Çocuklarıyla İddiaya Girdi, Üniversiteye Geri Döndü!

Çocuklarıyla İddiaya Girdi, Üniversiteye Geri Döndü!
 Muhabir
Konya’nın Kadınhanı ilçesinde memurluğa başlayan 4 çocuk babası Lütfi Yavuz (56) daha önce bırakmak zorunda kaldığı Selçuk Üniversitesi Sosyoloji Bölümüne af yasasından yararlanarak geri dönmenin mutluluğunu yaşıyor...

Konya’da yaşayan 56 yaşındaki Lütfi Yavuz okuma azmini hiçbir zaman bırakmadı. Çeşitli sebeplerle eğitim hayatına ara veren Yavuz lisansını tamamlayarak emekliliğinin tadını çıkarmak istiyor. Memur olma sürecini ve üniversite hayatını Konya’nın Sesi Gazetesi’ne anlatan Yavuz, “1967 Kadınhanı doğumluyum. İlk, orta ve liseyi Kadınhanı’nda okudum. Mezun olduktan hemen sonra imam hatip olarak atandım. Diyarbakır’da iki buçuk yıl kadar kaldım. Daha sonra nakille 11 yıl Kadınhanı’nın bir köyünde kaldım. Sonra Kadınhanı’nda şimdiki adıyla Selçuk Dini Yüksek İhtisasa naklimi yaptırdık. Görev süremi yani 23 seneyi orada tamamladım. İlçede okurken 1995 yılında açıktan iki yıllık Sosyal Bilimler bitirdim. Bizim o zaman okuduğumuz, iki yıllık yüksekokul 4 yıllık fakülteye eşitti” dedi.

ÇOCUKLARIYLA İDDİAYA GİRDİ ÜNİVERSİTEYE GERİ DÖNDÜ

Üniversite çağındaki kızlarıyla bir iddia sonucu üniversite eğitimini devam ettirmeye karar veren Yavuz, “Çocuklarla bir yarışa girdik onlar üniversite sınavına hazırlanıyordu. Ben de sınava girmek istedim tabi biraz yaş ileri olunca onların babası olarak başarılı olur muyum, olmaz mıyım dedim. Ben kendime inandım ve dedim ki başarılı olurum. Çocuklara da istediğim fakülte gelecek dedim. Dikey Geçiş Sınavına (DGS) girdim. Hiç hazırlık yapmadım. Tercihim burasıydı ve 2013 yılında yerleştim. Selçuk Üniversitesi’nde Sosyolojiyi kazandım. Daha önce okuduğum bölümün transkriptini aldılar ikinci sınıftan başlattılar. Eğitimime devam ederken memuriyet sebebiyle izin durumlarından dolayı vizelere bir hafta kala bırakmak zorunda kaldım. 10 sene ara verdim. Hükümet af çıkarınca dilekçeyle müracaat ettim. Kaldığım yerden devam ediyorum” ifadelerini kullandı.

EVDE TEŞVİK OLUYOR

Sosyoloji Bölümünü tercih etme detaylarından bahseden Yavuz, “Kadınhanı’nda Sosyal Bilimler okuduğum için altyapı vardı üst yapıya devam ettik. Dört çocuğum var, iki kız, iki oğlan. Birisi İlahiyat bitirdi, birisi Bilgisayar Öğretmenliği bitirdi. Oğlanlar da liseye gidiyor. İki oğlum lisede üniversiteye hazırlanıyorlar. Biri Konya Lisesi'nde okuyor bende orada Okul Aile Birliği başkanıyım. Eğitimi önemsiyorum. Çocuklarıma örnek olduğumu düşünüyorum. Anneleri diyor ki: ‘Bak babanız da çalışıyor, siz de çalışın’ diye. Bizim çocuklar da çalışıyor Allah var ama bazen canları istemiyor. Ama ben ders çalışınca onlar da çalışıyor. Evde teşvik oluyor” diye konuştu.

