Konyalı Ressam Eserleri İle Büyük Beğeni Topluyor!

Konyalı ressam İlknur Büyükmeydan, yaptığı soyut çalışmalar ile sanatın sonsuz bir yol olduğunu ifade ediyor.

Konyalı Ressam İlknur Büyükmeydan, Konya’nın Sesi’ne resim sanatı ve çalışmaları hakkında bilgiler verdi. Soyut eserler üzerine çalışan İlknur Büyükmeydan’ın birçok özel sergide de imzası bulunuyor. Eserleri büyük beğeni toplayan Büyükmeydan, sanatı sonsuz bir yol olarak tarif ediyor…

ÖNCELİKLE SİZİ TANIYARAK BAŞLAYABİLİR MİYİZ?

İlknur Büyükmeydan 1987 Konya doğumluyum. Lisans eğitimimi Çankaya Üniversitesi uluslararası ticaret bölümünde tamamladım daha sonra kendimi geliştirmek istediğim için İnsan Kaynakları Yönetiminden yüksek lisans yaptım. Akademik eğitimimin yanı sıra sanatsal bir uğraş da edinmek istedim. Yeteneğim doğrultusunda da resim ile tanıştım şimdi de resimle ilgileniyorum.

NEDEN RESİM?

Öncelikle her insanın hayatında ilgilenmesi gereken bir sanat dalının olması gerektiğini düşünüyorum. İnsanlar duygularını farklı yollarla dışa vurmak isterler, ben de aslında bunu yapıyorum. Bazı insanlar bunu şarkı söyleyerek, bazıları yazı yazarak ben ise; Kendi dünyamda yaşadığım her türlü duygu ve düşünceyi tuvale yansıtarak ifade ediyorum.

SANAT YOLCULUĞUNUZ NASIL BAŞLADI?

Sanat insan hayatında önemli bir yer tutar. Bunu düşünmemde ki ana sebep sanatın evrensel oluşu ve bu evrensel kavramın her yaştaki birey için gerekli ve yapılabilecek olmasıdır. O yüzden yaşamım boyunca sanata olan ilgim hiç kaybolmadı. Resme olan yeteneğimi ise ilkokul çağında keşfettim. Bu yeteneğimi ve ilgimi o zamanlar hayata geçiremedim, hep içimde bir sevgi olarak kaldı. Bu ilgimi ileriye taşımak için “neden şimdi olmasın” dedim ve kurs araştırdım Sayın Prof. Dr. Orhan Cebrailoğlu hocamla tanışma fırsatım oldu. Bu konuda çok şanslı olduğumu düşünüyorum, emekleri için hocama çok teşekkür ediyorum. Kendisi ile 5 yılı aşkın süredir de eğitimime devam etmekteyim.

RESİMLERİNİZ NE GİBİ ANLAMLAR İÇERİYOR?

Renkler hayatımızda düşündüğümüzden çok daha güçlüdürler. Ruh halimizle, düşüncelerimiz ve duygularımızla bağlantılıdırlar, bize ilham verirler.

İlk başlarda kadınlara yüklenen anlamlar ve kadın psikolojisinin derinine inerek, resimlerimde figürleri soyut bir betimleme ile ortaya koyuyordum. Şimdi ise non figüratif eserler üretiyorum.

Soyut sanat akımının öncüsü olan Wassily Kandinsky’nin anlayışını kendime yakın hissediyorum. Benim de sanat anlayışı olarak benimsediğim soyut sanat; Nesneler ve fenomenlerle ilgilenmez, daha çok onun kavramlarıyla ilgilenir. Soyut sanatın asıl temeli budur. Kavramların peşindedir, kavramların dengesi üzerinden estetiği ortaya koymaya çalışır.

Bir başka deyişle anlatmam gerekirse; sanatımı sadece renkler ve şekillerle ifade ediyorum diyebiliriz. Her rengin ritminin olduğunu düşünürsek ben de yapmış olduğum sanatla dans ediyorum. İnsanların da bana eşlik etmelerini istiyorum bir nevi izleyiciye dansa kaldırmak gibi de düşünebiliriz bunu.

ŞU AN NELER YAPIYORSUNUZ?

Orhan Cebrailoğlu atölyesinde resim üzerine eğitimime devam etmekteyim. Bunun yanı sıra farklı galerilerin ve sanatçıların sergi küratörlüğünü yapmaktayım.

KÜRATÖRLÜK NEDİR?

Resim sergilerinin açılışından kapanışına kadar olan tüm süreçte ilgileniyorum aslında. Sanat eserlerinin izleyiciyle buluşması için sanatçıları ve galerileri bir araya getiriyorum diyebiliriz. Metin, mekan ve eser üçgenini bir arada değerlendirip izleyiciye sanat eserinin en etkili şekilde sunmaya özen gösteriyorum. Bundan aşırı keyif alıyorum bana kendimi iyi hissettiriyor. Resimle iç içe olmak beni daha çok besliyor.

HANGİ SERGİLERDE İMZANIZ VAR ?

Ramada Hotel de gerçekleşen Uluslararası Sanat Çalıştayının ve sergisinin, Medaş sanat galerisinde açılan birçok kişisel ve karma serginin küratörlüğünü üstlendim.

Selçuk Üniversitesi bünyesinde UNESCO Türkiye Milli komisyonu ve Türkiye bilimler akademisi işbirliği ile “Evreni anlama sanatı: Temel bilimler “ kongresi kapsamında ki sergiye

Think hotelde gerçekleşen ‘’6 eser 6 sanatçı ‘’

‘’Orhan Cebrailoğlu sezon açılış ‘’

‘’Bir Arada Farklı ‘’

‘’Aperion ‘’

‘’Onun Yolunda Onun İzinde’’ adlı sergilere ve bir çok karma sergiye eserlerimle katıldım.

SOSYAL SORUMLULUK PROJELERİNDE BULUNDUNUZ MU ?

Sanat sosyal alanın bir parçası, bu yüzden sosyal sorumluluk projelerine çok önem veriyorum.

MEDAŞ Sanat Galerisi’nde Derin Özel Eğitim Rehabilitasyon Merkezi’nde eğitim gören çocuklarımızla resim yeteneklerini geliştirmek için bir araya geldik. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk bayramında Ukraynalı çocukların mutluluklarına ortak olmak için paskalya yumurta boyama etkinliğinde beraberdik. Ukraynalı sanatçılarla birlikte kültürel mirasımızı pekiştirmek ve savaş mağdurlarına destek olmak amacıyla Çini ve Petrikivka Çalıştayı ve sergisinde Türk ressamlar olarak bir araya geldik. Buna benzer farklı projelerde de her zaman bulunmak ve bunun üzerinde neler yapabiliriz diye sürekli proje geliştirmeye gayret gösteriyorum.

İLERDEKİ HEDEFLERİNİZ NELERDİR?

Sanat sonsuz bir yoldur, tamamlanmış bir süreç değildir. Ben de sanat yolculuğumda bir sona varmak değil, süreçten keyif alıp sürdürme isteğindeyim. Bu yol kendimi geliştirmek ve sürekli öğrenmek açısından bana çok katkı sağlıyor. Keyifle bu yolda yürümeye devam edeceğim. İlerdeki hedeflerim arasında kendi atölyemi açıp sanatımı bu alana ilgisi olan kişilerle ilerletmek istiyorum.

RÖPORTAJ: İBRAHİM ÇİÇEKÇİ