Ev tipi konserve can aldı
Iğdır'da yaşayan 4 çocuk sahibi H.Y. ve C.Y çifti, geçen ay ev tipi sebze konservesi tüketti.
Bir gün geçtikten sonra C.Y, çift görme, konuşma bozukluğu ve solunum sıkıntısı nedeniyle Iğdır Devlet Hastanesi Acil Servise başvurdu.
Tetkiklerde botulizm (toksinden kaynaklanan zehirlenme türü) teşhisi konulan ve konserveden zehirlendiği anlaşılan C.Y, yoğun bakımda yapılan müdahaleye karşın hastanedeki 3. gününde hayatını kaybetti.
Hastaneye kaldırılan eşinden 2 gün sonra benzer şikayetlerle Iğdır'daki hastaneye başvuran H.Y ise daha sonra Erzurum Şehir Hastanesi Acil Yoğun Bakımda tedaviye alındı. Burada 4 gün yoğun bakımda yaşam mücadelesi veren H.Y, enfeksiyon hastalıkları servisindeki tedavisinin ardından geçen hafta taburcu edildi.
Şehir Hastanesi Acil Yoğun Bakım doktorlarından Nurda Öztürk Gündoğdu, H.Y'yi yoğun bakımda 4 gün takip ettiklerini söyledi.
Hastanın konserve yeme öyküsü sonrasında ağız kuruluğu, yutmada güçlük gibi şikayetlerle dış merkezden kendilerine sevk edildiğini belirten Gündoğdu, şöyle konuştu:
"Hastalar genelde ağız kuruluğu, çift görme, yutma ve konuşma bozukluğu ya da solunum sıkıntısı gibi semptomlarla geliyor. Hastamızın eşi Iğdır'da yoğun bakım takibinin 3. gününde vefat ediyor. Hastamız ilk geldiğinde hayati tehlikesi olması sebebiyle yoğun bakımda takip ettik."
Gündoğdu, şu uyarılarda bulundu:
"Botulizm toksini hayatı tehlike edecek etki oluşturabiliyor. Genelde halkımız konservesini evde yapıyor. Konserve yapılırken uygun koşullarda sterilize edilmesi ve kapağının kapatılması gerekiyor. Bu nedenle ev konservesinden ziyade uygun koşullarda sterilize edilmiş, kapatılmış ve son kullanma tarihi geçmemiş konserve tüketilmeli."
Bozuk konserveler küçük miktarda tüketilse bile hayati tehlike oluşturabildiğine dikkati çeken Gündoğdu, konserve tüketildikten 1 gün ya da haftalar sonra da semptomların gelişebildiğini dile getirdi.
"Hastamız için yoğun mücadele verdik"
Gündoğdu, konserve tüketimi sonucu söz konusu şikayetler durumunda derhal acil servise başvurulmasını istedi.
Bu tarz vakaların çok sık görülmediğini anlatan Gündoğdu, "Eğer toksin çok alındıysa vücuttaki bazı sinir hücrelerini etkileyebiliyor ve hastadan hastaya semptomların şiddeti değişiyor. Hastamızın ailesi eşinin vefatını kendisine belirtmemişti, eşini kaybettikten birkaç gün sonra bize başvurmuş ve eşinin vefatından haberi yoktu, biz de eşinin vefatını yakınlarından öğrenmesini istedik. Hastamız için yoğun mücadele verdik ve antitoksin uyguladık, tedaviye yanıt aldık." ifadelerini kullandı.
Hasta H.Y. Erzurum Şehir Hastanesi hizmetlerinden memnun kaldıklarını belirterek, hayatını kurtaran doktor ve sağlık çalışanlarına teşekkür etti.
Gıda mühendisinden uyarılar
Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Memnune Şengül ise gıda zehirlenmelerinin daha çok ev tipi konservelerin tüketimiyle yaşandığını söyledi.
Konserve hazırlarken temizlik ve hijyene dikkatin yanı sıra taze gıdaların bekletilmeden işlenmesini ve bozulmamış ürünlerin tercih edilmesini öneren Şengül, konserve kabına ürün doldurulduktan sonra havasının alınıp kapağının iyi kapatılması gerektiğini söyledi.
Şengül, şunları kaydetti:
"Konserve yapımında mikroorganizmaları öldürmek için ısıl işlem çok önemli. Evlerde bu işlem yeterli yapılmadığından meyve, sebzelerden bulaşmış olan mikroorganizmalar, konservenin depolanması sırasında çoğalarak bozulmalara yol açıyor, bozulmuş konserve tüketimi de zehirlenmelere neden oluyor. Fasulye, bezelye ve benzeri düşük asitli ev konservelerinde meydana gelen bozulmalara 'botulizm' diyoruz ve ölümlere yol açıyor."
Prof. Dr. Şengül, "Kapağı şişmiş konservelerin tüketilmemesi lazım. Konserve kutusunda ezik çizik, göçük olanlar varsa kapaklar şişme yapmışsa satın almayalım. Kapağı açıldığında kötü koku, renk değişimi ve köpük varsa bunlar tüketilmemeli. Konserve açıldıktan sonra ise çok bekletilmeden tüketilmeli." uyarılarını yaptı.