüsü hakkımda bir tanım bulunmamaktadır. Bu durum, statüsü belli olmayan, iş güvencesinden yoksun, hiçbir özlük hakkına sahip olmayan, ücretleri resmi tatiller, bayramlar, vb. günlerde kesintiye uğrayan, ücretlerini tamamladıklarında dahi aldıkları ücret asgari ücretin çok altında olan, kıdem tazminatı olmayan ve dahi hiçbir sosyal güvencesi olmayan eğitim emekçisi sınıfının oluşmasına yol açmıştır.
Ülkemizin en ücra coğrafyalarından, devasa metropollere kadar sayıları 100 bine varan kendisini mesleğine, öğrencilerine ve ülkesine adamış usta öğreticiler olarak bizler sadece yönetmelikle çerçevesi belirlenmiş rutin eğitim programını uygulayan eğitimciler değiliz. Ülkemizde meydana gelen her olağanüstü durumda sahaya ilk inen ve çözüm odaklı çalışmalarla birçok sorunun çözümünde aktif rol alan usta öğreticilerimiz, tüm dünyayı kasıp kavuran 2020 covid 19 pandemisi döneminde bütün kamu kurum ve kuruluşlarm maske ihtiyaçları hızlı bir şekilde ustaöğreticiler marifetiyle karşılanmış ve ülke ekonomisine ve kamu düzenine hayati katkılar sunulmuştur.
6 Şubat Alın Felaketi Depreminde de sahaya ilk inen bizlerdik ve insanlarımızın günlük yaşamlarına devam edebilmeleri, günlük hayatlarını refah içerisinde sürdürebilmeleri için gerekli ihtiyaçları insanüstü gayretle karşılamaya çalıştık. Bu ve benzeri birçok olağanüsta durumda taşın altına elimizi koyarken hiçbir karşılık beklemedik ve hiçbir ücret almadık.
Ülkemizin kılcal damarlarına nüfuz ederek 2071 Hedefleri doğrultusunda Maarif Modeli meşalesinin her yerde yanmasına aracılık eden adanmış usta öğreticiler olarak kadro ve özlük haklarımızın iyileştirilmesi taleplerimizin karşılanmasını umarken, Mili Eğitim Bakanlığı'mızın Yeni Yönetmeliği ile nerdeyse hiç kurs açamaz hale geldik.
Milli Eğitim Bakanlığı, yayımladığı yönetmelik ile ve uyguladığı bütçe yoksunluğu gerekçesi ile yaygın eğitimde uygulamaya koyduğu kısıtlamalarla gençlerin ve yetişkinlerin de eğitim hakkını ortadan kaldırmaktadır. Bugün geldiğimiz noktada bütçe bitti adı altında halk eğitimi merkezlerinde açılan kurslara sınırlama getirilmesi her aştan yurttaşların eğitim hakkının engellenmesi anlamına gelmektedir.
Halk eğitimi yalnızca kişileri değil toplumu da güçlendirmekle kalmaz ve aynı amanda ekonomik kalkınmayı da destekler. O halde ilk gözden çıkarılanın yaygın eğitim faaliyetleri olması kabul edilemez. Bütçe bitti mazeret olamaz, Her yere ek bütçe var da eğitime gelince neden yok.
Yaygın Eğitim Genel Müdürlüğü bünyesinde 2023 izleme raporlarında 11 milyon kişiye eğitim verildiği gözlemlenmektedir. Bu eğitimin % 3 lük kısmı kadrolu personel tarafından karşılanırken % 97 lik kısmı usta öğreticiler tarafından karşılanmıştır.% 97 lik kısmı usta öğreticilerden karşılandığına göre bu açığı kim kapatacak. 10 milyon kişi evinde otursun mu isteniyor?
Kısa süreli modüller ile açılan kurslar sonucu ustalık ve usta öğreticilik sertifikalarının verilmesi deneyimsiz eğitmenlerin görev almasına, bu da eğitimde istenmeyen sorunların yaşanmasına neden olmaktadır, 2022 yılında çalıştırılan yüz bin olan usta öğretici sayısı 2023 yılında yaklaşık iki yüz bin olmuştur. Bu da Meslek Eğitim merkezlerinin 756 saatlik kurslar ile herkese ustaöğreticilik belgesi vermesinden kaynaklanmaktadır Bakanlığın konuya ivedilikle el atması gerekmektedir" sözlerine yer verdi.