ÖĞRENCİLER VE HOCALARLA İYİ ANLAŞIYORUZ

Yerleşkede öğrenciler ve hocalarla arasının iyi olduğunu söyleyen Yavuz, “Öğrencilerle de aram iyi. Samimiyetimiz iyi. Hocaların yaklaşımı da çok iyi. Bazıları benden küçük. Çocukların söyleyemediği şeyleri biz bazen söyleyebiliyoruz. Çocuklara yardımcı oluyorum. Bir ara bırakma derecesine gelmiştim, emekli olamadım diye. Sosyolojiye giren Hüseyin Hoca vardı. Sınıfın en çalışanı sensin niye bırakıyorsun diyordu. Sınavları klasik yapabiliyorum ama teste zorlanıyorum” dedi.

NOT KONUSUNDA ARKADAŞLARA YARDIMCI OLUYORUM

Sınavlara çalışma programını ve sınıf arkadaşlarına not konusunda yardımcı olduğunu aktaran Yavuz, “Geçen yıl iyi not tutuyordum çocuklara da hepiniz geçin diyerek notları veriyordum. Online dersler vardı. Çoğu öğrenci katılmadı ben katıldım. Kopya muamelesi gördü bu durum, bir sınavdan 30 aldım. Hocaya notun kaynağı benim siz beni bırakıyorsunuz dedim. İkinci sınavda yüksek almışım düzelttik. Ders notlarım iyi ama bu yıl tutamıyorum. Göz ameliyatı geçirdim o yüzden gözüme ağrı veriyor normalde ben eve gidince bilgisayarda yazıyordum. Çalışma sistemim oydu. İlk önce dersi dinliyorum. Eve gidince de dinlediğim dersi bilgisayara geçiriyorum. Tekrarını yapıyorum. Vizeye kadar da hiç bakmıyorum” ifadelerini kullandı.

MEMURİYETE YILLARIMIZI VERDİK

Memurluk döneminin uzun yıllar sürdüğünü belirten Yavuz, “İmam hatiplikle başladım. Buraya hizmetli olarak geldim. Üç buçuk sene hizmet ettim. Daha sonra memurluğa geçtik veri hazırlamadaydım. Yükselmeyi hiç düşünmedim aile bakımından. Çocukların okulunu düşündüm. 38 sene memuriyetim var. 38 yıl üzerinden ayrıldım. Emekliliği yaşla değil prosedürlerin tümünü doldurarak tamamladım. Şu anda bir işte çalışmıyorum. Eski işimden bir talep olursa danışmanlık gibi yapıyoruz. Memuriyete yıllarımızı verdik. Bir hafıza idi. 23 sene aynı yerde geçti. Aynı kurumdan emekliye ayrılınca bir hafıza silinmiş oluyor” dedi.

SOSYOLOJİ BEYNİ ZORLUYOR VE HER ALANDA GEREKLİ

Sınıfındaki öğrenci arkadaşlarına tavsiyelerde bulunan Yavuz, “Sosyoloji Bölümü sevdiğim bir alan. Mesela vaizsin diyelim yahut imam, kürsüye çıktığın zaman bu vaaz hususunda mutlaka sosyoloji gerekiyor. Çünkü ikisinin arasındaki çizgiyi net görebiliyorum ben şu anda. Belki arkadaşlar göremiyor ama ben görebiliyorum. Şu an ilahiyat mezunlarına İslam Sosyolojisi veriliyor ama az bence. Kendilerini geliştirme amacıyla sosyoloji okumalılar. Düşünceyi destekleyici bilgi az ama burada beyin zorlanıyor. Arkadaşlara da tavsiye ediyorum kendinizi geliştirin. Arkadaşlar fazla okumuyorlar. Kitap okumaları, makale okumaları lazım. Ben okuyorum bazen sınıf grubuna da atıyorum. Bir konuya denk geliyorum onunla ilgili makaleleri karıştırıyorum. Hoca bir şey anlattığında anlamadığım ders olduğu zaman onunla ilgili makale bulmaya çalışıyorum. Gruba atıyorum. Not yönünden öğrenci arkadaşları destekliyorum” diye konuştu.

-Büşra GÜLTAŞ

Kaynak:Konya'nın Sesi